Pazar günü, Yeni Şafak gazetesinin 13. sayfasında Provokatörler iş başında başlıklı haber, ender görülen bir yalakalığın kağıda dökülmüş örneği olarak basın tarihine geçmiştir. Haberin birinci paragrafını geçiyorum, ikinci paragrafı şöyle:- Başbakan Erdoğan, Mersin'de Edip Buran Kapalı Spor Salonu'na geldiği sırada adı Kemal Öcal olan ve çiftçi olduğunu söyleyen bir kişi, Cihan Haber Ajansı'nın görgü tanıklarına dayandırarak verdiği habere göre, "Sayın Başbakanım bu çiftçinin hali ne olacak, bizi perişan ettiniz, lan" diye bağırdı. Başbakanın korumaları tarafından uzaklaştırılan Öcal'ı yanına çağıran Erdoğan ise "Sen bana lan diye hitap ettin. Ben Türkiye Cumhuriyeti'nin başbakanıyım, neden bana böyle hitap ediyorsun" dedi. Kemal Öcal da "Ben lan kelimesini kullanmadım. Bir başbakana neden lan diyeyim" dedi. Haberin ikinci paragrafı burada bitti...Milyonlarca insan, edepli herkese üzüntü veren bu olayı bütün haber kanallarında defalarca ayrıntılı olarak izledi. Herkes, çiftçi vatandaşımızın Başbakan'a hitap ederken lan kelimesini kullanmadığına tanık oldu. Yeni Şafak gazetesi ise habere takla attırıp lan kelimesini çiftçi vatandaşa söyletti. Okurlarını sersem kabul eden gazete ya da gazeteciler, kendilerini akıllı saymayı ömrü billlah sürdüreceklerdir. Çünkü yalakalıkta son durak yoktur. Yalakalık, ring seferi yapan otobüs gibidir; kesintisiz çalışır!Ergun Kaftancı / Tercüman
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.