BTP Genel Başkanı Prof. Dr. Baş, sosyal ve ekonomik alanda sahipsiz bırakılan insanımızın adeta dış güçlerin tuzağına itildiğine dikkat çekerek, Güneydoğulu kardeşlerimizin petrol maaşı adı altında kandırılmaya çalışıldığını söyledi. BTP Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş, nezih çalışma ortamıyla yeni binasında hizmetlerini sürdüren Meltem TV ile Yeni Mesaj gazetesini ziyaret etti. Ziyaret münasebetiyle bir açıklama yapan BTP Lideri Prof. Dr. Haydar Baş, Meltem TV ile Yeni Mesaj gazetesinin yayınları ile aynı görüş ve anlayışı paylaşmanın milletimiz için memnuniyet verici olduğunu kaydetti.Demokratikleşme adı altında gasp edilen haklarGüneydoğu'da yaşanan son terör olaylarına da değinen BTP Lideri Prof. Dr. Baş, demokratikleşme adı altında baştankara bir hürriyet anlayışının milli benliğimizi tehdit ettiğini; herşeyden evvel insanımızın can, mal, namus, din ve vicdan emniyetinin; örfünün, âdetinin ve de geleneğinin teminat altına alınması gerektiğini vurguladı. Prof. Baş, Güneydoğu'da organize edilen propagandalarla bölge halkının kandırılmaya çalışıldığını da sözlerine ekledi. Baş şöyle konuştu: "Aslında bizim geçmişimizin tecrübesinden ve atalarımızın güzel sözlerinden hareketle şunu belirtelim ki, bir kere bu noktaya gelinmemesi mümkün değildi. Yani bu noktaya gelinmesi bir sürecin neticesidir. Bu sürecin, bu noktaya geleceğini hatırlarsanız, tâ dört yıl evvel ifade  etmiştik. Siyasilerin bunu görmemesi öncelikle çok ciddi bir noksanlıktır. Fazla söze hacet yok, siyasiler neyi ihmal ettiklerini gayet iyi bilirler. İhmal ettiklerini ikmal ederlerse, bir kere sorunlar çözülür. Şimdi, demokratikleşme adı altında alabildiğine baştankara bir hürriyet anlayışını maalesef demokrasi adı altında insanımıza takdim ettiler. En büyük yalanları da bunlardır. Evet, her insanın hak ve hürriyeti vardır ama, seninkine dokunduğu zaman hürriyet biter. Şimdi bir sınıfın hürriyeti, bir başkasının hakkını hürriyetini gasp ediyor. Hâlâ, hürriyetle, demokrasiyle biz bu işi halledeceğiz diyor. Böyle hürriyet olmaz. Bu işin evvela hukuki bir zemine oturması ve de sağlam kurallarla milletin can emniyetinin, mal emniyetinin, namus emniyetinin, din ve vicdan emniyetinin; örfünün, âdetinin ve de geleneğinin teminat altına alınması lazım. Şu anda bunların hiçbiri, demokratikleşme adı altında teminat altına alınmadığı gibi; aksine, bu hakların gasp edildiğini, bunların tamamen belli bir sınıfın  taarruzu ile beraber, davranışı ile beraber ciddi tehdit ve tehlikeler altında olduğunu şahsen ben müşahede ediyorum".Birliği temin edecek olan ortam hazırlanmalıBugün Türkiye'de herşeyden evvel yapılması gereken icraatın, yediden yetmişe tüm millet fertlerinin birliğini temin edecek ortamı hazırlamak olduğunu belirten Prof. Dr. Haydar Baş, milleti tek bilek, tek yürek haline getirmenin şart olduğunu kaydetti. "Türkiye'de şu an olması gereken: birliktir, beraberliktir" diyen BTP Lideri Prof. Dr. Baş, şunları söyledi: "Şimdi dikkat ederseniz, ciddi haksızlıklar karşısında biz; milli düşüncenin, ulusal kimliğin öne çıkması gerektiğini her zaman ve zeminde söyleyen bir ekibiz. Ama geçmişte, bunu çok farklı kulvarda değerlendirdiler. Bir kitlenin diğer bir kitleyi ezici hakimiyetinin adına milliyetçilik deme gibi bir yanlışın içine girdiler. Bugün de benim gördüğüm, aynı yanlış gündem edilmek isteniyor. Aynı yanlışı icraata geçirmek istiyorlar. İktidar bunu yapıyor. Karşı taraf da alternatif olarak da geçmişteki yanlışı hayata geçirmek istiyor. Hayır, öyle değil. Bugün Türkiye'de yapılacak olan iş, yediden yetmişe bütün millet bireylerinin birliğini temin edecek olan ortamı hazırlamak, milleti bir bilek, bir yürek haline getirmektir. Zaten bu millet birdir. İnancında birdir, örfünde birdir, geleneğinde birdir, tarihinde birdir, dilinde birdir; bu milletin ayrı olduğu bir nokta yok. O halde birini diğerinin üstüne çıkarma gibi bir gayrete hiçbir zaman ihtiyaç yok."Kurtuluşun tek çaresi Bağımsız TürkiyeSosyal ve ekonomik alanda sahipsiz bırakılan insanımızın adeta, dış güçlerin tuzağına itildiğine dikkat çeken BTP Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş, Güneydoğulu kardeşlerimizi çelmek için propaganda yapıldığını, petrol maaşı adı altında insanımızın kandırılmaya çalışıldığını, bunun önüne geçebilecek tek iradenin ise Bağımsız Türkiye Partisi olduğunu söyledi. Prof. Baş, "Milletin birliğini, onun şartlarında temin edip cebine parasını koyacaksın, ihtiyacını temin edeceksin, hiçbir şeye meyletmeyecek vatandaş. Zira, bir insan durup dururken hırsızlık yapmaz, yolsuzluk yapmaz, eşkıyalık yapmaz; ama onu o noktaya taşıyan âmiller, sebepler vardır. İşte bunları ortadan kaldırmamız lazım, bunu yapmamız gerekiyor. Bunu yapacağız. Hatırlarsanız, bizim iktisadi sistemimizde vatandaşlık maaşı olarak bir görüşümüz var ve bunu inşallah biz hayatımızda gündem edip milletimizin her bireyine, kim olursa olsun, maaş olarak vereceğiz. Bunun esprisi şudur: Şimdi, Güneydoğulu kardeşlerimizi çelmek için propaganda yapılarak insanımız  kandırılmaya çalışılmaktadır. Örneğin, Barzani, bunu yapmaktadır. Kuzey Irak'ta güya petrol maaşı vererek, sizi geçindireceğim, talebelerinize burs verip yüksekokullarda okutacağım diyerek o bölgede insanımızı kandırmaktadır. Dolaysıyla benim insanıma sahip çıkıyor, benim insanımı bugünkü siyasi iktidarlar da geçiminden dertli hale getirdi. Bir ekmeğe muhtaç hale getirdi, bir bardak suya muhtaç hale getirdi. İşte biz vatandaşlık maaşıyla, hayır kardeşim, sen benim özümdensin, ben sana hazır bakacağım, bu benim mükellefiyetimdedir demek suretiyle onu gündem ediyoruz. Ve o tarafa kaymasına Allah nasip ederse mani olacağız. Şunu demek istiyorum; bizim insanımızın bizden ayrılması hiç mümkün değil. Ama onu mecbur hale getirmeyeceğiz. Bugünkü iktidar ve bundan öncekiler, onu mecbur ettiler. Bu noktaya sürüklediler. Bunun tek çaresi Bağımsız Türkiye'dir" dedi.