Trump'a 'faşist' demişti, Beyaz Saray'da nasıl görüştüler

21 Kasım'da Beyaz Saray'ın Oval Office'inde gerçekleşen Başkan Donald Trump ile New York Şehri Belediye Başkanı Adayı Zohran Mamdani arasındaki görüşme, ABD siyasetinde şaşırtıcı bir "dostluk anı" olarak kaydedildi.

Democratic socialist kimliğiyle tanınan Mamdani'nin Trump'ı "faşist" ve "despot" diye nitelemesi, Trump'ın ise onu "komünist" ilan edip federal fonları kesme tehdidi savurması sonrası beklenen bir çatışma yerine, 25 dakikalık samimi bir sohbet yaşandı.

Görüşmenin detayları ve atmosferi

Görüşme, gazetecilerin "nasıl bu kadar uyumlu olabiliyorsunuz?" sorusuyla başladı. Trump ve Mamdani, geçmiş hakaretleri gülerek geçiştirdi; Trump, Mamdani'nin "faşist" ithamına "Bana daha kötüsünü söylediler" diye yanıt verdi.

Kapalı kapılar ardındaki sohbet, New York'un güvenliği ve uygun fiyatlı konutuna odaklandı. Trump, "Suç istemiyorum, konut istiyorum, kiraları düşürmek istiyorum" diyerek Mamdani'yi destekledi ve "Onu incitmek değil, yardım etmek niyetindeyim" dedi. Mamdani ise, Roosevelt'in New Deal'ini örnek göstererek federal-yardımcı işbirliği önerdi. Görüşme sonrası Trump, "Bazıları onun fikirlerinin benimkilerle aynı olduğunu görecek" diye övdü; bu, "bizarrely chummy" (garip derecede samimi) bir hava yarattı.

Gerilimli bir geçmiş

Zohran Mamdani, 2025 belediye seçimlerinde demokratik sosyalist olarak zafer kazanan genç bir politikacı. Trump'ın sınır dışı operasyonlarını eleştirmiş, onu despot diye nitelemişti. Trump ise, Mamdani'nin seçilmesi halinde federal ajanları New York'a göndereceğini ve fonları keseceğini tehdit etmişti.

Cumhuriyetçiler, Mamdani'yi "cihatçı" veya "komünist" diye yaftalayıp 2026 seçimleri için korku unsuru yapmıştı; Senatör Rick Scott gibi isimler bu söylemi körüklemişti. Demokratlar bile Mamdani'yi tam desteklememiş, onun radikal imajından çekinmişti. Bu bağlamda, görüşme bir "aşk festivali"ne dönüştü ve beklentileri altüst etti.

Tartışılan konular ve ortak zeminler

Sohbetin kalbi, New York'un 8,5 milyon sakini için "uygun fiyatlı yaşam" ve suçla mücadeleydi. Mamdani, Trump'ın son seçimde New York'ta oy artışı kazanmasında yaşam maliyeti odaklı politikanın rolünü vurguladı: "Maliyet odaklı bu odak, New Yorkluları Trump'a yöneltti; birlikte uygunluk gündemini hayata geçirelim." İkisi de suç düşüşü ve konut inşasında hemfikir oldu; göçmenlik ve ICE operasyonları gibi hassas konularda bile uzlaşma sinyali verildi. Trump, Mamdani'nin "muhafazakarları şaşırtacağını" öngördü, bu da ideolojik uçurumun köprülenebileceğini ima etti.

Siyasi etkileri

Bu görüşme, Cumhuriyetçi stratejiyi baltaladı; Trump, partisinin Mamdani'ye yönelik "komünist" kampanyasını reddederek, "Seçimlerde bazen abartılı söylenir" dedi. Ulusal düzeyde, 2026 ara seçimlerinde Demokratları "sosyalist" diye vurma planlarını zayıflattı. New York için ise federal yardım umudu doğurdu; Trump'ın fon kesme tehdidi unutuldu.

Ancak eleştirmenler, bunun Trump'ın "kazananlara saygı" taktiği olduğunu söylüyor – Mamdani'nin zaferini takdir ederek pragmatik davranıyor. New Yorklular ise hâlâ tedirgin; NPR'ye göre, "gerilimli" bir hava hâkim. Demokratlar, Mamdani'nin Trump'la yakınlaşmasını "ihanet" diye görebilir.

Görüşme sonrası, iki liderin "New York'u güçlü ve güvenli kılmak" için çalışacağı vaadi var; ancak somut adımlar bekleniyor. Trump, Mamdani'yi "büyük işler yapacak" diye övdü, bu da federal-city işbirliğini hızlandırabilir. Gelecekte, suç ve konut politikalarında pilot projeler önerilebilir. Siyasi olarak, bu model kutuplaşmayı azaltabilir; Trump gibi figürlerin "kazanan" sosyalistlerle diyalog kurması, ABD'yi dönüştürebilir.

Sonuçta, Trump-Mamdani buluşması, nefret söyleminin ötesinde pragmatizmin gücü. Beklenmedik bu dostluk, New York'un sorunlarını çözecek mi yoksa siyasi tiyatro mu kalacak? Zaman gösterecek; ama umut verici bir işaret.