"Atmacayı vurdular, bir avuç darı için!Gel edalum sevdâluk, babanın canı için!" türküsünü, mırıldanıyorum yaklaşık bir haftadır!Bütün memlekette artan, psikolojisi bozulan Vatandaşlardan değilim, yanlış anlaşılmasın! Biliyorum ki; millet, hepimiziz, biziz ve Vatan da, Devlet te bizim ve bizim kalacak! Bunun başka yolu yok! Lâkin bize yapılanları, galiba fazlasıyla hak ettik!Dilimizi, Ulusalcılar harâb ettiler; sal'lara yükleyip sel'lere verdiler mefhûmlarımızı kavrama dönüştürerek!Dînimizi, "Allah ile aldatanlar" harâb ettiler; Hz. Peygamber (s.a.a.)'den otuz sene sonra Ehl-i Beyt ve Cennet gençliğinin güzellikleri İmam Hasan (a.s.)'ı zehirleyerek, İmam Hüseyin (a.s.)'in başını keserek Müslümanlık yaptıklarını zorla kabul ettiren Emevizm'i savunanlar, Kureyş Şövenizmi'ni din diye dayatarak!Vatanımızı, paramparça ettiler; "Milletim nev-i beşer, vatanım rûy-i zemîn" diyen Batıcılar'la "Seccademi serdiğim yerdir Vatan" diyen dindâr maskeli iskeletsiz-omurgasız kurtçuklar; gözlerimizin içine bakarak "Demokrasi" veya "İleri demokrasi"yi dayatarak!"Bağımsızlık karakterimdir" düstûrlu Muhteşem Türk Atatürk'ün kurduğu Devleti mazlûmlaştırdı, zavallılaştırdılar; "BOP Eş Başkanı olarak bizim de bölgede görevlerimiz var" diyerek!Dindaşlarımızla, Soydaşlarımızla, Kandaşlarımızla, Komşularımızla, bil yıldan daha fazla süredir Vatandaşlarımızla "Komşularla Sıfır Sorun" sloganıyla aramızı açtılar, -ne demekse- "Onurlu Yalnızlık"a düçâr ettiler Dünya dengesi Devletimizi-Milletimizi, onursuzlaştırarak!Bütün bunlar, gözlerimizin önünde âlenen yapılırken, biz ne yaptık?Bu memleketin ve Türk Milletinin onurlu-duyarlı-cesur gençliğini Ülkücü-Devrimci diye ölümüne savaştırıp; ölenlere timsah gözyaşlarıyla ağlayan, öldürenleri utanmazca alkışlayan "Sağcı-Solcu siyâset lümpenleri"ne; "Ülkü Devi" veya "Devrim Kahramanı" gibi sıfatlarla iftira ederek, birilerinin "Bilge", birilerinin "Gandi" diye hak etmedikleri sıfatlarla anılmalarına, seyircilik ettik!Dahası sebeplik ettik!Yetmez gibi, kırk beş yıl "Devrim kahramanı", "Halk savaşçısı" diye iftira edilen; Kızıldere'de Mahir ÇAYAN ve arkadaşları, taş duvarların arkasında mermilerden kurtulamazken, kurşun geçirmez saman(!)ların altından sağ çıkan bir savaşçı(!)nın, Türk Milleti'ne, Türkiye Cumhuriyeti Devleti'ne arkasını dönüp, İleri demokrat bölücülerle bir olmasına, şaşırırız! Vatanın bölünmezliği, Milletin bütünlüğü, Devletin üniterliği uğrunda; "Gerekirse kan dökeriz!" diyen bir Baba'nın oğulları; farklı partilerde yer alırlarken, hele birisi; "BOP Eş Başkanı olarak bizim de bölgede görevlerimiz var!" diyerek işbirlikçiliğini saklamayan bir gölgesizin gölgesinde siyaset yaparken; onlara kızıp, akıllarını başlarına toplayan doğruya; Tevhîd'de Birliğe Ehl-i Beyt Gemisi'ne binerek Kâinat Devleti' ne ulaşılacağına inanan samîmi Müslüman Türklere-Kürtlere-Boşnaklara-Lazlara v.s. kızanların samîmiyetlerini sorgulamadık!Kendilerine listede yer verip milletvekili ederken, sonra Bakanlığa terfi ettirirken dünyanın en doğru siyasetçisi ve genel başkanı diye övgüler yağdırdıkları kişilere; liste dışı kalınca sövgüler yapan karakter fukaralarına, siyâset duayeni diye iftiralar ettik!Demem o ki: Doğru zamanda, doğru zeminde, doğrularla omuz omuza saf tutamazsak; yeni elbiseye ihtiyacımız varsa, kumaşımızı alıp, terziye ölçümüzü vererek bedenimize göre elbise yaptırmamız lazım! Eskimiş ve bedenimize artık uymayan elbiseleri ters-yüz ederek yeni elbise sahîbi olmak mümkün değil!Seksenden fazla resmen kurulmuş siyâsi partinin olduğu bir ülkede, hâlâ memleketin kaderi ömürboyu ağırlaştırılmış hapse mahkûm bir bebek katiline sekreterya kurmak' ta aranıyorsa, o ülkede doğru olmayan bir şeyler, doğru yapılmayan işler vardır!Seksenden fazla resmî partinin birbirine saldırarak zaman öldürmelerini sağlayan siyâset cazgırları görülmezse; biri sağdan, biri soldan her sıkıştığında "BOP Eş Başkanı"na gereken demokrat veya ileri demokrat desteği sağlayan -güya- muhalefet particiliği oynayanlarla oyalanmaya devam edilirse; zaten veballi bir neslin, vebalini iyice artırırız!Eğer köyün veya mahallenin bütün itleri ağız ağıza verip bir yöne doğru ürümeğe başlamışsa, onların ürüdüğü yönde, bir yerde kurt vardır!Şimdi siyasallaşmış bölücüler ve AKP içindeki bölücü temsilcisi siyasetçiler, ağız birliği etmişçesine bir darbeden bahsetmeğe, bir darbeden korkmaya başlamışlarsa; Vallahi de, Billahi de onların kokarak üstü örtülü çemkirdikleri yönde, kurt veya kurtlar görülmüştür!"Dere ıs'sız kalırsa tilki beğlik ilan eder!" biliyoruz ama yine biliyoruz ki; tilkinin beğliği, kurt görününceye kadardır!"OLAMAZ TÜRK'E BAŞ, TÜRK'ÜM DEMEYEN" Vesselâm...Seâm, sevgi, duâ...
Mustafa Aslan / diğer yazıları
- Atatürk'ün anlatımıyla Çanakkale savaşları / 20.03.2017
- İnsandan insana, insansa... / 19.03.2017
- 'Anam bana kör dedi!' / 14.03.2017
- Söyle-ni-yorum-2 / 13.03.2017
- Hâlâ iyiler varmış şükrolsun / 10.03.2017
- Savaş ve insan / 09.03.2017
- Ben, kim miyim? / 08.03.2017
- Milli siyaset hakemliği / 07.03.2017
- Sakındığımız dostluk / 02.03.2017
- Yol özel yolcu güzel / 28.02.2017
- İnsandan insana, insansa... / 19.03.2017
- 'Anam bana kör dedi!' / 14.03.2017
- Söyle-ni-yorum-2 / 13.03.2017
- Hâlâ iyiler varmış şükrolsun / 10.03.2017
- Savaş ve insan / 09.03.2017
- Ben, kim miyim? / 08.03.2017
- Milli siyaset hakemliği / 07.03.2017
- Sakındığımız dostluk / 02.03.2017
- Yol özel yolcu güzel / 28.02.2017