Yarın Ankara'da mutlu bir izdivacın imza töreni var. Nikâh şahidi tüm Milletimiz.
Niçin 27 Şubat?
5 yıl önce bu tarihte, Rusya'nın önemli devlet organı Duma'da ilk kez bir Türk evladı dünyaya sesleniyordu. Ve dünyanın merkezine inşâ ettiği devasa proje ile yüzyılların uykusunda olan toplumları uyandırıyordu.
Bir toplumun, bir ülkenin hatta bir uygarlığın sınırlarına hapsedilemeyecek bilge lider Prof. Dr. Haydar Baş tarih yazıyordu Moskova'da.
Salon hıncahınç dolu? Dünya siyasetine yön veren kutuplardan biri olan Putin'in temsilcisi başta olmak üzere önemli siyaset adamları, bilim insanları, gerçek entelektüel bir kitle; öğreticisi, öğrenicisi, yazılı ve görsel medya mensupları. Hepsinin meraklı bakışları? Saatler geçiyor ve Sayın Baş, tezini ders verircesine açıklarken sadece teori değil pratik yansımalarını da somutlaştırıyordu. Gözlerdeki merak artık hayranlığa dönüşmüş, alkışlar? alkışlar. Artık her şey, her türlü takdirin üstünde yerini alıyordu.
Dahası var! 27 Şubat 2013 tarihinden sonra Rus diyarında, Rus dilinde deyim olmaya aday bir laf dolaşıyor: "Haydar Baş gibi düşünmek".
Geçmişten ders alma hasletine sahip toplumlar, "Böyle olmamalıydı"yı bir yakınma, hayıflanma olarak değil; gelecekte yapılmaması gerekenler, çıkarılmış dersler olarak anlar ve anlamakla kalmaz dönüştürmeye çalışırlar. Böyle bir haslete sahip olmadığımız, içinde bulunduğumuz ekonomik krizden anlaşılıyor. Anlaşılmayan; bizim uzağı gören, dünya çapında bir bilim insanımızı görmek istemeyişimiz, O'nun tüm insanlığı aydınlatan MEM (Milli Ekonomi Modeli) ışığında tutunamayanların sandığa tutunma hırslarıdır.
Krizlerin kaynağı Sayın Baş'ın da ısrarla belirttiği gibi batık kapitalizm sistemi ve sistemden medet umanların aymazlığıdır.
Kurtuluşun anahtarı MEM'i uygulayan Rusya, Brezilya, Çin, Güney Afrika ve Hindistan'dan oluşan ülkeler gurubu (BRICS), toplam nüfusu 4 milyar olan insanlarına huzur, refah ve insanca yaşama onuru kazandırmıştır.
Yarın imza töreninde, Milli Ekonomi Sosyal Devlet ve Milli Devlet'le buluşacağız. Bu ezber bozan başyapıt;
Ekonominin "ekonomi" için değil, insan için olduğu gerçeğini ebedi ve ezeli unutanlara? insanca bir toplum ve düzene kin kusanlara? sosyal devletin ve anlayışının, bağımsızlığın, ulusallığın, ekonomi ile toplum ve insan (ve doğa) arasında dengeli ve sürdürülebilir ilişkinin yegâne yolu olduğunu görmezden gelenlere, hatta inkâr edenlere bir tokattır.
Prof. Dr. Haydar Baş sadece ekonomi alanında değil, sosyal barış projeleri ve mücadelesiyle barışı konuşan dünyada tek kalan liderdir.
Tıp, fizik, kimya, edebiyat, barış ve ekonomi alanlarında verilen Nobel Ödülüne; barış ve ekonomi alanlarında en güçlü aday Haydar Baş'tır. Daha önce de aday gösterilmiştir. Mustafa Kemal Atatürk, en büyük hasmı, askerini denize döktüğü Yunanistan'ın Başbakanı Venizelos tarafından Nobel'e aday gösterilmiştir.
Geçen yüzyılın dünyadaki en büyük adamı Mustafa Kemal Atatürk'tür. Yüzyılımızın en büyük adamı ise, devasa boyutlardaki projeleriyle Atatürk'ü andıran Haydar Baş'tır.
Büyük adam olma sanatı: Haydar Baş
Millet sana minnettardır!
Niçin 27 Şubat?
5 yıl önce bu tarihte, Rusya'nın önemli devlet organı Duma'da ilk kez bir Türk evladı dünyaya sesleniyordu. Ve dünyanın merkezine inşâ ettiği devasa proje ile yüzyılların uykusunda olan toplumları uyandırıyordu.
Bir toplumun, bir ülkenin hatta bir uygarlığın sınırlarına hapsedilemeyecek bilge lider Prof. Dr. Haydar Baş tarih yazıyordu Moskova'da.
Salon hıncahınç dolu? Dünya siyasetine yön veren kutuplardan biri olan Putin'in temsilcisi başta olmak üzere önemli siyaset adamları, bilim insanları, gerçek entelektüel bir kitle; öğreticisi, öğrenicisi, yazılı ve görsel medya mensupları. Hepsinin meraklı bakışları? Saatler geçiyor ve Sayın Baş, tezini ders verircesine açıklarken sadece teori değil pratik yansımalarını da somutlaştırıyordu. Gözlerdeki merak artık hayranlığa dönüşmüş, alkışlar? alkışlar. Artık her şey, her türlü takdirin üstünde yerini alıyordu.
Dahası var! 27 Şubat 2013 tarihinden sonra Rus diyarında, Rus dilinde deyim olmaya aday bir laf dolaşıyor: "Haydar Baş gibi düşünmek".
Geçmişten ders alma hasletine sahip toplumlar, "Böyle olmamalıydı"yı bir yakınma, hayıflanma olarak değil; gelecekte yapılmaması gerekenler, çıkarılmış dersler olarak anlar ve anlamakla kalmaz dönüştürmeye çalışırlar. Böyle bir haslete sahip olmadığımız, içinde bulunduğumuz ekonomik krizden anlaşılıyor. Anlaşılmayan; bizim uzağı gören, dünya çapında bir bilim insanımızı görmek istemeyişimiz, O'nun tüm insanlığı aydınlatan MEM (Milli Ekonomi Modeli) ışığında tutunamayanların sandığa tutunma hırslarıdır.
Krizlerin kaynağı Sayın Baş'ın da ısrarla belirttiği gibi batık kapitalizm sistemi ve sistemden medet umanların aymazlığıdır.
Kurtuluşun anahtarı MEM'i uygulayan Rusya, Brezilya, Çin, Güney Afrika ve Hindistan'dan oluşan ülkeler gurubu (BRICS), toplam nüfusu 4 milyar olan insanlarına huzur, refah ve insanca yaşama onuru kazandırmıştır.
Yarın imza töreninde, Milli Ekonomi Sosyal Devlet ve Milli Devlet'le buluşacağız. Bu ezber bozan başyapıt;
Ekonominin "ekonomi" için değil, insan için olduğu gerçeğini ebedi ve ezeli unutanlara? insanca bir toplum ve düzene kin kusanlara? sosyal devletin ve anlayışının, bağımsızlığın, ulusallığın, ekonomi ile toplum ve insan (ve doğa) arasında dengeli ve sürdürülebilir ilişkinin yegâne yolu olduğunu görmezden gelenlere, hatta inkâr edenlere bir tokattır.
Prof. Dr. Haydar Baş sadece ekonomi alanında değil, sosyal barış projeleri ve mücadelesiyle barışı konuşan dünyada tek kalan liderdir.
Tıp, fizik, kimya, edebiyat, barış ve ekonomi alanlarında verilen Nobel Ödülüne; barış ve ekonomi alanlarında en güçlü aday Haydar Baş'tır. Daha önce de aday gösterilmiştir. Mustafa Kemal Atatürk, en büyük hasmı, askerini denize döktüğü Yunanistan'ın Başbakanı Venizelos tarafından Nobel'e aday gösterilmiştir.
Geçen yüzyılın dünyadaki en büyük adamı Mustafa Kemal Atatürk'tür. Yüzyılımızın en büyük adamı ise, devasa boyutlardaki projeleriyle Atatürk'ü andıran Haydar Baş'tır.
Büyük adam olma sanatı: Haydar Baş
Millet sana minnettardır!
Prof. Dr. Ali Ünal Emiroğlu / diğer yazıları
- Terör / 01.02.2024
- Yerel yönetim / 25.01.2024
- Muhalefet / milli irade / 22.01.2024
- Anayasa Mahkemesi yoksa… / 18.01.2024
- Soykırım davası / 15.01.2024
- Sosyal devlet için / 11.01.2024
- Hukuk devletine başkaldırı / 25.12.2023
- Güç dengesi / 21.12.2023
- Yerel seçime giderken / 14.12.2023
- İnsanlığın anayasası / 11.12.2023
- Yerel yönetim / 25.01.2024
- Muhalefet / milli irade / 22.01.2024
- Anayasa Mahkemesi yoksa… / 18.01.2024
- Soykırım davası / 15.01.2024
- Sosyal devlet için / 11.01.2024
- Hukuk devletine başkaldırı / 25.12.2023
- Güç dengesi / 21.12.2023
- Yerel seçime giderken / 14.12.2023
- İnsanlığın anayasası / 11.12.2023