logo
06 MAYIS 2024

Türkiye'ye roketle saldırılırken hükümet niçin izlemede kalıyor?

26.04.2016 00:00:00
Akşam saatlerinde Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın eski siyasi danışmanı, şimdiki Başbakan Yardımcısı Sayın Yalçın Akdoğan, Kilis Valiliği'nde konuşurken günün ikinci fasıl bombaları kente düşmeye başladı. Bu defa roket mermilerinin hedefi valilik olacak ki, bombalar valiliğin etrafına düştü. Yine can kaybı, yine çok sayıda yaralı var. Bunun üzerine bakanı kaçırırcasına olay yerinden uzaklaştırdılar. Vatandaş tamamen korku ve panik halini yaşıyor. Kilis'in neresinde olursa olsun emniyette değil. Can havliyle sokağa çıkıyor ve sesini duyurmaya çalışıyor. Bu defa iktidar sahiplerinin tepkisi ile karşı karşıya kalıyor. Bir taraftan roket mermileri diğer taraftan TOMA'lardan sıkılan tazyikli su arasında kalmış durumda. Valilik bütün gücüyle vatandaşın sesini kısmaya çalışıyor. Oysa bu günler devlet ve milletin el ele vermesi gereken günler değil mi; devlet vatandaşının can, mal, namus emniyetini temin için çalışmayacak mı?
* * *
Bir gün önce Başbakan Davutoğlu ve Almanya şansölyesi Merkel ile birlikte Gaziantep'e geldi, Nizip'teki mülteci kampını ziyaret etti. Niçin Kilis'e gelmediler, bunu cümle âlem biliyor. Ola ki başlarına bomba düşer diye korktular ve gelmediler. Peki, Kilis'te yaşayanların canı can değil mi?
Türkiye Cumhuriyeti devletinin 81 ilinden biri olan Kilis, 4 aydan beri yoğun roket saldırısı altında. Angajman kuralları çerçevesinde karşılık veriyorlarmış. Karşılık veriyorlar da ne oluyor? Suriye tarafından IŞİD veya bir başka güç tarafından atılan bombaların sayısı sürekli artıyor. Hükümet ya görmezden geliyor veya bu ülkemiz topraklarına yapılan bu saldırıyı engelleme iktidarı olmadığı için sessiz kalıyor. Her iki seçeneğin de savunulacak bir tarafı yoktur.
Hükümetin çözüm adına bir seçeneği yoktur. Çünkü sorunun sebebi bizzat kendisidir.
Neden mi diyeceksiniz. Öncelikle bölgemizin karışmasında AKP hükümeti baş aktör olarak rol almıştır. ABD'nin bölgemizdeki işgal emellerini gerçekleştirme adına ona eşbaşkanlık yapmıştır.
Diğer Arap ülkelerinin yanında, Suriye'nin de içinin karışmasında etkin rol oynamıştır.
* * *
Prof. Dr. Haydar Baş'ın ikazları dinlenmemiştir. Sayın Baş ilk günden beri hükümetin uyguladığı dış politikanın yanlış olduğunu, böyle devam ederse ülkemizin parçalanacağını defaten dile getirmiştir.
Yetmedi bizzat Kilis'te yaptığı konuşmalarında AKP ile birlikte olunduğu takdirde Kilis'in kaybedileceğini ifade etmiştir. Buna Kilisliler şahittir. Üstelik bu konuşmalar yapıldığında ortada ne Arap Baharı vardı, ne de atılan roket mermileri. Haydar Hoca dinlenmedi ve belediye AKP'nin idaresine bırakıldı. Maalesef belediyenin hükümetin uydusu olarak hareket etmesi, yanlış temeller üzerine kurulmuş olan dış politika ile birleşince ilk yıkım Kilis'te olmuştur.
* * *
Ardı arkasına giderek yoğunlaşan Kilis'e dönük saldırıların arkasında ne vardır?
Haritaya bakıldığında görülecektir. Kuzey Irak'taki Kürt devletinin Akdeniz'e açılması için Kilis'in karışması, Kilislinin şehri boşaltması ve buraya Suriye'deki yerel halkın iltica etmesi gerekir. Ardından Hatay topraklarının ele geçirilmesi gerekir. Yakın tehlike Kilis ve Hatay bölgesi üzerindeki hesaplardır. 
Madem Kilis NATO toprakları içerisinde, niçin bu kadar bombalamaya rağmen atış yapılan hedefleri imha edilmiyor. Bunun sebebi oyunu kuran iradenin bizzat NATO'daki etkin güçler olmasından kaynaklanmaktadır. 
* * *
Çözümün iki adımı vardır. Birincisi diplomatik, ikincisi askeri yoldur. Diplomatik olarak hükümet iflas etmiştir. Etrafımızda anlaşabildiğimiz bir tane komşumuz kalmamıştır.
Askeri olarak Kuzey Irak'a yapılan hava operasyonlarının Suriye'ye yapılamayışının sebebi düşürülen Rus uçağıdır. Bunun üzerine Rusya uçaksavarlarını Türkiye'den kalkacak olan uçaklara kilitlediği için göze alamamaktadır. Askeri bir kara harekâtı ise Ortadoğu bataklığına saplanmak demektir.
Türk hükümetinin bugüne kadar Suriye'nin karışması için sınırdan gönderdiklerini sağır sultan bile biliyor, bu defa akış tersine dönmüştür. Esat'ın muhalifleri, Türkiye'nin de toprak bütünlüğünün muhalifi olmuş durumdadır.
* * *
Hükümet Rusya ile sorunlarını çözmelidir, Suriye merkezi hükümeti Esad ile barışmalıdır, gözü topraklarımızda olan Amerika başta olmak üzere emperyalist devletlerle ilişkiler yeniden gözden geçirilmelidir.
Hükümet bunların hiçbirini yapabilecek ehliyette olmadığı için, atabileceği bir adım kalmamıştır. Attığı her adım sorunu daha da içinden çıkılmaz hale getirecektir.
* * *
O halde yapılması gereken sorunun kaynağı olan AKP hükümetinin istifa etmesidir. Sorun varsa çözüm de ortaya konmalıdır, aksi halde yapılan felaket tellallığıdır. O halde sorumluluk sahiplerine düşen sorunun yanında, çözümü de ortaya koymaktır. Çözüm bellidir, proje sahibi olan Prof. Dr. Haydar Baş ve kadrosudur.  Bunu da cümle âlem bilmektedir. Şunu da belirtmekte fayda var, geç kalınmaktadır ve her geçen gün sorun daha da derinleşmektedir.
 
Doç. Dr. Ahmet H. Kepekçi / diğer yazıları
İsrail'e ateşkes çağrısı yaptı
'Aynı adımı atmalarını bekliyoruz'
Hamas, Mısır ve Katar'ın teklifini kabul etti
Gazze'de ateşkes
CHP'den Özel-Erdoğan görüşmesi açıklaması
'Önemli bir kilometre taşı'
Eylem Tok firarında patrondan muhabire telefon
'Baskıya maruz kaldım'
Aylar sonra atılan adımı böyle duyurdu
'İsrail ile tüm ticareti durdurduk'
CHP’de Mustafa Bozbey rahatsızlığı
Hani bunlara dikkat edilecekti?
Sahte diploma skandalı büyüyor
TRT Temsilcisi Karahasan da tutuklandı
Ayşe Ateş, Özgür Özel ile görüştü
'Erdoğan'la da görüşmek istiyorum'
Deniz Gezmiş Türkiye için mücadele etti
Kadir Mısıroğlu neyin mücadelesini verdi?
Beton mikseri yolcu minibüsünü biçti
Ölü sayısı 9'a yükseldi
Denizler anmasının ardından 'parti içine' mesaj verdi
'Öz güvensizliği atamamış arkadaşların...'
Tartışmayı başlatan isim Alçı'ya konuştu
'Özgür Bey Kemal Kılıçdaroğlu değil'
Trump'dan Biden yönetimine 'Gestapo' benzetmesi
Beyaz Saray'ın tepkisini çekti
ABD-İsrail savunma bakanları görüştü
ABD'den Refah saldırısına şartlı destek
Ticaret Bakanlığı cezayı kesti
Fahiş fiyata 61 milyon lira ceza
İsrail'e ateşkes çağrısı yaptı
'Aynı adımı atmalarını bekliyoruz'
Hamas, Mısır ve Katar'ın teklifini kabul etti
Gazze'de ateşkes
CHP'den Özel-Erdoğan görüşmesi açıklaması
'Önemli bir kilometre taşı'
Eylem Tok firarında patrondan muhabire telefon
'Baskıya maruz kaldım'
Aylar sonra atılan adımı böyle duyurdu
'İsrail ile tüm ticareti durdurduk'
CHP’de Mustafa Bozbey rahatsızlığı
Hani bunlara dikkat edilecekti?
Sahte diploma skandalı büyüyor
TRT Temsilcisi Karahasan da tutuklandı
Ayşe Ateş, Özgür Özel ile görüştü
'Erdoğan'la da görüşmek istiyorum'
Deniz Gezmiş Türkiye için mücadele etti
Kadir Mısıroğlu neyin mücadelesini verdi?
Beton mikseri yolcu minibüsünü biçti
Ölü sayısı 9'a yükseldi
Denizler anmasının ardından 'parti içine' mesaj verdi
'Öz güvensizliği atamamış arkadaşların...'
Tartışmayı başlatan isim Alçı'ya konuştu
'Özgür Bey Kemal Kılıçdaroğlu değil'
Trump'dan Biden yönetimine 'Gestapo' benzetmesi
Beyaz Saray'ın tepkisini çekti
ABD-İsrail savunma bakanları görüştü
ABD'den Refah saldırısına şartlı destek
Ticaret Bakanlığı cezayı kesti
Fahiş fiyata 61 milyon lira ceza
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2024

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.