5 ay aradan sonra Bahçeli, Grup Toplantısı'nda konuştu
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, "Türkiye Yüzyılı'nı inşa ve ihya etmenin arzusundayız. Milli birlik ve dayanışmamızı güçlendirmenin çabasındayız. Terörsüz Türkiye'ye ulaşmanın azim ve kararlılığındayız" dedi
Anadolu Ajansı





MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, TBMM Grup Toplantısı'nda yaptığı konuşmada, zorunlu hallerden dolayı grup toplantılarına bir süre ara verdiklerini hatırlattı. Yeniden bir arada olduklarına işaret eden Bahçeli, kavuşmanın tarifsiz duygularıyla dolup taştıklarını söyledi.
Mevlana'nın "Herkes ayrılıktan konuştu, ben vuslattan" sözlerini anımsatan Bahçeli, "vuslatın gönüllerin muradına ermesi, ruhların birbirine kanat çırpması, hasret kuraklığının beraberliğin keremiyle sonlanması olduğunu" dile getirdi. Bahçeli, "Ne mutlu bizlere, aziz Türk milletine, işte ayaktayız, işte buradayız. 28 Ocak 2025 tarihinden sonra gerçekleştirdiğimiz ilk grup toplantımızla kaldığımız yerden yolumuza coşkuyla devam ediyoruz." diye konuştu.
Ziya Gökalp'in "Tarih gösteriyor ki muvaffakiyet daima doğrunun mükafatıdır." sözüne işaret eden Bahçeli, fikirlerinin, hedeflerinin, mücadelelerinin, taraflarının, tavırlarının doğru, varlıklarının ise dosdoğru olduğunu söyledi.
Kapalı devre siyasetin sınırlarını aşmak, çevrimiçi söylemlerin alanını genele yaymak istediklerini belirten Bahçeli, kapılarını örtüp perdeleri indiremeyeceklerini söyledi. Bahçeli, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Başkasının yangınıyla kendi evimizi ısıtamayız. Göze batmaktan ziyade gönülde kalmanın arayışındayız. Huzurlu Türkiye'nin ardındayız. Süper güç Türkiye'nin amacındayız. Türkiye Yüzyılı'nı inşa ve ihya etmenin arzusundayız. Milli birlik ve dayanışmamızı güçlendirmenin çabasındayız. Terörsüz Türkiye'ye ulaşmanın azim ve kararlılığındayız. Ülkemizin güvenliği tehlikeye düşerse 'Kim benim önüme düşecek' sorusunun cevabını iyi biliyoruz. Milletimin bekası tehdit altına girerse kimin milli kimliğin, huzurun, barışın güvencesi olacağını iyi biliyoruz. Milliyetçi Hareket Partisi ve Cumhur İttifakı'nın milletimizin aradığı bu soruların cevapları konusunda doğrudan güvendiği yegane adres olduğunun sonuna kadar da bilincindeyiz. Çünkü milletimizin çarpan nabzını her şeyimizle hissediyoruz."
"Siyasetimizi yalnızca bekamıza yönelik alarmın düğmelerine basmak olarak yorumlamıyoruz"
MHP Genel Başkanı Bahçeli, milletin sesine kulak vermenin, bu sesi şuurla duyup hissetmenin her şeyden evvel zamanlar üstü erdem ve empati gerektirdiğini vurgulayarak, bunun yanında soylu bir tarihe bağlılık, millete mensubiyet kıvancının da hayati önem ve değerde olduğuna işaret etti.
"Milliyetçi Hareket Partisi ve Cumhur İttifakı, tıpkı bir zembereğin saatte oynadığı fonksiyonu daha genel manada millet varlığını ilerletmek maksadıyla yerine getirecektir, sevindirici olanı da getirmektedir." diyen Bahçeli, bu sağlanabildiğinde, tıkır tıkır işleyen bir insani ve hukuki düzenin biteviye işleyip duracağını söyledi. Buna önce yürekten inanmak gerektiğini ifade eden Bahçeli, şöyle konuştu:
"Bu bir ütopya değildir. Bir kere başarmış olanın yeniden başarma ihtimalinin hiç yapmamış olana göre çok fazla olduğunu biliyoruz. Hedefimiz, döneminin şartlarında benzerlerini ecdadımızın başardığı tarihi nizamın çağdaş bir yansımasıdır. Çünkü Büyük Atatürk'ün tanımladığı gibi 'Diyarbakırlı, Vanlı, Erzurumlu, Trabzonlu, İstanbullu, Trakyalı ve Makedonyalı hep bir ırkın evlatları, hep aynı cevherin damarlarıdır.' Yeter ki bu cevheri işleyecek ve ilerletecek siyaset ustalığına, akıl ve ahlak olgunluğuna ulaşabilsin. Biz, siyasetimizi boş hayaller üzerinden yapmıyoruz. Biz, siyasetimizi yalnızca bekamıza yönelik alarmın düğmelerine basmak olarak yorumlamıyoruz. Sebepleri sorgulamadan sonuçları eleştirmenin bir anlamı olmadığına inanıyoruz. Sebepler sabit kaldıkça sonuçların da aynı olacağını biliyoruz. Bu kesintisiz döngünün, sürekli şikayet edilen sonuçlardan başka bir akıbet oluşturmayacağını yaşayarak biliyoruz."
Bahçeli, "siyaseti, iftihar ettiği Türk milletine hizmet için lütfedilen tarihi bir fırsatın tanımı" olarak nitelendirerek, "Bu fırsatı kullanmaya aday diğer aktörlerle girişilen hizmet yarışında öne çıkma becerisidir. Ama özne her zaman ve her daim Türk milletidir. Onun olmadığı, ona değer verilmeyen, onun geleceğini düşlemeyen siyaseti kabul etmedik, edemeyiz, etmeyeceğiz. Bu nedenle diyoruz ki, şayet Türk milleti yoksa biz zaten olamayız. Bizim siyasi varlık nedenimiz bu büyük millet gerçeğidir. Bizim mücadele alanımız da millet varlığının sürdürülebilmesidir. Bunun için mevzu bahis hedefimize 'Millet-i ebed müddet' diyoruz. Biz, o varsa ayaktayız, siyasetimiz de Türk milleti varsa hep var olacaktır. Kaldı ki varlık nedenimiz büyük Türk milletidir."
"İstikbal ve istiklal haklarımızın kale duvarı olduğunu gayet iyi biliyoruz"
Bahçeli, "siyaseti, muhalefet partilerinin yaptığı üzere yüreklerdeki güzel duyguları istismar maksadıyla icra etmediklerini, yalan ve fitne çarkını döndürmek olarak değerlendirmediklerini" ifade etti.
Siyaseti, bir şeyler yapıyor görünmek ve günü kurtarmak niyetiyle yerine getirmediklerini ve getirmeyeceklerini dile getiren Bahçeli, şunları kaydetti:
"Çünkü siyasetin birilerini koltukta tutmak için sergilenen tiyatro sahnesi olmadığının farkındayız. Çok ciddi bir iş olduğunu, çok önemli sorumluluklar gerektirdiğini, istikbal ve istiklal haklarımızın kale duvarı olduğunu gayet iyi biliyoruz. Bütün samimi gayretlerimizin sonucunda bir milletin yeni yüzyıla doğru yolculuğu vardır. İnsanın refahı, mutluluğu ve esenliği vardır. Bir ülkenin geleceği ve mukadderatı vardır. Bu muazzam mücadelenin arkasında ise üç hilale büyük bir tutkuyla bağlanmış, mesaisini ve bütün ömrünü bu siyasete adamış, çoluk çocuğunun rızkını partisiyle bölüşmüş, eli yüreğinde, kulağı haberlerde, gözleri çakmak çakmak on binlerce dava arkadaşımın alın teri, emeği ve tertemiz hayalleri vardır. Bizim partimiz ve ittifakımız bu yüksek duyguların her gün yeniden kucaklaştığı, birbirleri üzerindeki hakları peşinen helal edenlerin buluştuğu, çıkarsız arkadaşlığın, hesapsız dostluğun, hasbi kardeşliğin, kutlu ve kutsal hedeflerin her şeyin üstünde tutulduğu imanla harcı karılmış milli ve demokratik çatıdır."
Bahçeli, Anadolu'nun eski çağlarda yeryüzüne hükümran olmak isteyen cihangirler için hedef topraklar haline geldiğini bildiklerini dile getirerek, namusu, gücü ve onuru olan her millet gibi Türk milletinin de vatanına göz dikenlere karşı tek yürek olarak savunma başarısını bugüne kadar gösterdiğine işaret etti. Bahçeli, "Barındığı yerlerde güvenliği sağlandıkça, esenliği temin edildikçe, hürriyetine sahip oldukça sanayi, tarım, hayvancılık, zanaat gibi günlük hayatın gereklerinde de önemli mesafeler almıştır. Avrupa, Asya ve Afrika'nın kesiştiği kavşaktaki bu coğrafyanın, takdir edersiniz ki, bir varoluş, varoluşunu koruma, yaşatma ve sürdürme politiği oluşmuştur. Bu politiğin kurucu unsurları israf edilir veya ihanet ve ihmale kurban verilirse coğrafyamızı vatan yapan muazzam şuur zamanla kaybolacaktır." değerlendirmesinde bulundu.