Hemen hatırlatalım ki, ABD'nin dünyaya lazım olduğunu söyleyen, yaklaşık on yıldır bu ülkede ikamet eden Fethullah Gülen'dir.Dünyaya neden lazımdır, neyine lazımdır, dünyaya ABD lazımsa ne lazım değildir?Bütün bu ve benzeri sorular elbette "lazımdır" diyene sorulmalıdır.Bu günlerde yine "işkence gemileri" gündemde ya,sayın İbrahim Karagül'ün yaklaşık üç yıl evvel kaleme aldığı şu paragrafları okuyalım sonra da o meşhur "lazım"lı paragraflara göz atalım.İnsaf ve iz'an sahibi herkesin; "bunun için mi?" diyeceğinden eminim.Buyurun:"Hayalet gemiler... Uluslararası sular, ABD için hukuktan, kanundan, ahlaktan, insanlıktan kaçmak için birebir. Şuna kesinlikle inanıyorum: ABD'nin esirleri doldurduğu hayalet gemilerin hiç biri kendi gemi siciline kayıtlı değil. Öyleyse bu gemiler nereden geldi? Aklıma birkaç yıl öncesine kadar Hint Okyanusu'ndaki korsanlık hikayeleri geliyordu. Bir çok yük gemisi kayboldu. Bölgede korsanlığın tehlikeli boyutlara geldiği söylendi. O gemiler hala bulunamadı. Ama korsanlık bir anda yok oldu. Hint Okyanusu'ndaki Diago Garcia adası. Hani bütün Güney Asya'yı vuran tsunami dalgalarının hiç etkilemediği bin 600 kilometre uzunluğunda, Afganistan ve Irak'a bomba yağdıran B-52'lerin kalktığı ada. Bin 700 ABD askerinin bulunduğu ve "Adalet Adası" dedikleri, aslında İngiltere'ye ait olan, ABD'ye kiralanan ada şimdi hayalet gemilerin bağlı olduğu, kayıp insanların tutulduğu bir işkence adasına, korku adasına dönüştü. Buraya götürülen kaç kişinin hayatta olduğu bilinmiyor. Guantanamo ve Ebu Gureyb'in burada yaşananlara göre buzdağının sadece görünen yüzü olduğu, ABD savaş gemilerinin sürekli buraya esir taşıdığı, adanın sayısı bilinmeyen offshore işkence merkezlerinin en önemlisi olduğu belirtiliyor. "Kaybolan yüzlerce belki de binlerce insan nerede? Bu insanların aileleri, eşleri, çocukları, ana babaları nasıl bir dram yaşıyor? Nereye başvurup, kimden bilgi alabilirler? Bu insanlar ne ile suçlanıyor? Neden hiçbir şekilde haklarında yargı süreci başlatılmıyor, resmi suçlama yapılmıyor? İnsanlar evinden, sokağından, okulundan, işyerinden, camisinden alınıp kimsenin bilmediği yerlere götürüldü. Bazıları dükkanından, bazıları caddede yürürken kaçırıldı. İşkenceyi meşrulaştıranlar, devlet terörünü meşrulaştıranlar, adam kaçırmayı da yasallaştırdı. İşkence kurumsallaştığı gibi devlet eliyle korsanlık, devlet eliyle adam kaçırma da kurumsallaştı. Bunun için istihbarat birimleri kuruldu. Bunun için kadrolar yetiştirildi. Bunun için araçlar geliştirildi. Bunun için gizli bölgeler ayrıldı." (İbrahim Karagül, Yeni şafak, 6 Temmuz 2005)Şimdi de "ABD dünyaya bu gün de lazım" diyen Hocaefendinin dediklerine kulak verelim:"?Amerika Birleşik Devletleri'ne bugün de dünyada ihtiyaç vardır.""Bu manada inanmış bir insanın Batı karşısında, Batı'yla entegrasyon karşısında, Amerika'yla entegrasyon karşısında olması katiyen düşünülemez.""Amerika şu andaki konum ve gücüyle bütün dünyaya kumanda edebilir. Bütün dünyada yapılacak işler buradan idare edilebilir. Amerika hala bu dünya gemisinin dümeninde oturan bir milletin adıdır.""Amerika daha uzun zaman dünyanın kaderinde çok önemli rol oynayacaktır. Bu realite kabul edilmeli. Amerika göz ardı edilerek şurada burada bir iş yapmaya kalkışılmamalıdır." "Amerikalılar istemezlerse kimseye dünyanın değişik yerlerinde hiçbir iş yaptırmazlar. Şimdi bazı gönüllü kuruluşlar dünya ile entegrasyon adına gidip dünyanın değişik yerlerinde okullar açıyorsa, bu itibarla, mesela Amerika ile çatıştığınız sürece bu projelerin gerçekleşmesi mümkün olmaz.""Amerika ile iyi geçinmezseniz işinizi bozarlar. Amerika'nın bize yarım arpa kadar bile, sadece bizim menfaatimize olacak bir desteği yoktur. Buna rağmen şurada bulunmamıza izin veriyorsa, bu bizim için bir avantajsa bu avantajı sağlıyor demektir,"(Nevval Sevindi, Fetullah Gülen ile Newyork Sohbeti, muhtelif sayfalar.)
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Aziz Karaca / diğer yazıları
- Ekmekten aştan bîhaber iktidar / 07.05.2025
- Bozulmamış ne kaldı? / 05.05.2025
- Aç bırakanlar ağlamayı da yasaklıyorlar / 02.05.2025
- Gözenin başında kim var? / 01.05.2025
- Nasıl oluyor da oluyor? / 30.04.2025
- Kiminin başı döner açlıktan kiminin başı çıkmaz balçıktan / 29.04.2025
- Gelsin / 25.04.2025
- İktidara düşen… / 22.04.2025
- Yaşadıklarımızın resmidir / 21.04.2025
- Vefatının beşinci yıl dönümünde Haydar Baş tüm yurtta anılıyor / 15.04.2025
- Bozulmamış ne kaldı? / 05.05.2025
- Aç bırakanlar ağlamayı da yasaklıyorlar / 02.05.2025
- Gözenin başında kim var? / 01.05.2025
- Nasıl oluyor da oluyor? / 30.04.2025
- Kiminin başı döner açlıktan kiminin başı çıkmaz balçıktan / 29.04.2025
- Gelsin / 25.04.2025
- İktidara düşen… / 22.04.2025
- Yaşadıklarımızın resmidir / 21.04.2025
- Vefatının beşinci yıl dönümünde Haydar Baş tüm yurtta anılıyor / 15.04.2025