İşte yine mutfak masası, aynı mekan, aynı perdeler fakat ayrı bir zaman... Bir dakika insanı nasıl yaşlandırır bilir misiniz? İnsan bir dakikada neler düşünür, hangi acı yüreğine bir nakış daha işler, hangi anı altüst eder benliğini, yitirilenler nasıl bir iz bırakır ömür sayfasında bilir misiniz? Yitirilenler ve yıkıntılar geçmişe anlamını veren kelimelerdir, geçenler geçmiştir, suya yazılanlar silinmiştir, gözlerden perdeler çekilmiştir, hak batıldan ayrılmıştır ama siz aynı sahneleri tekrar nerede bulacaksınız, hataları nasıl onaracaksınız? Zaman ne demek? Ona karşı koymak mümkün değil mi? Zaman içinde yolculuk yapamaz mıyız? Gönül perdesine aksetmiş karaları tövbemizle silimez miyiz? Sahi insan olduğumuz için ağlayamaz mıyız? Ağlamak için gözlerden yaş akıtmak gerekmez ki... Şöyle elinizdeki çay fincanının desenlerine bakıp, bir ömrün hüzünlerini içinizden geçirmek yeterli. Bundan ala ağlamak mı olur? Siz birşeyleri anlatırsınız da sizi anlayacak olanlar sizin gibi ara sıra keder yudumlamış olanlardır, henüz dağın başındaki karı görmemiş olanlarsa birşeylerin edebiyatını yaptığınızı sanır, neyse onlar da öyle sansınlar... Yaşadıklarımızdan birşeyler öğreniyoruz da Tasavvuf Büyükleri Allah'ı (cc) bilme ilminin ancak Allah'ı (cc) anmakla, hatırda tutmakla mümkün olabileceğini, ruhun asıl gıdasının "zikrullah" olduğunu belirtiyorlar. Hatta Prof. Dr. Haydar Baş Bey diyor ki; "Zikir Cenab-ı Hakk'ın rahmetinin tecellisini kula yansıtan en kestirme yoldur." İnsan, kendisinin Allah'a (cc) kulluk için yaratıldığını bilmeyince veya hafife alınca, işte o zaman keder yudumlamaya başlıyor. Birşeyin sizi üzüp üzmemesi onu nasıl algıladığınıza bağlı. İşte "zikrullah" insandaki algıyı değiştiriyor. "O'ndan geldi başım üstüne" diyoruz, "O'ndan geldik, O'na döneceğiz." Karşılaştığımız olaylar bizi Allah'a yaklaştırmalı bu üzüntü de olabilir, sevinç de, başka bir duygu da... İnsan olduğumuz için tabii ki üzüleceğiz, sevineceğiz, ağlayacağız. Ağlayamazsak ağlayanları nasıl anlayacağız, nasıl merhem olacağız gönül yaralarına, nasıl bileceğiz afiyette gecen günlerin kıymetini. Rahmet tecellileri ile olalım inşaallah.
Kevser Doyurum / diğer yazıları
- İrfan sofrası / 24.10.2023
- Tecelli / 27.07.2023
- İmam Hüseyin'in kıyamının sebepleri / 24.07.2023
- Kâmil insan, insanlar için bir aynadır / 21.07.2023
- Hayat rehberi Kur'an-ı Kerim / 01.12.2022
- Gaflet ve uyanıklık / 29.11.2022
- Bilinçli olgunlaşma / 26.11.2022
- Hayat memat / 22.11.2022
- Güzel ülkemin güzel insanları / 19.11.2022
- Bir tez olarak Milli Ekonomi Modeli / 26.09.2022
- Tecelli / 27.07.2023
- İmam Hüseyin'in kıyamının sebepleri / 24.07.2023
- Kâmil insan, insanlar için bir aynadır / 21.07.2023
- Hayat rehberi Kur'an-ı Kerim / 01.12.2022
- Gaflet ve uyanıklık / 29.11.2022
- Bilinçli olgunlaşma / 26.11.2022
- Hayat memat / 22.11.2022
- Güzel ülkemin güzel insanları / 19.11.2022
- Bir tez olarak Milli Ekonomi Modeli / 26.09.2022