Lige verilen aralar takımların gerek teknik ve taktik, gerekse kadro ile ilgili eksiklerini gidermek için önemli fırsat sunuyor. Bu dönemi akılcı bir biçimde değrlendirebilenlerin, sezon sonunda, hedefledikleri başarıya ulaşma sansı büyük oranda mümkün.
Özelikle de sporcuların yıpranan metabolizmalarının onarılması ayrıcalıklı bir yere sahip. Bu dönem çalışmalarını iyi geçiren takımların verimliliğinin arttığı ve ligin ikinci yarısında daha üstün performans sergiledikleri bir gerçek. Ancak, devre arası denince akla ilk gelen transfer oluyor. Ama bu olayın bu kadar abartılması ne kadar doğru bilemiyoruz.
Neden ara transfere ihtiyaç duyulduğu üzerinde durulması gereken bir nokta. Takımların sezon başındaki hatalı ve bilinçsiz transfer politikası burada sorgulanmalı. Çünkü, bazı istisnalar hariç, tüm Süper Lig kulüplerinin objektif kriterler üzerine oturttukları bir transfer politikası yok. Bu olmayınca da kulüpler menajerlerin veya teknik adamların yönlendirmesine göre transfer politikalarını oluşturmak zonunda kalıyorlar.
Menajer veya teknik adam önerisinden hareketle bir oyuncu transfer edildikten sonra kendisinden vazgeçilmesi bir o kadar da imkansız. Her şeyden önce kıt kaynakların bu oyuncunun transferi için bilinçsiz harcanması ve yeni bir oyuncunun transferi için yeterli kaynağın kalmaması bunun böyle olmasının başlıca nedeni. Ayrıca birçok teknik adamın iç ve dış piyasaları taramak suretiyle kendine özgü oluşturduğu geniş bir oyuncu portföyü yok. Sporun içinden gelmeyen yöneticiler tarafından idare edilen kulüplerimizin de kıt kaynaklarını hedefe yönelik kullandıklarının söylenmesi de mümkün değil. Bu sorun ancak profesyonel teknik menajerle çalışılarak aşılabilir.
Ara transfere ihtiyaç duyan kulüplerin bu mevsimde hangi pazarın kendisi için daha uygun olduğunu bilmemesi ve arayışlarını ilk devre oynanırken hangi ülkelere ağırlık vererek yürütmesi gerektiğinin farkında olmaması bir diğer sorun. Bilinen o ki şu anda mevsim şartları gereği Avrupa'da Rusya, Finlandiya ve İsveç'te, Güney Amerika'da ise Brezilya ve Arjantin başta olmak üzere hemen tüm ligler sona ermek üzere veya erdi. Eğer transfer dönemine giren bu ülkelerde zamanında oyuncu taraması başlatılmış olsaydı, şimdi ucuz ve kaliteli oyuncuların transferi kolayca gerçekleştirilebilirdi. Transfer yaparken biraz daha araştırmacı ve dikkatli olmamız gerekiyor.
Özelikle de sporcuların yıpranan metabolizmalarının onarılması ayrıcalıklı bir yere sahip. Bu dönem çalışmalarını iyi geçiren takımların verimliliğinin arttığı ve ligin ikinci yarısında daha üstün performans sergiledikleri bir gerçek. Ancak, devre arası denince akla ilk gelen transfer oluyor. Ama bu olayın bu kadar abartılması ne kadar doğru bilemiyoruz.
Neden ara transfere ihtiyaç duyulduğu üzerinde durulması gereken bir nokta. Takımların sezon başındaki hatalı ve bilinçsiz transfer politikası burada sorgulanmalı. Çünkü, bazı istisnalar hariç, tüm Süper Lig kulüplerinin objektif kriterler üzerine oturttukları bir transfer politikası yok. Bu olmayınca da kulüpler menajerlerin veya teknik adamların yönlendirmesine göre transfer politikalarını oluşturmak zonunda kalıyorlar.
Menajer veya teknik adam önerisinden hareketle bir oyuncu transfer edildikten sonra kendisinden vazgeçilmesi bir o kadar da imkansız. Her şeyden önce kıt kaynakların bu oyuncunun transferi için bilinçsiz harcanması ve yeni bir oyuncunun transferi için yeterli kaynağın kalmaması bunun böyle olmasının başlıca nedeni. Ayrıca birçok teknik adamın iç ve dış piyasaları taramak suretiyle kendine özgü oluşturduğu geniş bir oyuncu portföyü yok. Sporun içinden gelmeyen yöneticiler tarafından idare edilen kulüplerimizin de kıt kaynaklarını hedefe yönelik kullandıklarının söylenmesi de mümkün değil. Bu sorun ancak profesyonel teknik menajerle çalışılarak aşılabilir.
Ara transfere ihtiyaç duyan kulüplerin bu mevsimde hangi pazarın kendisi için daha uygun olduğunu bilmemesi ve arayışlarını ilk devre oynanırken hangi ülkelere ağırlık vererek yürütmesi gerektiğinin farkında olmaması bir diğer sorun. Bilinen o ki şu anda mevsim şartları gereği Avrupa'da Rusya, Finlandiya ve İsveç'te, Güney Amerika'da ise Brezilya ve Arjantin başta olmak üzere hemen tüm ligler sona ermek üzere veya erdi. Eğer transfer dönemine giren bu ülkelerde zamanında oyuncu taraması başlatılmış olsaydı, şimdi ucuz ve kaliteli oyuncuların transferi kolayca gerçekleştirilebilirdi. Transfer yaparken biraz daha araştırmacı ve dikkatli olmamız gerekiyor.
Murat Kandazoğlu / diğer yazıları
- Trabzonspor zor kazandı / 23.03.2004
- Trabzon finalde... / 19.03.2004
- Trabzon, bir engeli daha aştı... / 14.03.2004
- Gençler turu geçer... / 13.03.2004
- Köstek değil, destek zamanı... / 12.03.2004
- Geciken yasalar... / 10.03.2004
- Profesyonel futbol sendikalaşmalı... / 21.02.2004
- Trabzonspor'a sahip çıkalım / 19.02.2004
- Elimizdeki değerlere sahip çıkalım!.. / 07.02.2004
- İlk adım Cem Papila'dan..! / 01.02.2004
- Trabzon finalde... / 19.03.2004
- Trabzon, bir engeli daha aştı... / 14.03.2004
- Gençler turu geçer... / 13.03.2004
- Köstek değil, destek zamanı... / 12.03.2004
- Geciken yasalar... / 10.03.2004
- Profesyonel futbol sendikalaşmalı... / 21.02.2004
- Trabzonspor'a sahip çıkalım / 19.02.2004
- Elimizdeki değerlere sahip çıkalım!.. / 07.02.2004
- İlk adım Cem Papila'dan..! / 01.02.2004