logo
23 MAYIS 2025

12 Mart Muhtırasının anayasal izdüşümü

12.03.2020 00:00:00

49 yıl geçti! Tarihler 12 Mart 1971'i gösterdiğinde TSK (Türk Silahlı Kuvvetleri) müdahalesi, "12 Mart Muhtırası" adıyla sahne almıştı. Ama ne sahne… Sahnede gördüklerimiz yalnızca melodram türünde bir oyun olsaydı ve sahne sanatlarındaki yerini alabilseydi... Ne gezer, gördüklerimiz ve yaşadıklarımız gerçekti ve adı da, ister karmadrama ister trajedi deyin, insan hakları ihlaliydi.

Kaynakların bir kısmına göre askeri müdahalenin amacı nispeten özgürlükçü bir anayasa olan 1961 anayasasını, devlet güvencesini öne çıkaracak, güvenliği güçlendirecek yönde değiştirmekti.

Oysa muhtırayı imzalayanlardan dönemin Hava Kuvvetleri Komutanı Muhsin Batur epey sonra şunları yazıyordu: "12 Mart müdahalesini izleyen ilk aylarda Türkiye'yi idare eden siyasiler bir Anayasa değişikliği düşünmüyorlardı ya da böyle bir düşünceleri varsa da bunu açıkça ve ısrarla ifade etmiyorlardı. Şiddet eylemleri artan bir düzey ve dozda yeniden başlayınca Anayasanın değiştirilmesi görüşü yeniden ortaya atıldı… Silahlı Kuvvetlerin mutlak isteği ya da baskısı ile Anayasa değişikliğine mecburen gidildi görünümünü tarihe mal etmek yanlış olur" (Milliyet/23 Eylül 1976).

Gerçekler, bulgu ve belgeler Muhsin Paşanın görüşünün tam aksini ortaya koyuyordu:

12 Mart'ın oluşmasında, devlet otoritesini güçlendirmek fikri yoğunluktaydı. Dolayısıyla, otorite zaafına neden  olan 1961 Anayasası değiştirilmeliydi.

1971'e adım adım gelinirken, TSK üst kademesinde Anayasa'da değişiklik düşüncesi gündemden düşmüyordu. Dönemin Cumhurbaşkanı Cevdet Sunay, Genel Kurmay Başkanı Memduh Tağmaç ve Deniz Kuvvetleri Komutanı Celal Eyiceoğlu başta olmak üzere eski ve yeni komutanlar bir anayasa değişikliği konusunda birleşmişlerdi. Milli Güvenlik Kurulu toplantılarında da anayasa değişikliği konusunda ısrarla duruluyordu. Gerekçe şöyle açıklanıyordu; 1961 anayasasının toplumun bünyesine uymadığı, fazla özgürlükçü olduğu ve bundan beslenen sosyal uyanışın ekonomik gelişmenin çok ilerisine geçtiği… Bir başka gerekçe ki, bunun altı kalın çizgilerle çiziliyordu; özerk kurumlar, özellikle üniversiteler, memur sendikaları, idari yargı ile ilgili olanlar.

12 Mart Muhtırasının 3.maddesi uyarınca, parlamento ve sivil rejim sürekli tehdit altındadır. Muhtırayla istenenlerin gerçekleştirilmemesi durumunda, TSK duruma tamamen el koyacak, parlamento da dağıtılacaktır.

Anayasanın değiştirilmesi için uygulanan baskının hedefi parlamentoydu. Başka somut olaylar da baskının kanıtıydı. Örneğin dönemin Başbakanı Nihat Erim gazetecilere şunları açıklıyordu:

"Eğer kumandanların üzerimde bir baskısı söz konusu ise, bu sadece Anayasa değişikliklerinin bir an evvel yapılması, yeni kanun tasarılarının bir an evvel hazırlanması içindir. Böylelikle bir an evvel kendi asıl işlerine dönmek istemektedirler" (Cumhuriyet/7 Haziran 1971).

TSK baskısı ile gelen anayasa değişiklikleri, hukukun temelleri olan adalet ve güvenlik dengesini, özgürlükler ve hukuk devleti aleyhine değiştirmiş, güvenliği öne çıkarmıştır. Dengenin bozulması sonucu hukuk devletiyle birlikte insan hakları hayli örselenmiş, mecalsiz bırakılmıştır.

İşte 49 yılın öyküsü… İbret alalım!

Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Yorumlarınızı paylaşın

--
 
Prof. Dr. Ali Ünal Emiroğlu / diğer yazıları
İman ve amel
Atatürk’ün hazırlattığı hutbeler
MGK'dan kritik mesajlar
Bildiriden çarpıcı notlar
İBB operasyonunda 3. dalga
13 kişi tutuklandı
Emekliler maaş için sokaklara döküldü
Çok sayıda yaralı var!
İsrail vampir gibi kana doymuyor
Katledilenlerin sayısı 53 bin 762'yi aştı
16 tutuklama talebi
4 kişi için adli kontrol şartı
İzmir'de adliyede rüşvet operasyonu
İcra müdür yardımcısı ve katip gözaltında
35 maddelik kanun teklifi TBMM komisyonunda
TSK ile ilgili madde dikkat çekici
'Aday olma gibi bir derdim yok'
Açılım, yeni anayasa ve seçim mesajı
İsrail eski başbakanı, bakanlara "terörist" dedi
"Hükümetin taşkınlıklarına son verilmeli"
Yunanistan'a Pontus cevabı
'Geçmişleri katliamlarla dolu'
Ege'ye deprem uyarısı!
'8.5 büyüklüğünde deprem olabilir'
Ukraynalı askerlere 'Rusya'ya katılın' çağrısı
Açıklama Çeçen komutandan geldi
Enflasyon hedefi açıklandı
'2025 sonunda yüzde....'
KKTC'ye Türk ambargosu mu?
TDT zirvesine davet edilmedi
İman ve amel
Atatürk’ün hazırlattığı hutbeler
MGK'dan kritik mesajlar
Bildiriden çarpıcı notlar
İBB operasyonunda 3. dalga
13 kişi tutuklandı
Emekliler maaş için sokaklara döküldü
Çok sayıda yaralı var!
İsrail vampir gibi kana doymuyor
Katledilenlerin sayısı 53 bin 762'yi aştı
16 tutuklama talebi
4 kişi için adli kontrol şartı
İzmir'de adliyede rüşvet operasyonu
İcra müdür yardımcısı ve katip gözaltında
35 maddelik kanun teklifi TBMM komisyonunda
TSK ile ilgili madde dikkat çekici
'Aday olma gibi bir derdim yok'
Açılım, yeni anayasa ve seçim mesajı
İsrail eski başbakanı, bakanlara "terörist" dedi
"Hükümetin taşkınlıklarına son verilmeli"
Yunanistan'a Pontus cevabı
'Geçmişleri katliamlarla dolu'
Ege'ye deprem uyarısı!
'8.5 büyüklüğünde deprem olabilir'
Ukraynalı askerlere 'Rusya'ya katılın' çağrısı
Açıklama Çeçen komutandan geldi
Enflasyon hedefi açıklandı
'2025 sonunda yüzde....'
KKTC'ye Türk ambargosu mu?
TDT zirvesine davet edilmedi
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2025

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.