Sevgili dostum Abbas Kermallı bana yolladı. O'na da arkadaşı yollamış. İbret, ders ve tedbir almanız için yazıyorum.
Olayın kahramanı hikayesine şöyle başlıyor;
"Size anlatacağım ve dün gece başımdan geçen 'şehir eşkıyalığı' hikayesi de, otopark görevlilerine teslim edilen araçlardan benzin çalınması ile ilgili. Dün akşam, yurtdışından gelen misafirlerimi, Çengelköy'deki X Lokantasına" davet etmiştim. Beşiktaş'taki çalıştığım işyerinden karşıya, Anadolu yakasına geçmeden önce, aracımın benzin göstergesinin kırmızı ışıkta olduğunu fark edip, Ihlamur'daki benzin istasyonuna uğrayıp aracımın deposunu tam olarak doldurdum ve her zamanki alışkanlıkla KM saatini de sıfırladım. Çengelköy'deki, X lokantasının önüne geldiğimde KM saati yaklaşık 10 km. yapmış olduğumu gösteriyordu. Benzin deposu ibresi ise tam dolu bölümünde duruyordu. İstanbul'un çoğu yerinde olduğu gibi, Çengelköy'de de yeterli otopark yeri mevcut olmadığından, arabamı X lokantasının görevlisi olan bir şahısa, park etmesi için teslim ettim.
X lokantasına rezervasyonlu olarak gittiğimden, kapıda bizi karşılayıp oturacağımız masayı gösteren rezervasyon görevlisine, aracımı teslim alan şahsın kendi elemanları olup olmadığını sorarak, olumlu teyidini aldım.
Yaklaşık 2 saat kaldığımız X lokantasından çıktığımızda, aracım, teslim alan görevli tarafından kapının önüne getirildi. Görevli, kibar bir şekilde aracın kapısını açarak araca binmeme yardım bile etti. Ben de bu kibar davranışları karşısında kendisine teşekkür edip, yüklüce bir bahşiş verdim.
Daha sonra aracıma oturup çalıştırdığımda, benzin göstergesinin kırmızı ışığının yandığını ve ibrenin benzin deposunun boş olduğunu gösterdiğini farkettim.
Bundan sonra ne mi oldu?
22:30 - Otopark görevlisinin, aracı teslim aldığında benzin deposu ışığının zaten yandığını iddia etmesi üzerine, yaklaşık 2 saat önce aracın deposunun doldurulduğunu teyid eden benzin faturası ve kredi kartı slip'inin kendisine ibraz edilmesi ve aracın sadece 10 km. yol yapmış olduğunun KM saatinden gösterilmesi.
23:00 - Bunun üzerine, X balık lokantası otopark görevlisi ve X balık lokantasının sahibinin oğlu olduğunu söyleyen bir kişi ve lokantanın diğer 10 elemanın benzin aldığım istasyonu, aracın deposuna hava basarak doldurmuş oldukları yönünde suçlaması,
23:15 - Olayın, X balık lokantasından yaklaşık 25 metre uzaktaki Çengelköy polis karakoluna bildirilmesi.
23:45 - Polis memurlarının da benzin istasyonundan şüphelenmesi üzerine, hep birlikte, Çengelköy'den, Ihlamur'daki benzin istasyonuna gidilmesi ve bilgisayar ortamında tutulan benzin deposu kayıtlarından, benzin teslimatının doğru olarak yapıldığının belirlenmesi.
24:00 - Çengelköy Karakolu'na geri dönüldüğünde, X lokantası görevlilerinin, bu sefer de aracın, benzin kaçırıyor olduğunu iddia etmeleri.
00:15 Opel Acil servisinin çağrılması ve aracın yetkili servis (Boğaziçi Opel Yetkili Servisi) tarafından incelenerek, benzin kaçağı olmadığının belirlenmesi.
01:00 - X balık lokantası görevlilerinin, aracın benzin deposu ibresinin bozuk olduğunu öne sürmeleri,
01:30 - Çengelköy Karakolu polisleri ile birlikte yakında bulunan bir benzin istasyonuna gidilerek, araca tekrar benzin doldurulması ve 73.000.000 liralık benzin doldurulan aracın, depo ibresinin "tam dolu" olarak göstermeye başladığının tespit edilmesi,
02:00 - Çengelköy Karakolu'na geri dönüldüğünde, X balık lokantası görevlilerinin, bu sefer de, benim Ihlamur'daki benzin istasyonundan başka bir araca benzin aldıktan sonra, Çengelköy'e deposu boş olan bir araçla gelmiş olduğumu iddia etmeleri,
02:30 - Çengelköy Karakolu polisleri ile birlikte, tekrar karşı tarafa, Ihlamur'daki benzin istasyonuna gidilmesi ve istasyon görevlilerinin, beni ve aracımı teşhis ederek X lokantası görevlilerinin iddiasını çürütmeleri.
03:00 - Çengelköy Polis Karakolu'na geri dönülmesi ve X balık lokantası görevlilerinin tehditkâr davranış ve sözlerine aldırış edilmeden, şikayet dilekçesinin doldurulması."
Diyor ve ekliyor; "Bu arada benzinin başına gelenler aracınızın yedek lastiğinin başına da gelebiliyor. Yedek lastiğinizin yerinde olup olmadığını sürekli kontrol etmek gibi bir alışkanlığınız yoksa zor durumda kalabiliyorsunuz".
Bu mübarek ramazan günü iftarı beklerken canınız sıkılır düşünerek yazayım dedim.
İlginç bir hikaye ama, değil mi?
Her gün yenisi çekilen yerli dizilere de senaryo olacak bir hikaye aslında.
Olayın kahramanı hikayesine şöyle başlıyor;
"Size anlatacağım ve dün gece başımdan geçen 'şehir eşkıyalığı' hikayesi de, otopark görevlilerine teslim edilen araçlardan benzin çalınması ile ilgili. Dün akşam, yurtdışından gelen misafirlerimi, Çengelköy'deki X Lokantasına" davet etmiştim. Beşiktaş'taki çalıştığım işyerinden karşıya, Anadolu yakasına geçmeden önce, aracımın benzin göstergesinin kırmızı ışıkta olduğunu fark edip, Ihlamur'daki benzin istasyonuna uğrayıp aracımın deposunu tam olarak doldurdum ve her zamanki alışkanlıkla KM saatini de sıfırladım. Çengelköy'deki, X lokantasının önüne geldiğimde KM saati yaklaşık 10 km. yapmış olduğumu gösteriyordu. Benzin deposu ibresi ise tam dolu bölümünde duruyordu. İstanbul'un çoğu yerinde olduğu gibi, Çengelköy'de de yeterli otopark yeri mevcut olmadığından, arabamı X lokantasının görevlisi olan bir şahısa, park etmesi için teslim ettim.
X lokantasına rezervasyonlu olarak gittiğimden, kapıda bizi karşılayıp oturacağımız masayı gösteren rezervasyon görevlisine, aracımı teslim alan şahsın kendi elemanları olup olmadığını sorarak, olumlu teyidini aldım.
Yaklaşık 2 saat kaldığımız X lokantasından çıktığımızda, aracım, teslim alan görevli tarafından kapının önüne getirildi. Görevli, kibar bir şekilde aracın kapısını açarak araca binmeme yardım bile etti. Ben de bu kibar davranışları karşısında kendisine teşekkür edip, yüklüce bir bahşiş verdim.
Daha sonra aracıma oturup çalıştırdığımda, benzin göstergesinin kırmızı ışığının yandığını ve ibrenin benzin deposunun boş olduğunu gösterdiğini farkettim.
Bundan sonra ne mi oldu?
22:30 - Otopark görevlisinin, aracı teslim aldığında benzin deposu ışığının zaten yandığını iddia etmesi üzerine, yaklaşık 2 saat önce aracın deposunun doldurulduğunu teyid eden benzin faturası ve kredi kartı slip'inin kendisine ibraz edilmesi ve aracın sadece 10 km. yol yapmış olduğunun KM saatinden gösterilmesi.
23:00 - Bunun üzerine, X balık lokantası otopark görevlisi ve X balık lokantasının sahibinin oğlu olduğunu söyleyen bir kişi ve lokantanın diğer 10 elemanın benzin aldığım istasyonu, aracın deposuna hava basarak doldurmuş oldukları yönünde suçlaması,
23:15 - Olayın, X balık lokantasından yaklaşık 25 metre uzaktaki Çengelköy polis karakoluna bildirilmesi.
23:45 - Polis memurlarının da benzin istasyonundan şüphelenmesi üzerine, hep birlikte, Çengelköy'den, Ihlamur'daki benzin istasyonuna gidilmesi ve bilgisayar ortamında tutulan benzin deposu kayıtlarından, benzin teslimatının doğru olarak yapıldığının belirlenmesi.
24:00 - Çengelköy Karakolu'na geri dönüldüğünde, X lokantası görevlilerinin, bu sefer de aracın, benzin kaçırıyor olduğunu iddia etmeleri.
00:15 Opel Acil servisinin çağrılması ve aracın yetkili servis (Boğaziçi Opel Yetkili Servisi) tarafından incelenerek, benzin kaçağı olmadığının belirlenmesi.
01:00 - X balık lokantası görevlilerinin, aracın benzin deposu ibresinin bozuk olduğunu öne sürmeleri,
01:30 - Çengelköy Karakolu polisleri ile birlikte yakında bulunan bir benzin istasyonuna gidilerek, araca tekrar benzin doldurulması ve 73.000.000 liralık benzin doldurulan aracın, depo ibresinin "tam dolu" olarak göstermeye başladığının tespit edilmesi,
02:00 - Çengelköy Karakolu'na geri dönüldüğünde, X balık lokantası görevlilerinin, bu sefer de, benim Ihlamur'daki benzin istasyonundan başka bir araca benzin aldıktan sonra, Çengelköy'e deposu boş olan bir araçla gelmiş olduğumu iddia etmeleri,
02:30 - Çengelköy Karakolu polisleri ile birlikte, tekrar karşı tarafa, Ihlamur'daki benzin istasyonuna gidilmesi ve istasyon görevlilerinin, beni ve aracımı teşhis ederek X lokantası görevlilerinin iddiasını çürütmeleri.
03:00 - Çengelköy Polis Karakolu'na geri dönülmesi ve X balık lokantası görevlilerinin tehditkâr davranış ve sözlerine aldırış edilmeden, şikayet dilekçesinin doldurulması."
Diyor ve ekliyor; "Bu arada benzinin başına gelenler aracınızın yedek lastiğinin başına da gelebiliyor. Yedek lastiğinizin yerinde olup olmadığını sürekli kontrol etmek gibi bir alışkanlığınız yoksa zor durumda kalabiliyorsunuz".
Bu mübarek ramazan günü iftarı beklerken canınız sıkılır düşünerek yazayım dedim.
İlginç bir hikaye ama, değil mi?
Her gün yenisi çekilen yerli dizilere de senaryo olacak bir hikaye aslında.
Müslim Karabacak / diğer yazıları
- Hz. Muhammed'den (saa) kim niye rahatsız olur? / 17.03.2024
- Metro Entelijansiyasi / 14.03.2024
- Aşık Neyanî'ce... / 10.03.2024
- Müslümanın Allah'ı "zengin" Ehl-i Kitab'ın tanrısı fakirdir ve Milli Ekonomi Modeli de "zengin Allah" inancının üründür / 09.03.2024
- Hak Teâlâ ayırmadı sana ne oluyor? / 29.02.2024
- Hak Teâlâ ayırmadı sana ne oluyor? / 28.02.2024
- Bir Kerbela mersiyesi... (Ahmed Edib Harâbî) / 23.02.2024
- Bohem hayat Necip Fazıl / 20.02.2024
- Kelimelerin ahenkle dansı / 17.02.2024
- Çok şeye tercüman, hayatımıza dair... / 16.02.2024
- Metro Entelijansiyasi / 14.03.2024
- Aşık Neyanî'ce... / 10.03.2024
- Müslümanın Allah'ı "zengin" Ehl-i Kitab'ın tanrısı fakirdir ve Milli Ekonomi Modeli de "zengin Allah" inancının üründür / 09.03.2024
- Hak Teâlâ ayırmadı sana ne oluyor? / 29.02.2024
- Hak Teâlâ ayırmadı sana ne oluyor? / 28.02.2024
- Bir Kerbela mersiyesi... (Ahmed Edib Harâbî) / 23.02.2024
- Bohem hayat Necip Fazıl / 20.02.2024
- Kelimelerin ahenkle dansı / 17.02.2024
- Çok şeye tercüman, hayatımıza dair... / 16.02.2024