TSK'nın Suriye müdahalesi ve ABD'nin pozisyonu

Müstafi AKP hükümetinin Türk Silahlı Kuvvetleri'ni bir oldu-bittiyle Suriye'ye sokma çabalarının, Suriye'ye askeri bir müdahalenin ya da tampon bölge oluşturulmasının, Türkiye'yi nasıl bir badirenin içine sokacağını anlamamız için ABD'den gelen son açıklamalar önemlidir.ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Mark Toner, Türkiye'nin Suriye'ye askeri açıdan müdahale edeceği yönündeki haberleri önemsiz karşıladığını belirterek şimdiye kadar bu konuda Türk tarafıyla bir iletişim yaşanmadığını ve bu planlara dair tek gördüklerinin de basın haberleri olduğunu ifade etti.AKP hükümeti, ABD'nin başını çektiği koalisyon güçlerinin her gün bombaladığı ve ABD'nin İsrail adına dizayn etmeye çalıştığı bir bölgeye ABD'nin haberi olmadan, izin almadan asker sokacak ve ABD bunu sadece basından öğrenecek, sizin mantığınız buna yatıyor mu?Meclis'in ve hükümetin okyanus ötesi icazetiyle şekillendiği Türkiye'nin pek icazetli siyasileri ABD'den bağımsız böyle bir adım atmaya cesaret edebilecek! Duysanız da inanmayın.Dahası, Toner ABD'nin böyle bir operasyona sıcak bakmadığını da açıklıyor:"Uçuşa yasak ya da askeri kontrol bölgeleri denilen konuda pozisyonumuz değişmedi. Bunu podyumdan defalarca tartışıp ele aldık. Uçuşa yasak bölge yaratılması ve uygulanması ya da diğer her türlü askeri müdahaleyle oluşturulan bölge büyük zorluklar içeriyor. Bu konuda çok açık olduk. Bu zorluklara askeri, mali, ayrıca insani şartlara dair olanlar dahil."Üstelik ABD kendisi için böyle bir tampon bölgenin zorluğunu ve karmaşıklığını vurguluyor, Türkiye ise ABD'nin cesaret etmediği bu konuda hala Don Kişot pozisyonunda?Toner bu konuda şunları söylüyor:"Herhangi bir tampon bölge yaratmanın lojistik zorluklarına dair endişelerimizi dile getirdik. Kendimiz açısından bunun karmaşık bir mesele olduğu konusundaki pozisyonumuz aynı. Türk hükümetinin bir karar vermesine bakalım."Burada dikkat çekmek istediğim konu şu:Siyasilerimizin ABD'den izin almadan böyle stratejik bir adım atması asla mümkün değil, ki durum izin almanın da ötesinde görüntü vermese de ABD bizzat Türkiye'yi ateşe itekliyor. Hal böyleyken ABD'nin bu safça tavırları neden?Çünkü Türkiye'ye Saddamlı Irak'ın kaderi yaşatılacak. Türkiye ısrarla hukuksuz bir pozisyonun içine çekilmek isteniyor.Bakın, şu ana kadar Suriye'de birçok çatışma yaşanmasına ve de yüz binlerce insan ölmesine rağmen Suriye'nin arkasında olduğunu söyleyen Rusya bile bir müdahalede bulunamadı. Çünkü olaylar terör kapsamında gelişiyor ve suçlanabilecek bir devlet resmi olarak yok.Bölgeyi ÖSO'yla, IŞİD'le, PYD'yle, koalisyon güçleriyle, Yahudi Barzani'yle Büyük İsrail Devleti adına santim santim dizayn eden ABD olmasına rağmen dikkat ederseniz resmiyette gözükmediği için Rusya bile herhangi bir tavır ortaya koyamıyor. Sadece Esad'a desteğini devam ettiriyor.Ve yapılan açıklamada ABD bu pozisyonunu bozmak istemediğini ilan ediyor. Yani ABD "Ben resmi değil, kirli bir şekilde terör üzerinden Suriye'yi şekillendireceğim" diyor.Tam bu aşamada müstafi hükümetli Türkiye, işgüzarlık yapar da bir adım atarsa işte bugüne kadar yaşanan bütün acıların faturası resmi anlamda kesilecek olan ülke oluverir.ABD bu riski alamıyor ama Türkiye ABD ve İsrail adına bu riski alma çabalarında?Bu ne okyanus ötesi sevdası böyle, bu ne İsrail aşkı böyle?Üstelik yeni Wikileaks'in kurucusu Julian Assange'ın; Suudi Arabistan, Katar ve Türkiye'nin Suriye'de hükümeti yıkmak için gizli anlaşma yaptıklarını ilan ettiği bugünlerde?ABD'nin ipiyle kuyuya inenlerin halini görmüyor muyuz?ABD neden kendisi değil de bizi bu ateşin içine itmeye çalışıyor?ABD beraber yan yana savaştığı ülkelere bile darbe vurmuş bir ülkedir, 8 yıl süren Irak-İran savaşında Irak'ın yanında yer almasına rağmen İran'a da silah sattığı ortaya çıkmıştır; bir de bu son hadisede seni itekliyor ama kendisi bihabermiş gibi davranıyor, sence bu olayın sonucu ne olur? Bence yaşanan bu hadiseler, Büyük İsrail adına dizayn edilmiş Suriye'den sonra sıranın Türkiye'ye geldiğinin işaretidir ve ABD bunun hukuki altyapısını oluşturmaktadır.