DİSK Genel Başkanı Süleyman Çelebi, sendikaların toplu sözleşme görüşmeleri için aldığı yetkilere işverenlerin yaptıkları itirazlara ilişkin davaların yıllarca sürdüğünü ve bunun sendikal örgütlenme önünde önemli bir engel haline geldiğini belirtti. Çelebi, Birleşik Metal-İş Sendikasının örgütlendiği İzmir Batı Makine ve Kalıp işyeriyle ilgili davanın 1000 gün, Tekstil Sendikasının örgütlendiği Koza Tekstil ile ilgili davanın 980 gündür sürdüğünü bildirdi. Süleyman Çelebi, sendikal nedenlerle açılan davaların yıllarca sürmesinin, örgütlenmeyi engellediğini ifade etti. DİSK'e üye sendikaların son 3,5 yılda 58 ilde 339 işyerini kapsayan örgütlenme çalışması yaptığını belirten Çelebi, sendikaya üye kaydettikleri 17 bin 33 kişiden 4 bin 159'unun "sendikal nedenlerle"işten atıldığını anlattı. Örgütlenme çalışması sürdürülen işyerlerinin yüzde 70'inde toplu iş sözleşmesi yapabilmek için Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığından çoğunluk tespiti aldıklarını ifade eden Çelebi, işverenlerin, "olumlu çoğunluk tespitlerinin yüzde 99'una itiraz ettiklerini" bildirdi. İtirazların ardından açılan yetki tespiti davalarının 6 ay ile 3 yıl arasında değişen sürelerle sonuçlandığını kaydeden Çelebi, "Birleşik Metal-İş Sendikasının örgütlendiği Bursa Grammer işyerinde yaklaşık 820 gün, İstanbul MBS Reklamcılık işyerinde 850 gün, İzmir Batı Makine ve Kalıp işyerinde 1000 gün; Tekstil İşçileri Sendikasının örgütlendiği İstanbul Erim Tekstil'de 950 gün, Bursa Koza Tekstil'de 980 gündür süren yetki uyuşmazlıkları, örnek nitelikte davalardır" dedi. "Yasal sınırlar zorlanıyor" Çelebi, mevcut yasalara göre sendikaların toplu iş sözleşmesi yapabilmesi için önce faaliyet gösterilen işkolundaki işçilerin yüzde 10'unun, daha sonra işyerindeki işçilerin yarısından fazlasının üye yapılması gerektiğini hatırlattı. Sendikalara üye olacak işçilerin kaydının noter aracılığıyla yapıldığına dikkati çeken Çelebi, şöyle devam etti: "Örgütlenmenin önünde zaten bu kadar engel varken, bir de yasal sınırlar zorlanıyor. Bir sendika bir işyerinde örgütlenmeye başladığında, işverenler işçileri işten çıkarıyor. Eğer sendika, örgütlenmesini tamamlayıp Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığından yetki aldıysa, işveren yetkiye itiraz ediyor. İşveren bundan da sonuç alamazsa, bu defa, işyerinin belki de 20 yıldır bulunduğu işkolunda bulunmadığını iddia ediyor. Bundan da bir sonuç çıkmazsa, bu kez sendika üyesi olan işçilerin noter aracılığıyla yapılan üyeliklerinin sahte olduğunu savunuyor. Bütün bu inceleme ve yargı süreçleri çok uzun sürüyor. Sonuçta haklarını korumak için örgütlenmek isteyen işçiler, sendikalaşamıyor."
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.