Üniter yapı ancak BTP ile korunur

Türkiye'nin bölünmesi, Türk milletinin etnik, mezhepsel ya da ideolojik anlamda paramparça olması, Türkiye'de yaşayan zengin-fakir, asker-sivil, Alevi-Sünni, Türk-Kürt-Laz-Çerkez, yaşlı-genç, erkek-kadın, güç sahibi-güçsüz, holding sahibi-işçi, para sahibi-beş parasız hiç kimsenin menfaatine değildir.Parçalanma ülkemiz için iç çatışmayı, iç çatışma işgali getirir, bütün bunlar yaşanırken bir bedel vardır ve bu bedeli bu coğrafyada yaşayan herkes acı bir şekilde öder.Bugün Türkiye coğrafyasında yaşayabiliyorsak, Atatürk'ün kurmuş olduğu üniter yapıya sahip, sosyal hukuk devleti olan bağımsız Türkiye Cumhuriyeti Devleti sayesindedir. O halde varlığımızın devamı, varlığımızın sebebi olan bu güçlü devletin bekasıyla alakalıdır.50 yıldır AB kapısından medet uman siyasilerimiz ve de özellikle de 13 yıllık iktidarı dönemlerinde iç politikamızı AB'ye, dış politikamızı ABD'ye, ekonomimizi ise IMF ve diğer küresel kapitalist kuruluşlara devreden AKP hükümeti, bu icazet aldıkları iradelerin talimatları doğrultusunda hareket ederek ülkemizi bölünme noktasına getirdiler.Çünkü bu iradelerin ülkemiz üzerinde Şark Projesi hesabı var, güncel versiyonuyla BOP projesi var. Diğer bir ifadeyle, Türkiye'nin Türklere bırakılmaması projesi?AKP hükümetinin, federatif yapı ve bölünme anlamına gelen başkanlık sisteminde ısrarı, CHP'nin, AKP'nin paralel yapı olarak ifade ettiği Pensilvanyalı hocaefendi ile olan yakınlığı, MHP'nin AB ve ABD yolunda en kritik konularda iktidarın koltuk değneği vazifesine soyunması, HDP'nin ise İmralı'nın talepleriyle hareket ederek, özerklik talep ederek bölünmeye çanak tutması, varlığımızın devamının garantisi olan üniter yapı ve ulus devlet yapılanmasının tehdit altında olduğunu açıkça göstermektedir.Bugün üniter devletin ve ulus milletin bekası için tek bir adres gözükmektedir; o da Bağımsız Türkiye Partisi ve Lideri Prof. Dr. Haydar Baş'tır.BTP, geçtiğimiz pazar Aday Tanıtım Toplantısı'nda açıkladığı Seçim Bildirgesi'nde bu konuyla alakalı özetle şu ifadelere yer vermektedir:"Biz Bağımsız Türkiye Partisi olarak, üniter ve ulus devlet anlayışının devamından yanayız.""Türk üst kimliği Anadolu'yu bütünleştiren kimliktir. Bu üst kimlik bizi ulus devlet yapmıştır.""Federatif yapının önünü açacak düzenlemeleri reddediyoruz.""Üniter devlet, devletin ulusu, toprağı ve egemenliği ile var olduğu; kuvvetler ayrılığını yani yasama, yürütme ve yargıyı birbirinden ayıran düzeni benimseyen devlet biçimidir. Başkanlık sistemine geçiş ise kuvvetler ayrılığını kaldıracak, güçleri bir elde toplayacaktır. Aynı zamanda başkanlık sistemi bizi bölmenin hukuki adı olacaktır.""Federatif yapıya geçiş, güneydoğumuzu bütünden koparacak bir zemin olarak değerlendirilmektedir. Bu sebeple biz başkanlık sistemine hayır diyoruz."BTP, Milli Ekonomi Modeli ile uygulayacağı 1000 TL vatandaşlık maaşı, 1500 TL ev hanımlarına maaş ve 5000 TL asgari ücret gibi projelerle, iş sahalarının güneydoğuda da yaygınlaşmasını sağlayacak adımlarla terörü, nedenleriyle beraber kökünden kaldıracak tek parti olarak durmaktadır.Beyannamede, "BTP, devletin ve milletin muhafazasındaki hayati vazifesini öncelikle dikkate alarak güçlü ordu, güçlü millet ve sivil-asker birliğini savunmaktadır" denilmektedir.Dış politika konusunda da, "BTP'nin Türkiye özelinde dış siyaset anlayışı; ülkemizin topraklarında gözü olmayan ve ülkemiz üzerinde çıkar hesabı olmayan devletlerle siyasi, kültürel ve ekonomik işbirliklerine gitmektir" ifadelerine yer verilmektedir.Hukukun millet menfaatine bağımsız bir erk olmasını savunan BTP, hukukla ilgili şu görüşe sahiptir: "Devletlere düşen asıl vazife, bireylerin doğuştan getirdiği temel hakları vatandaşlarına sunmak ve bunların yaşanmasını teminat altına almaktır. Devlet; can, mal, namus emniyetinin, din ve vicdan hürriyetinin teminatıdır."Ve BTP'nin ekonomi politikası? Siz bağımsızlık adına her türlü hayale sahip olabilirsiniz ama sizi bağımsız kılacak milli bir ekonomik modeliniz yoksa hiçbir adım atamazsınız, asla bağımsız olamazsınız. BTP'nin en büyük şansı, Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş Bey'in dünya çapında bir ekonomik teze sahip olmasıdır.Bu sebeple sunduğu projelerin hiçbirisi seçim vaadi değil, vaaz ettiği ekonomik sistemin, Milli Ekonomi Modeli'nin kurallarıdır. O yapacağım dediği her şeyi yapar, ama O'nun projelerinden aşıran diğer partiler hiçbir şey yapamaz.O halde, devletiyle, milletiyle, askeriyle, siviliyle, iş dünyasıyla, spor camiasıyla, akademik dünyasıyla, dernekleriyle, sendikalarıyla, medyasıyla, basınıyla, hukukun önde giden iradeleriyle "Bu ülke bizimdir ve bizim kalacaktır" diyorsak, bu sefer sandıkta şaşmayalım "İş aş Haydar Baş", "Bağımsız Türkiye" diyelim, dedirtelim.