logo
10 EYLÜL 2025


Abbasiler dönemi günümüze ne kadar da benziyor

Me'mun evlenmeye karar verince, Femu's-Sulh'a doğru yola çıktı. Beraberindeki askerlere bir milyon dinar dağıttı. Bu yolculuğunda otuz bin çocuk köle, çocuk ve yetişkin hizmetçi ve yedi bin câriye eşlik ediyordu. Dört yüz bin tatlı ve üç yüz bir piyadeden oluşan ordu görkemli bir manzara oluşturuyordu

01.05.2024 08:17:00 / Güncelleme: 01.05.2024 08:53:54
Haber Merkezi
Abbasiler dönemi günümüze ne kadar da benziyor
Abbasiler dönemi günümüze ne kadar da benziyor
Bu savurganlığın, en somut örneği Me'mun'un, Boran Hanımefendi ile evlenirken yaptığı harcamalardır. Boran'a bir milyon dinar mehir vermişti. Boran'ın babası, Hasan b. Sehl, kızıyla "Femu's-Sulh/sulh ağzı" denilen yerdeki köyünde zifafa girmesini şart koşmuştu. Me'mun da bunu kabul etti.

Me'mun evlenmeye karar verince, Femu's-Sulh'a doğru yola çıktı. Beraberindeki askerlere bir milyon dinar dağıttı. Bu yolculuğunda otuz bin çocuk köle, çocuk ve yetişkin hizmetçi ve yedi bin câriye eşlik ediyordu. Dört yüz bin tatlı ve üç yüz bir piyadeden oluşan ordu görkemli bir manzara oluşturuyordu. 

Me'mun, bu düğünde sadece ordu komutanına elli milyon dirhem verdi.
  
BAĞIŞLAR VE HEDİYELER

Bir gün İbrahim Mehdî el-Abbâsî, Halife Muhammed el-Emin'e bir şarkı söyledi. Halife ona üç yüz milyon dirhem verdi. İbrahim bu bağışı fazla buldu ve şöyle dedi: "Ey efendim! Yirmi milyon dirhem verseydin yeterdi."

Halife ona şu karşılığı verdi: "Ne verdim ki? Küçük bir vilayetin vergisini!" 

El-Mehdî de halife olunca, beytülmalin hazinelerinden birindeki bütün parayı kölelerine ve hizmetçilerine dağıttı.  

CÂRİYE EDİNMEK

Abbâsî sultanları, abartılı bir şekilde câriye satın alıyorlardı. Dünyanın her tarafından güzel câriyeler Bağdat'a getirilirdi. Bunlar arasında Habeşli, Bizanslı, Gürcü, Çerkez ve Medine, Taif, Yemame ve Mısır'dan getirilen Arap câriyeler vardı.

Bunlar arasında, göz kamaştırıcı giysiler içinde şarkı söyleyenler de bulunuyordu. İnci ve mücevher dizilmiş, üzerinde altın yazılar bulunan kemerler takarlardı. 

Hârun Reşid'in yaklaşık iki bin câriyesi vardı. Mütevekkil'in ise dört bin cariyesi bulunuyordu. 

Hârun Reşid boş olduğu bir günde, Bermekîler'i ziyaret etmişti. Oradan ayrılırken Bermekîler'in câriyeleri tıpkı askerler gibi ikişerli saf tutarak şarkılar söylemiş, ud ve def çalarak sarayın burçları görününceye kadar halifeye eşlik etmişlerdi.

BİNA YAPMA MERAKI

Abbâsî sultanları görkemli ve süslü saraylar yaptırmaya düşkündüler. Dünyanın hiçbir yerinde benzeri olmayan göz kamaştırıcı saraylar yaptırıyorlardı.

Yüce Allah'ın muttakîlere vaad ettiği "Cen- netu'l-Huld"e (Sonsuzluk Cenneti) öykünerek, "Kasru'l-Huld/ Sonsuzluk Sarayı" adında Bağdat'ta bir saray yaptırmışlardı. Bu sarayların en büyüğü, Emin'in yaptırdığı Eyvan'dı.

Tarihçiler bu Eyvan'ı şöyle tarif ediyorlar: "Önce yumurta gibi beyaz bir renkle boyadı. Sonra araya lacivert rengi çizgiler koyarak som altın döktü üzerine. Eyvan'ın büyük kapıları ve kalın kapakları vardı.

Uçları nefis mücevherlerle süslü altın çivilerin parıldayışı göz alıyordu. Kanla boyanmış gibi duran sergiler serilmişti ve hepsi de altın süslemeliydi. Üzerlerine amber ve kâfur serpilmişti." 

Ca'fer el-Bermekî evini yaptırırken, yaklaşık yirmi milyon dirhem harcamıştı.  

EV EŞYASI

Abbâsî sarayları dünyanın en pahalı, en göz alıcı eşyalarıyla donatılmıştı.

Tarihçiler anlatıyor: "Harun Reşid'in eşi Zübeyde Hanımefendi, saf ipekten bir halı yaptırmıştı. Halının üzerinde her türden bütün hayvanların, bütün kuşların şekilleri altınla işlenmişti. Gözleri yakut ve mücevherlerden yapılmıştı. Söylendiğine göre bu halıyı yaptırmak için bir milyon dinar masraf etmişti." 

Yine mücevher işlemeli altın bir sandal satın almıştı ki, üzeri ipek, samur ve türlü atlas kumaşlarla örtülüydü. Bir amber şamdanlık ve mücevher işlemeli bir ayakkabı almıştı.  

GİYSİLER

Abbâsîlerin gösteriş ve savurganlıkları, İbn Haldun tarafından şöyle anlatır:

"Abbâsî saraylarında elbise dokunmaya ayrılmış bir bölüm vardı ve buna "Dûru't-Tıraz/Nakış ve Stil Evleri" adı veriliyordu. Bu bölümü idare eden kişi, terzilerin ve sanatçıların işlerine, aletlerinin teminine ve maaşların ödemeye bakıyordu. 

YEMEKLER

Medeniyetin gelişmesiyle birlikte yemek çeşitleri de çoğalıyordu doğal olarak.

Tarihçi Tayfur, Ca'fer b. Muhammed el-Enmatî'den şöyle nakleder: "Bir gün Me'mun'la yemek yedim. Sofraya üç yüz çeşit yemek konulmuştu." 

Böyle çeşitli yemek yemenin sonucu, dişleri de doğal olarak çürüyordu. Bu da tedavi maksadıyla altın diş takmaya zorluyordu onları.  

ABBÂSÎ HALİFELERİNİN ÖLDÜKTEN SONRA GERİDE BIRAKTIKLARI KİŞİSEL SERVETLERİ

Abbâsî sultanları ve vezirleri öldüklerinde, geride sayılmayacak kadar çok mal bırakıyorlardı. Aşağıda bunlardan bazılarının bıraktıkları serveti dikkatinize sunmak istiyoruz:

Cimriliğiyle meşhur tağut Mansur Devânikî öldüğünde, Müslü manlardan çaldığı servetinin miktarı, altı yüz milyon dirhem ve on dört milyon dinardı. 

Bu korkunç serveti hazinelerine doldurmuş, İslam memleketinin her tarafını ise yoksulluk/perişanlık, sefalet içinde bırakmıştı.

Hârun Reşid'in geride bıraktığı serveti, dokuz yüz milyon dirhem kadardı. 

Hârun Reşid'in annesi Hayzeran öldüğünde gelirinin değeri bir milyon altmış bin dirhemdi. 

Me'mun'un vezirlerinden Amr b. Sa'd öldüğü zaman, seksen milyon dinar değerinde mal bırakmıştı. Vezir'in bıraktığı bu büyük miras bir yazıyla Me'mun'a bildirildi. Me'mun, bu yazıya şöyle karşılık verdi:

"Bu servet; bizimle ilişki kuran, uzun yıllar bize hizmet eden biri için azdır. Allah bu serveti çocukları için bereketli kılsın."  

EĞLENCE HAYATI

Ahmed b. Sadaka anlatıyor: "Yortu günü (Hıristiyanların bayramı) Me'mun'un yanına gittim. Huzurunda yirmi Bizanslı câriye vardı. Bellerine Hıristiyanlığın sembolü zünnarı kuşanmış, Bizans ipeğinden elbiselerle süslenmişlerdi. Boyunlarında altın haçlar sallanıyordu. Ellerinde hurma yaprağı ve zeytin (dalı) vardı.

Eğlence esaslı hayatlarının bir göstergesi de, tavla ve satranç oynamalarıydı. Güvercin yetiştirmeye büyük merakları vardı ve güvercinler için yüksek fiyatlar ödüyorlardı." 

Yine zevklerinden bir diğeri de, horoz ve köpek dövüşü yaptırmalarıydı. 

Ayrıca kumar da oynuyorlardı. Öyle ki, kumar oynamak fakir semtlere kadar sirâyet etmişti. 

Tarihçi Hâkim Bağdadî, muhaddis Muhammed b. Dav' ile ilgili olarak şunları diyor:

"Ondan ilim almak câiz değildir. Çünkü çekinmeden şarap içen ve açıktan günah işleyen biridir. Ebû Nuas, onu Kûfe'de Câbir adında bir ayyaşın evinde ziyaret ederdi." (Prof. Dr. Haydar Baş İmam Muhammed Taki eserinden)
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Yorumlarınızı paylaşın

--
Savaşta yeni aşamaya geçildi
Polonya Rus İHA'larını düşürdü
Özdağ'ın 4 yıl 8 ay hapsi istendi
Cumhurbaşkanına hakaretten yargılanıyor
CHP'nin kurultay davasında yeni gelişme
AYM, CHP'nin 'görevsizlik' başvurusunu reddetti
Küresel Sumud Filosu'na yine saldırı düzenlendi
İsrail'e hareket etmeden ikinci saldırı
ABD'li senatör Sanders'tan Doha saldırısına tepki
'Netanyahu hükümeti kontrolden çıktı'
Pezeşkiyan, Katar Emiri ile görüştü
"Tel Aviv yönetimi, bölgede güvenlik, istikrar ve barışı tehdit ediyor"
Husiler, birçok İsrail hedefine saldırı düzenledi
"Operasyon başarıyla sonuca ulaştı"
Fransa'da 9 camiye provakatif saldırı
Camilerin önüne 'Macron' yazılı domuz kafatasları bırakıldı
Beykoz Belediye Başkan Vekili Özlem Gürzel CHP'den istifa etti
Özlem Gürzel yaptığı açıklamada partisinin suçladı
2025 Türkiye otomotiv pazarı
En çok satan otomobiller ve satış rakamları
Köleye de bu yakışır!
ABD: Katar saldırısından haberimiz vardı
Bu kez hedef Katar!
Siyonist vahşilerden bir alçak saldırı daha
Cenaze namazını şehidin babası kıldırdı
Şehitlerimiz son yolculuğuna uğurlandı
Hikmet Çetin soruları yanıtladı
'Kılıçdaroğlu başa geçmek istiyor'
Toplum cinnet geçiriyor, siyasetin gündemi CHP
Boşanma aşamasındaki eşi ve ailesine kurşun yağdırdı: 3'ü ağır 4 yaralı
Savaşta yeni aşamaya geçildi
Polonya Rus İHA'larını düşürdü
Özdağ'ın 4 yıl 8 ay hapsi istendi
Cumhurbaşkanına hakaretten yargılanıyor
CHP'nin kurultay davasında yeni gelişme
AYM, CHP'nin 'görevsizlik' başvurusunu reddetti
Küresel Sumud Filosu'na yine saldırı düzenlendi
İsrail'e hareket etmeden ikinci saldırı
ABD'li senatör Sanders'tan Doha saldırısına tepki
'Netanyahu hükümeti kontrolden çıktı'
Pezeşkiyan, Katar Emiri ile görüştü
"Tel Aviv yönetimi, bölgede güvenlik, istikrar ve barışı tehdit ediyor"
Husiler, birçok İsrail hedefine saldırı düzenledi
"Operasyon başarıyla sonuca ulaştı"
Fransa'da 9 camiye provakatif saldırı
Camilerin önüne 'Macron' yazılı domuz kafatasları bırakıldı
Beykoz Belediye Başkan Vekili Özlem Gürzel CHP'den istifa etti
Özlem Gürzel yaptığı açıklamada partisinin suçladı
2025 Türkiye otomotiv pazarı
En çok satan otomobiller ve satış rakamları
Köleye de bu yakışır!
ABD: Katar saldırısından haberimiz vardı
Bu kez hedef Katar!
Siyonist vahşilerden bir alçak saldırı daha
Cenaze namazını şehidin babası kıldırdı
Şehitlerimiz son yolculuğuna uğurlandı
Hikmet Çetin soruları yanıtladı
'Kılıçdaroğlu başa geçmek istiyor'
Toplum cinnet geçiriyor, siyasetin gündemi CHP
Boşanma aşamasındaki eşi ve ailesine kurşun yağdırdı: 3'ü ağır 4 yaralı
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2025

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.