Zamlar kaçınılmaz

Hükümet, 2018-2020 yıllarına ait Orta Vadeli Program'ını (OVP) açıkladı.
28 milyar liralık bu vergi artışı paketine göre, Motorlu Taşıtlar Vergisi (MTV) yüzde 40 artırıldı, Gelir Vergisi yüzde 30'a çıkarıldı?
Maliye Bakanı Naci Ağbal'ın açıklamasına göre, MTV'deki yüzde 40'lık artış sadece binek otomobillere uygulanacak ve şöyle olacak: 1-3 yaş arası araçların vergisi 1300 cc'nin altındakiler için 646 liradan 904 liraya çıkacak. 1300-1600 cc arasındaki araçların vergisi 1035 liradan 1449 liraya, 1601-1800 cc arasındaki araçların vergisi de 1827 liradan 2.557 liraya yükselecek. Yeni düzenlemeyle 1-3 yaş arasındaki otomobillere 2018'den itibaren 258 TL ile 9 bin 434 TL arasında MTV zam gelecek.
Ağbal, zammın yapılmasının gerekçesi olarak "jeopolitik riskler ve bu risklerin bütçede doğurduğu harcama ihtiyaçları"nı gösterdi ve "Açıkladığımız tedbirler kapsamında elde edilecek gelirlerden 8 milyar liralık bir kaynağın münhasıran Savunma Sanayii Destekleme Fonu'na ilave gelir olarak aktarılmasını öngörüyoruz" diye konuştu.
Ağbal şöyle devam etti: "Savunma ve güvenlikle ilgili bakanlık ve kurumların da artan ihtiyaçları var. Bir tanesi Türk Silahlı Kuvvetleri'nin sahip olduğu caydırıcı gücün artırılması, modernizasyon ihtiyaçlarının ivedi şekilde karşılanması. Diğer taraftan, gerek içeride gerek dışarıda yürütülen savunma ve güvenlik operasyonlarının gerektirdiği harcamaları karşılamak öncelikli konu..."
Bu açıklama birçok çevreler tarafından hükümetin savaş ekonomisi oluşturduğu yorumlarına neden oldu.
Bazı ekonomistler, 7 aylık bütçe açığının 21 milyar lira olduğunu ve bu açığın böyle vergi artışlarıyla kapatılacağını belirtiyor, bu tür artışların artık sürpriz olmayacağını da ifade ediyorlar. Biz de bu ekonomistlere, "günaydın" diyoruz; uçurumdan yuvarlanırken, "uçuruma düştük" demek maharet değil, uçuruma düşeceğimizi daha uçurum gözükmeden, düzlükte giderken, yapılan yanlışları görerek öngörebilmek maharet?
Bağımsız Türkiye Partisi Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş yıllar öncesinden, özelleştirme furyası daha yeni başlamışken diyordu ki, "Bu politikalarla zamlar kaçınılmaz."
Peki, MTV'de yüzde 40 zam hukuki midir?
Bir yorumcunun yaptığı araştırmaya göre, hukuk bu konuda şunu söylüyor:
Motorlu Taşırlar Vergisi Kanunu'nun 10. maddesinin 1. fıkrası: Motorlu Taşıtlar Vergisi her yıl başında yeniden değerleme oranında artırılır. Bakanlar Kurulu bunu yeniden değerleme oranının yüzde 50'sini geçmemek üzere artırabilir, yüzde 20'sini geçmemek üzere azaltabilir.
2017 yılı yeniden değerleme oranı 9,7 olduğuna göre, kanuna göre Bakanlar Kurulu'nun artırması da dahil en fazla artış yüzde 14,55 olabilir.
Görünen o ki, bu tür zamlar artarak devam edecek. 
Çünkü siyasilerimiz bağımsızlık hakkımız olan senyoraj gelirimizi yıllardır devreye koymamaktadır, kar getiren kamu kuruluşlarımız 3-5 yıllık karına yabancılara satılmıştır, zengin maden sahalarımız yabancılara devredilmiştir.
Cari açık ve bütçe açığı, sürekli olarak borçları da, faizlerini de artırmaktadır.
Dolayısıyla Prof. Dr. Baş'ın belirttiği gibi, siyasilerimizin elinde gelir olarak sadece vergiler, zamlar ve cezalar kalmıştır.
Prof. Dr. Baş, ta 2002 yılından bu yana milletimizin, sosyal devlet projeleri kapsamında cebini dolduracak, karnını doyuracak ve bunun için gerekli gelirin kaynaklarını da madde madde açıklayan Bağımsız Türkiye Partisi'ni değil de, açlık sınırının altında asgari ücret verenlere oy verdiğini belirterek şunları söylemişti: 
"Millet, huzur ve refah yerine zam, vergi ve cezayı tercih etti, Haydar Hocaya da sırtını döndü. Dedim bakın bunları seçtiniz bundan sonra zamlar yağmur gibi yağacak. Neden? Çünkü bunların kaynağı yok. O zaman ne yapacak? Zam üstüne zam, vergi üstüne vergi, ceza üstüne ceza?"
Demek ki zamların asıl sorumlusu siyasiler değil, hiçbir kaynak açıklamadıkları halde milletimizin bu siyasilere ısrarla fırsat vermesidir. Asıl suçlu vekil değil, vekili belirleyen "asıl", yani millettir. İşi bilene vereceksin ki, sorumluluktan kurtulasın.