Dün Yeni Mesaj'ın manşeti yoksulluğun ülkemizde ciddi boyutlara ulaştığı şekilnedydi. Milliyet'ten Hurşit Güneş de aynı konuya eğilmiş ancak çözüm gösterememiş. Çözüm ise BTP Lideri Prof. Dr. Haydar Baş'ın Milli Ekonomi Modeli'nde Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) yoksulluk verilerini açıkladı. Bu verilere göre 2004 yılında yoksul sayısı 2003 yılına göre azalırken, toplam nüfus içindeki oranı değişmemiş. Yoksulluk elbette karmaşık bir kavram. Salt yoksulluk, gıda gibi temel gereksinimlerin karşılanamama durumunu gösteriyor. Göreli yoksulluk ise en çok gelir elde eden kesimden uzak olanları gösteriyor. Kimi ekonomistler yoksulluk düzeyinin zaman içinde değişmesi nedeniyle göreli tanımı savunuyor. Kimi ekonomistler de, toplumda yoksulluk çekenlerin sayısının önemli olduğunu, yoksulluğun göreli olarak değişmesi nedeniyle de gıda, giyim ya da barınak gibi gereksinimlerini karşılayamayanların belirlenmesini savunuyor. Yandaki tabloda 2003 yılında gıda yoksulluğunun oransal olarak azaldığını, ancak gıda dışı etmenler göz önüne alındığında yoksulluğun arttığı görülüyor. 2004 yılında ise gıda yoksulluğu oranı aynı kalırken, gıda dışı etmenlerle birlikte yoksulluk azalmış. Göreli yoksulluk, 2003'te artmış, 2004'te ise düşmüş. Kişi başına günlük 4.3 dolardan az geliri olanlar ise 3 yıldır sürekli düşüyor. Bu kriterle yoksul sayılan 3 kişiden biri bugün artık yoksul değil. Üstelik bu hesapta TL'nin değerlenmesinin rolü yok, çünkü kur buna göre hesaplanmış.Aç sayısı azalmıyorSalt yoksul sayısına gelince... İlginçtir, gıda yoksullarının sayısı azalmıyor. Yani aç insan sayısında azalma yok. Oysa gıda dışı etmenler ele alındığında 2003 yılında artan yoksul sayısı 2004'te hızla düşmüş. .Yoksulluğun ana kaynağı elbette işsizlik. Ancak, tarım kesiminde gayet yoksul olup işsiz sayılmayan bir kesim var. Bu kesimin reel gelirinin sürekli düşmesi de kırsal kesimde yoksulluğu artırıyor.Yoksulluk verileri önemli. Üstelik Boğaziçi Üniversitesi'nde konuyla ilgilenen bir grup bilim adamı çok ciddi çalışmalar yapıyor. Ancak yoksulluk sorununun ekonomik istikrarla aşılacağını sananlar yanılıyor. Bu sorunu azaltmak için doğrudan belli politikaları yürürlüğe sokmak gerekiyor.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.