Hukuk reformu beklerken, "Yeniden kuruluş anayasası" ile görücüye çıktı AKP iktidarı ve küçük ortağı. Ya kuruluş nedir bilmiyorlar, ya da anayasa konusunda cim karnında nokta kadar bilgileri yok!
Hele hele 1921 Anayasasını örnek göstermeleri, cehaletlerinin kanıtı. Diyorlar ki, sivil anayasa yapacağız 1921'de olduğu gibi. Baştan söyleyelim, 1921 Anayasası savaş sırasında hazırlanmış olup, kurucu bir anayasa da değildir. 1876 Anayasasına da göndermelerde bulunan geçici bir anayasadır.
Cumhuriyetin ilk anayasası 1924 anayasasıdır. Ve kurucu anayasadır. Türkiye Cumhuriyeti Devleti'ni kuran bu anayasadır.
AKP iktidarı yeni bir devlet kurmayı mı düşlemektedir! Hayal deryasına dalmışlarsa onu bilemem… Bildiğim, bu milletin ulu önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün emanetine sahip çıktığı ve ilelebet sahip çıkacağıdır.
Türkiye'nin anayasa gündemi nedeniyle bazı kavramları yoklayalım;
Anayasa yapımı başkadır, anayasa değişikliği başkadır.
Anayasa yapımı, yeni baştan bir anayasanın hazırlanması ve kabul edilmesi anlamına gelir.
Anayasa değişikliği ise, yürürlükte bulunan bir anayasanın değiştirilmesi demektir.
Siyasal iktidarın yeni anayasa dediği yanlış bir ifadedir. Doğrusu yürürlükteki 1982 Anayasasında değişikliktir.
İlk anayasa metnini kabul eden ya da yürürlükte olanın yerine yeni bir anayasa hazırlayan iktidara asli kurucu iktidar adı verilir.
Asli kurucu iktidarın ortaya çıkış şekli devrim ya da hükûmet darbesidir. Daha genel bir ifade ile ağır bir siyasi eylemdir.
Örneklersek: 1789 Fransız ihtilali, 1917 Rus ihtilali. Türkiye'de 27 Mayıs 1960 ve 12 Eylül 1980 askeri darbeleri.
Savaşlar da kurucu iktidarın ortaya çıkmasına neden olmuştur. Örneğin Birinci Dünya Savaşı sonrasında Litvanya, Lehistan, Çekoslovakya ve Yugoslavya gibi yeni devletler kuruldu ve yeni anayasalar yapıldı.
Bu anayasaların yapılış usulü, asli kurucu iktidarın benimsediği siyasal rejimle doğrudan ilgilidir. Ya otoriter ya da demokratiktir.
Demokratik yöntemde, egemenlik bir kişiye değil, millete, halka ait olduğundan anayasa yapıcı organ kurucu meclistir. Kabul için halkoylaması da yapılabilir.
Anayasa değişikliği ise, kurulu iktidar tarafından, yürürlükteki anayasada belirtilen usule göre yapılır.
Kurulu AKP iktidarı, yürürlükteki 1982 Anayasasında öngörülen Meclis çoğunluğuna sahip bulunmadığı için küçük ortağıyla birlikte bile en az 3/5 oranındaki nitelikli çoğunluğa ulaşamadığından anayasa değişikliği yapamaz. Yapacağı iş diğer partilerin de katılımını sağlamaktır. İkna turları yetmez. AKP anayasası olmayacaksa, tüm ulus için bir anayasa düşünülüyorsa millet kucaklanmalı; toplumun tüm kesimlerinin temsilcilerinin, Meclis dışındakiler de dahil olmak üzere tüm siyasi partilerin, sivil toplum örgütlerinin katılımı ve mutabakatı ile hazırlanacak metin, halkın bilgisine sunulmalıdır. Halk aydınlatılmalı, "olmaz ama evet" kuşkusundan arındırılarak bilinçli hareket etmesi sağlanarak referanduma gidilmelidir.