İşin cılkını çıkarmakta üstümüze yok!Açlığı abartırız, tokluğu bilenimiz yok zaten!Misafirperveriz güya, gelen misafiri gösterişimiz altında ezer yok ederiz!Eğlenmeyi unuttuk, yas tutmanın da cılkını çıkardık! Bu cılkın yerine "b" ile başlayan, "o" ile devam eden ve "k" ile biten üç harfli kelimeyi koyarak okuyabilirsiniz! İlm-i edeb yazmama izin vermiyor!Aklı kesen büyüklerimizden; "Adâletle merhâmet bir arada olmaz!" diye duyduk, inandık ve merhâmeti tercîh ettik güya ve adâletsiz kaldık eyvah!Saldırı şahsîleşti, savunma şahsîleşti!Dört-beş yerden kilitlenen çelik kapılar ardında bile kimse emniyette değil!Bırakın kadını, kızı; saat 22.00'den sonra ışıl-ışıl sokaklarda, tek başına elleri cebinde, ıslık çalarak dolaşan kimse gördünüz mü? Ola ki gördüyseniz, şüphelenmediniz mi?Oturduğunuz apartmanda, gönderdiğiniz kurban eti payını; sizi tanımıyor diye reddeden komşunuz oldu mu? Sadece aynı binanın içinde olmaktan başka bir yakınlığı olmayan ve asla tanışılmayacak birilerine komşu demenin mantıksızlığının farkında mısınız?"Yüksek ahlâkı tamamlamak üzere" gelen, İki Cihân Serveri (s.a.a.)'ni güya taklîd ederek sünnet işlediklerini iddia eden sakallıların, cüppelilerin, fesli pajvandların; ananın, bacının, kızının dizinden yukarıyı gördüğünde tahrîk olunabileceğini söyleyerek pompaladıkları ahlâksızlığa, din dediklerinin farkında mısınız?Yolsuzlukla hırsızlığı birbirinden ayıran ve yolsuzluğu haram listesinden çıkaran kocaaaa ilâhiyat profesörlerinin olduğu bir ülkede; ahlâkın veya ahlâksızlığın neresinde olduğumuzu fark edebilir misiniz?Öğüdün yuvada alınmışlığının ne olduğunu, hatırlayanınız var mı?Kaç kişi, kaç allâme cüppeli, fesli pajvand; Nisâ Sûresi 36. Âyet'te güzel ahlâk için uyulması gereken "On Emr"i hatırlayarak İslâm'ı yaşıyor?Nisâ-36'da Allah (c.c.); güzel ahlâk için uyulması gereken kuralları şöyle verir:1- Allah'a ibadet ve kulluk yani O'na hiç bir şeyi ortak koşmayıp samîmiyetle ibâdet... 2- Anneye, babaya iyilikle muâmele... 3- Akrabalara iyilik... 4- Yetimlere iyilik... 5- Yoksullara iyilik... 6- Yakın komşuya iyilik ki, ya evi yakın olan veya akrabadan olan komşu... 7- Uzak komşuya iyilik ki, ya evi uzak olan veya akrabadan olmayan veya müslüman olmayan komşu... 8- Yanındaki arkadaşa iyilik... 9- Yolculuktan gelen misafire veya herhangi bir misafire iyilik... 10- Elinizin altındaki memlûklere (kul, köle, bende) iyilik? (Hak Dini Kur'ân Dili, cilt, 2, s.1340).Aile terbiyesi dediğimiz, herkesin bildiğini zannettiğimiz bu değerleri bilen bir Müslüman; makam ve koltuktan aldığı yetki ile kimseye zulmedebilir mi?Yakın ve uzak komşuyu bu kadar açık ve net tarif eden bir dînin mensûbu, komşuyla kavga edebilir mi?Komşuluk kurallarını bilmeyen, komşu hakkı gözetmeyen birinin; kimden küsmeye hakkı olabilir?Allah (c.c.), ana-babasına sabır versin Özgecan Kızımız'a da rahmet eylesin; O'nun canını alanlar bütün milletin canını yaktı ama biliyoruz ki, insanlığının farkında olmayanların çoğunlukta olduğu bir toplumda, O'nu da yakında unutacağız!Otuz bin kişinin kanlısı, kundaktaki bebeği kaleşnikofla tarayabilecek kadar İleri Demokrat câni birinin; insan hakları, demokrasi, ileri demokrasi terâneleriyle salıverilmesinin düşünüldüğü, konuşulduğu adâletsiz bir memlekette; Özgecan'ı öldürenlere idam cezası istemek veya idamı geri getirmek diye sûni bir gündem oluşturmak, -bırakın yüksek ahlâkı- ahlâkla bağdaşır mı?Komşunun komşuyu gözetmediği bir ülkede; herkesin başına bir polis dikilse bile asayiş sağlanabilir mi?***Birkaç gündür, İstanbul'â kar yağdı! Her yerde kar varmış!Bir meslektaşımız Nuh KÖKLÜ kız arkadaşı ile saat 22:00 sıralarında Kadıköy-Yeldeğirmeni'ndeki Dayanışma Evi'nden çıkıyorlar, karı görünce kartopu oynamaya başlıyorlar. Köklü'nün attığı bir kartopu bir vitrinine denk geliyor! Dükkândan çıkan esnaf, saldırıyor ve Nuh KÖKLÜ'yü bıçaklayıp öldürüyor!Allah rahmet eylesin... Toplumsal cinnetin farkında mıyız?Molotoflarla, sapanlarla, sopalarla sokakları savaş alanına çevirenlerden korkan; kepenk üstüne kepenk çeken ama bir kartopuna tahammül edemeyerek gücünün yettiği birini öldüren; âciz, korkak, psikopat, zalim bir topluma dönüştük!Kutadgu Bilig'den çok önemsediğim bir kuralı, tekrar hatırlatacağım:Hakan, millete üç maddelik isteklerini duyurur: I- Yasalarıma uyun. II- Verginizi ödeyin. III- Dostumu dost, düşmanımı düşman belleyin.İlk dîvanda millet, rey sahîbi beğler vasıtasıyla Hakan'a cevap verir: I- Yasalarına âdil olursa uyarız.. II- Vergimizi, gümüşün ayarını düşürmezsen öderiz... III- Can ve mal güvenliğimizi sağlarsan dostunu dost, düşmanını düşman belleriz...Bin yıl önce, bir hâcibin yani müşâvirin, yani danışmanın Hakan'a önerileri bunlar!Bin yıl sonra; ma'lesef asla âdil olmayan yasalara uyum isteniyor ve uyulmuyor!Eski rakamla iki milyon beş yüz bin liramız, bir dolar; dolayısıyla vergi ödenmiyor!Her vatandaş; kendi mal ve can güvenliğini kendisi sağlamaya çalışıyor! Gün battıktan sonra herkese sokak yasak, mahalle haram!...O halde kime ne, Kaç-AK Saray'da Sultanlık oynayan Uzun Adam'ın dost veya düşmanından?Milletlikten çıkarılan cinnet halinde bir toplumuz! Allah sonumuzu hayretsin!"OLAMAZ TÜRK'E BAŞ, TÜRK'ÜM DEMEYEN." Vesselâm..Selâm, sevgi, duâ...
Mustafa Aslan / diğer yazıları
- Atatürk'ün anlatımıyla Çanakkale savaşları / 20.03.2017
- İnsandan insana, insansa... / 19.03.2017
- 'Anam bana kör dedi!' / 14.03.2017
- Söyle-ni-yorum-2 / 13.03.2017
- Hâlâ iyiler varmış şükrolsun / 10.03.2017
- Savaş ve insan / 09.03.2017
- Ben, kim miyim? / 08.03.2017
- Milli siyaset hakemliği / 07.03.2017
- Sakındığımız dostluk / 02.03.2017
- Yol özel yolcu güzel / 28.02.2017
- İnsandan insana, insansa... / 19.03.2017
- 'Anam bana kör dedi!' / 14.03.2017
- Söyle-ni-yorum-2 / 13.03.2017
- Hâlâ iyiler varmış şükrolsun / 10.03.2017
- Savaş ve insan / 09.03.2017
- Ben, kim miyim? / 08.03.2017
- Milli siyaset hakemliği / 07.03.2017
- Sakındığımız dostluk / 02.03.2017
- Yol özel yolcu güzel / 28.02.2017