Yoldaşım, gönüldaşım, çiledaşım, kandaşım, dostum Yıldırım Bayezıt UMURTAG'ın bir kalp rahatsızlığı geçirip anjiyo yapıldığını duydum!
Geçmiş olsun.
Vallahi canım acıdı.
Yıldırım Bayezıt UMURTAG, Türk Milletçiliği Dâvâsı'ının gerçek Devleri'nden! Yıldırım Bayezıt, Milletçilik adıyla birlik-dirlik dâvânın aysberglerinden!
Yıldırım Bayezıt UMURTAG, gençliğini Allah rızası için bölünmez vatan ve Türk Milleti Birliği uğruna zindanlara hîbe etmiş bir yiğit!
Tanrım âcil şifâlar versin!
Geçen yıl, yine bir dostumun kalbinden rahatsızlığını duyunca -korkudan olsa gerek(!)- kalbim ağrıdığında kalbime ve kendime seslenmiştim!
Şimdi o seslenişimi Yıldırım Bayezıt UMURTAG kandaşıma ithâf ederek tekrarlayacağım:
Yüreğim Ağrıdı
Şimdi olmaz! Dayan hele! Yüreğim zamanı değil!
Canâna verdiğim seni bak veririm bir cerrâha!
Yarım bin-bir işimiz var, ağrımak zamanı değil,
Parçalattırıp tabîbe yüzüne bakmam bir daha!...
Sırdaşımsın sırrımı sen söylemedin yâre bile
Bu kadar sene yapmadık kendi kendimize hîle
Kurnaz para biriktirdi seninle ben ise çile
Sakın "Yeter!" demeyesin milletin derdi var daha!...
Cesûr kalbim, yiğit gönlüm; tamam çok yüklendim sana
Arkama bakmadan koştum çünkü çok güvendim sana
Çok bâdireler atlattık ama varmadık Tûran'a
Şımarık nefsime bir bak, sana inat kalkmış şaha!...
Doğru! Uzun yoldan geldik hemen de çıktık sefere
Yola çıkarken duyduk ya, ihtiyaç var Türk nefere
Türk'e kefen biçmek için birlik kurmuşken kefere
Seferden geri kalırsak yetişemeyiz bir daha!...
Ben yaşlandım, sen yoruldun, oturursak kalkamayız
Saldıran Türk'ün peşinden melûl me'yûs bakamayız
Ok menziline girmeden durup keyif çatamayız
En önde biz olamazsak şehît olmak zor bir daha...
Türk'ün Başbuğları ölmüş, illetleşmiş demokrasi
Diplomatçılık oynuyor dışarda korkak siyâsi
Allah ile aldatmış hep dincilerin mürâisi
Fedâi gerek millete, duracak gün değil daha!...
Benim yorulmayan kalbim, benim savaşçı yüreğim
Kırk yılda bir gelen fırsat, bak geldi! Seni göreyim
Eğer sen sence vurursan bükülmez gene bileğim
Yorulursan, zorlanırsan vurabilir mi bir daha?...
İçmeden sarhoş en başım, rol yapıyor gönüldaşım
Milletliği reddediyor demokratik vatandaşım
Akın da devam ediyor, bensiz eksik ülküdaşım
Mola verme, hiç dinlenme, bu sefer çok yeni daha!...
Kırk düşmana bir tek vuruş yapıp geçelim kırk kere
Kırkar kırkar kıramazsak asla düşmeyelim yere
Baş eğene vurmayalım, kıymayalım çökenlere
Sana güveneyim gene, sen de sığın ol Allah'a...
Allah'tan, bütün hastalara şifa, borçlulara eda, hayırlı bütün kişilere hayırlı ömürler niyaz ederek;
Selâm, sevgi, dua...
Geçmiş olsun.
Vallahi canım acıdı.
Yıldırım Bayezıt UMURTAG, Türk Milletçiliği Dâvâsı'ının gerçek Devleri'nden! Yıldırım Bayezıt, Milletçilik adıyla birlik-dirlik dâvânın aysberglerinden!
Yıldırım Bayezıt UMURTAG, gençliğini Allah rızası için bölünmez vatan ve Türk Milleti Birliği uğruna zindanlara hîbe etmiş bir yiğit!
Tanrım âcil şifâlar versin!
Geçen yıl, yine bir dostumun kalbinden rahatsızlığını duyunca -korkudan olsa gerek(!)- kalbim ağrıdığında kalbime ve kendime seslenmiştim!
Şimdi o seslenişimi Yıldırım Bayezıt UMURTAG kandaşıma ithâf ederek tekrarlayacağım:
Yüreğim Ağrıdı
Şimdi olmaz! Dayan hele! Yüreğim zamanı değil!
Canâna verdiğim seni bak veririm bir cerrâha!
Yarım bin-bir işimiz var, ağrımak zamanı değil,
Parçalattırıp tabîbe yüzüne bakmam bir daha!...
Sırdaşımsın sırrımı sen söylemedin yâre bile
Bu kadar sene yapmadık kendi kendimize hîle
Kurnaz para biriktirdi seninle ben ise çile
Sakın "Yeter!" demeyesin milletin derdi var daha!...
Cesûr kalbim, yiğit gönlüm; tamam çok yüklendim sana
Arkama bakmadan koştum çünkü çok güvendim sana
Çok bâdireler atlattık ama varmadık Tûran'a
Şımarık nefsime bir bak, sana inat kalkmış şaha!...
Doğru! Uzun yoldan geldik hemen de çıktık sefere
Yola çıkarken duyduk ya, ihtiyaç var Türk nefere
Türk'e kefen biçmek için birlik kurmuşken kefere
Seferden geri kalırsak yetişemeyiz bir daha!...
Ben yaşlandım, sen yoruldun, oturursak kalkamayız
Saldıran Türk'ün peşinden melûl me'yûs bakamayız
Ok menziline girmeden durup keyif çatamayız
En önde biz olamazsak şehît olmak zor bir daha...
Türk'ün Başbuğları ölmüş, illetleşmiş demokrasi
Diplomatçılık oynuyor dışarda korkak siyâsi
Allah ile aldatmış hep dincilerin mürâisi
Fedâi gerek millete, duracak gün değil daha!...
Benim yorulmayan kalbim, benim savaşçı yüreğim
Kırk yılda bir gelen fırsat, bak geldi! Seni göreyim
Eğer sen sence vurursan bükülmez gene bileğim
Yorulursan, zorlanırsan vurabilir mi bir daha?...
İçmeden sarhoş en başım, rol yapıyor gönüldaşım
Milletliği reddediyor demokratik vatandaşım
Akın da devam ediyor, bensiz eksik ülküdaşım
Mola verme, hiç dinlenme, bu sefer çok yeni daha!...
Kırk düşmana bir tek vuruş yapıp geçelim kırk kere
Kırkar kırkar kıramazsak asla düşmeyelim yere
Baş eğene vurmayalım, kıymayalım çökenlere
Sana güveneyim gene, sen de sığın ol Allah'a...
Allah'tan, bütün hastalara şifa, borçlulara eda, hayırlı bütün kişilere hayırlı ömürler niyaz ederek;
Selâm, sevgi, dua...
Mustafa Aslan / diğer yazıları
- Atatürk'ün anlatımıyla Çanakkale savaşları / 20.03.2017
- İnsandan insana, insansa... / 19.03.2017
- 'Anam bana kör dedi!' / 14.03.2017
- Söyle-ni-yorum-2 / 13.03.2017
- Hâlâ iyiler varmış şükrolsun / 10.03.2017
- Savaş ve insan / 09.03.2017
- Ben, kim miyim? / 08.03.2017
- Milli siyaset hakemliği / 07.03.2017
- Sakındığımız dostluk / 02.03.2017
- Yol özel yolcu güzel / 28.02.2017
- İnsandan insana, insansa... / 19.03.2017
- 'Anam bana kör dedi!' / 14.03.2017
- Söyle-ni-yorum-2 / 13.03.2017
- Hâlâ iyiler varmış şükrolsun / 10.03.2017
- Savaş ve insan / 09.03.2017
- Ben, kim miyim? / 08.03.2017
- Milli siyaset hakemliği / 07.03.2017
- Sakındığımız dostluk / 02.03.2017
- Yol özel yolcu güzel / 28.02.2017