Devlete güvenin sarsıldığı son terör eylemi 13 Kasım Pazar günü gerçekleşti. Mekân İstanbul'un en önemli ve hareketli caddesi İstiklâl...
Bir terörist hatun kalk 1500 kilometre uzaktan gel ve 1500 metre uzunluğundaki caddeyi kana boya!
Üstelik bu ülkenin Milli Savunma Bakanı, "sınırlarımızdan kuş uçurtmuyoruz"; İçişleri Bakanı, "teröristlerin ayakkabı numarasına kadar biliyoruz" demişken.
Neye güveneceğiz? Olay ortada... Yetkililerin sözleri karşısında yaşanan katliamın travması hâlâ üzerimizde.
Ne varsa bu 13 Kasım'da! Tam 7 yıl önce yine bir 13 Kasım günü Fransa'nın Paris kentinde bütün Avrupa'yı sarsarak, dünyanın birçok yerinde büyük bir üzüntü ve şaşkınlık meydana getirecek Charlie Hebdo'ya yapılan baskını hatırlıyoruz. Eylemin faili IŞİD idi.
İstiklâl'deki eylemin faili olarak her ne kadar PKK/PYD öne sürülüyorsa da IŞİD de, ihtimâlden uzak değil.
İlginçtir bu terör eylemlerine karşı şerbetlendik galiba!
20 Temmuz 2015 Suruç,
10 Ekim 2015 Ankara Gar,
12 Ocak 2016 Sultanahmet,
17 Şubat 2016 Ankara,
10 Aralık 2016 İnönü Stadı...
Tam seçim sürecine girmişken terör olayına pek şaşırdık diyemeyiz. Nedense seçim öncesi yaşanan şiddet ve terör eylemi, insanları daha çok güvenli ve istikrarlı bir yönetimden yana oy vermeye zorlamaktadır. Hukuk ve demokrasi ikinci planda kalmaktadır.
Güvenlik odaklı yaklaşımlar terör olayları ile birlikte ciddi bir "meşruiyet" zemini kazanıyor. Terörün önlenmesi, ulusal güvenliğin sağlanması gibi gerekçeler hukuka da yön vermekte, hukuk politikasını etkilemektedir.
İşte tam bu noktada Türkiye'nin kanayan yarası göçmenlere değinmek istiyoruz;
Son yaşadığımız terör eyleminin faili Suriye'den ülkemize sızmıştır. Bu kişi İstanbul Esenler'de oturacak ev ve bir tekstil atölyesinde de iş bulabilmiştir. Terör eylemleri için özel eğitim almış olan bu militan aldığı talimatı da yerine getirmiştir.
Yasadışı yollarla Türkiye'ye giren "göçmenler" ülkede güvenlik zafiyetine sebep olmaktadır.
Sınırlardan gelen görüntüler toplumda, devletin topraklarını koruyamadığı algısının giderek yayılmasına yol açıyor. Bu algıyı değiştirecek önlemler alınmadığı sürece güvenlik sorunu çözümsüz kalacaktır.
Türkiye, yaşadığı göç gerçeğiyle çok ağır şekilde yüzleşti. Terör bu yüzleşmenin bir başka arka planıdır.
Hukuken kaçak göçmenler için yaptırım uygulanmalıdır; yasaya göre, düzensiz göçmenlerle ilgili yapılacak işlem sınır dışı etmektir. Sınır dışı işlemini aktif şekilde gerçekleştirmek, bu konuda en etkili yöntemdir. Bir başka çâre de Göçmen Bakanlığı oluşturmaktadır.
- Yerel yönetim / 25.01.2024
- Muhalefet / milli irade / 22.01.2024
- Anayasa Mahkemesi yoksa… / 18.01.2024
- Soykırım davası / 15.01.2024
- Sosyal devlet için / 11.01.2024
- Hukuk devletine başkaldırı / 25.12.2023
- Güç dengesi / 21.12.2023
- Yerel seçime giderken / 14.12.2023
- İnsanlığın anayasası / 11.12.2023