Terörün amacı birliğimizi yok etmek

Cumhuriyet tarihinin, 100'e yakın vatandaşımızın ölümüyle neticelenen en kanlı terör saldırısı hakkında doğru yanlış birçok değerlendirme yapılıyor ama en doğru ve perde arkasını da en iyi ifade eden açıklamayı Bağımsız Türkiye Partisi (BTP) Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş yaptı.Geçtiğimiz Cumartesi Meltem Medya Grubu'nun televizyonlarında canlı olarak yayınlanan Gündem Özel programına parti kurmaylarıyla birlikte çıkan BTP Lideri, Ankara'da yaşanan menfur terör eyleminde çok ciddi bir oyun gördüğünü ve bu saldırının Türk milletini oluşturan halkların birbiriyle kavga etmesi ve çatıştırılması amacını taşıdığını belirtti.Ankara'daki katliamın, 7 Haziran seçimlerinin hemen sonrasında Suruç'ta gerçekleşen ve 34 gencimizin ölümüyle sonuçlanan kanlı terör eylemiyle benzerliğinin bulunduğunu ifade eden Sayın Baş, bu saldırıyla ilgili HDP ve CHP'nin terörü araştırma komisyonu kurulmasını teklif ettiğini hatırlattı ve şunları söyledi:"Suruç'ta çoğu Kürt 34 genç öldürüldü. HDP Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, o günün şartlarında bir soruşturma yapılsın, 'kim yaptı, araştırılsın' dedi. MHP, 'HDP ile beraber olmam' diyerek hayır dedi. AKP de aynı istikamette görüş beyan ederek, bunun faillerinin bulunmasının önüne geçtiler. Ben o zaman şu değerlendirmeyi yaptım: Eğer siz Selahattin Bey ve arkadaşlarının bu işi yaptığına inanıyorsanız, işte önünüze çok güzel bir fırsat çıktı. Araştırın, 'bak, bunlar senin adamların diye ispat edin'. Etmediğinize göre kim bunun önüne geçtiyse, bu saldırının failleri bunlardır."Suruç'taki saldırıyı PKK'nın yapması mümkün değil; çünkü HDP araştırma komisyonu kurulmasını istiyor, ölen 34 gencin tamamı HDP'li ve de HDP 7 Haziran seçimlerinde yüzde 10 barajını aşan ve 80 milletvekiline sahip olan bir parti? Aynı mantıkla Ankara'daki saldırının da arkasında PKK'nın olması mümkün değil? Ki Sayın Baş bu konuda da şunu söylüyor: "Ankara'daki olaya baktığımızda, PKK Cuma günü eylemsizlik ilan etti. Ankara'da ölenlerin çoğu da Kürt... Bu iki olay arasında bir bağlantı var."Prof. Dr. Baş faillerin bulunması konusunda şu tavsiyede bulunuyor:"Adamlar bizi bölüp, halkları çatıştırmak istiyor. Ben burada milletimize olayları takip etmesini, failleri bizzat kendisinin bulmasını teklif ediyorum."Faillerin bulunması konusunda bizler de şöyle bir katkıda bulunalım.Malum, Türkiye üzerinde asırlardır gündemde olan bir "Şark Projesi" hesabı vardır. Bu projede amaç Hacı Bektaş-ı Veli'nin Anadolu'da ortaya koyduğu Türk milleti tanımının bozulup, Türk milletini oluşturan halkların darmadağın olması ve Anadolu'nun Türk milletinden arındırılmasıdır.Özü "arzı mevut" olan bu projenin bugünkü ismi Büyük Ortadoğu Projesi (BOP) olarak güncellenmiştir. Bugün bu projeleri hedefleyenler, bunu gerçekleştirmesine hizmet eden yerli ve yabancı taşeronlar, misyon sahipleri bellidir. Yabancı iradeler ülkemizin toprakları ve kaynakları üzerinde hesap güderlerken, yerli misyon sahipleri ise koltuklarını korumanın sevdası içindedirler. Bu BOP oyununu temelden gören, bu oyunun ancak birlik ve beraberlikle bozulabileceğini belirten Prof. Dr. Baş şunları söylemektedir: "Esasen millet olarak "bir"iz. Türkümüz, Kürdümüz, Lazımız, Çerkezimiz, Arabımız, Boşnağımız, hatta Rumumuz, Ermenimiz var. Müslüman oldukları için bunların hepsine 'Türk Milleti' denir. Biz buyuz. Ama kimi Kürt halkıdır, kimi Çerkez, kimi Arap, kimi Boşnak... Halk olarak bu kadar grubuz ama millet olarak Müslüman-Türk kimliğiyiz. Şimdi adamlar bizi bölüp, bu halkları çatıştırmak istiyor. Ama bunu şu ya da bu istiyor; işte bunun teşhisi milletimize ait..."Şu anda Meclis'te grubu bulunan AKP, CHP, MHP ve HDP'nin her birinin 550 milletvekili olsa dahi Türkiye'nin yaşadığı problemleri asla çözemeyeceklerini, milli projeleri olmadığını söyleyen Prof. Dr. Baş, Türk milletine de sitemde bulundu:"Söz veriyorum, ben 6 ayda Türkiye'nin rengini değiştiririm. Gelsinler, göstereyim bunlara... Benim anlamadığım bir nokta var: Millet benim her şeyi yapabileceğimi bildiği ve her şeyi bildiğime inandığı halde, nasıl irade ki, nasıl bir inat ki, şeytana bile taş çıkartılıyor. Böyle bir şey olur mu? Bunlar sıradan işler değil. Sen kalkacaksın 30 sene evvel, 30 sene sonrasını okuyacaksın, 'Haydar Hoca, mütefekkir' diyeceksin. Ne mütefekkiri be? 20 sene önceden 20 sene sonra olacak olayı söyleyeceksin, çarelerini ortaya koyacaksın, bahane arayacaksın! Allah bizi bir daha ikaz eder noktada konuşturmasın. İnşallah ayıkırız, bir araya geliriz."Evet, gerçekten de milletimiz hiçbir çözümü olmayan siyasilerin peşinden gidiyor, onlara Meclis'in kapılarını açıyor ama dünya çapında modeli olan, modeli dünyanın birçok ülkesinde uygulanan, 20-30 yıl önce yaptığı öngörüler bugün aynen çıkan ve de milletimizi yasa boğan terör olaylarından çözümleriyle Türkiye'yi kurtaracak tek irade olan Prof. Dr. Haydar Baş Bey'e bir türlü fırsat vermiyor.7 Haziran seçimlerinin akşamı "Türkiye karanlık bir döneme girmiştir", telin mitingleri başladığı sıralarda da "Türkiye zifiri bir karanlık döneme girmiştir" diyen Sayın Baş, milletimiz ayıkmadığı ve de Tek Çözüm'ün etrafında kenetleşmediği takdirde yaşayacakları konusunda da ikaz ediyor: "Ben bu işi biliyorum. Bu işi bilenler, 'Haydar Hoca dünyada tektir' diyor. Bundan sonra Suriye'nin kaderi Türk Milletinin kaderidir, Irak'ın kaderi Türk Milletinin kaderidir, Filistin'in kaderi Türk Milletinin kaderidir."1 Kasım'da eğer sandık önümüze konulursa, sandığa gitmek nasip olursa Prof. Dr. Baş'ın bu uyarıları kulağımıza küpe olsun ve bu sefer yanılmayalım.