3 günü gençlere zimmetledik. Dün başlayan ve yarın sona erecek olan gençlik kampında konuşmacılar var, konular var, dinlenme de var? Ama asıl olan gençler var. Kamp günlerini onlara zimmetledik desek de, geleceğimiz gençlere zimmetli.
İcmâl Gençlik her yıl gelenek haline dönüştürdüğü yaz kampı programını, "uluslararası sempozyum" zenginliğinde sunuyor.
Kamp, gençlerimiz için bir tür yaz stajı işlevi de görüyor; özellikle öğrenciler için yaz tatili deniz, kum ve güneştir. Gençlik kampımızda deniz yoksa da bilim deryası mevcuttur. Kum kadar çok sevgi vardır. Güneş mi; güneşi gözlerinde gezdiren bilge lider Prof. Dr.
Haydar Baş'ın ışıltısı dünyayı aydınlatmaktadır.
Önümde duran Afyon kampı seminer programına bakıyorum ve gördüğüm, dolu dolu uluslararası boyutta bir sempozyum içeriği.
Her biri konularında uzman olan deneyimli konuşmacıların tebliğleri, sunumdan öteye bir tez niteliğinde.
Anlaşılan o ki, Haydar Baş Hocamız dünyada yankılanan, kabul ve onay gören projeleri gibi gençlik kampı çalışmalarına da damgasını vurmuş ve bu kampların kendine özgü yer edinmesini sağlamıştır.
Ülkemizin kurucusu büyük önder
Mustafa Kemal Atatürk'ün henüz nüfusumuz yaklaşık 13 milyon iken 23 Nisan gibi bir bayramı çocuklara, kendinin uğurlu adımlarıyla Anadolu'ya ayak bastığı 19 Mayıs gibi çok önemli bir günü de gençliğe armağan edip bayram ilan etmiş olması, ülke çocuklarına ve gençliğine ne kadar önem verdiğinin göstergesidir. Hatta ülkenin geleceğini gençliğe bıraktığını çok güzel veciz sözleriyle ifade etmişti.
Bugün ülkenin nüfusu giderek artıyor, 80 milyona dayanmış. Tabii her şey sorun; seçenler sorun, seçilenler sorun, çevre sorun, yaşam sorun, hukuk sorun ve maalesef böyle devam edip gidiyor.
Ancak sık sık halkıyla ve gençlerle buluşan Sayın Haydar Baş bu kampta da gençlerle birlikte olacak. Ve çaresizliğe meydan okuyarak, çaresizliği tekzip ederek, çare olacak yol göstericiliği ile umutların kırılmasına izin vermeyecektir.
Gençlere bilim yaptırtmak, sanat yaptırtmak istemeyenlere, ülke olarak gelişmemize, büyümemize, güçlenmemize karşı olanlara bu kamp, çalışmaları ve teslim olmayan onurlu duruşuyla en güzel cevabı vermekte ve de ülke gençliğine örnek olmaktadır.
Kampın bir başka yönü ve belki de en kritik işlevini öne çıkarmamız gerekir;
Bir yandan konjonktüre, diğer yandan toplumun içine girdiği ekonomik krize ve hukuksuzluğa bağlı olarak yükselen çatışma ve sertleşme ortamında gençlerin hasım olmasını değil, Müslüman Türk ve Atatürkçü bayrak kimliği ile bir olmasının yolunu da ulusumuza armağan etmektedir.
Yazımızın başına dönersek "yaz stajı" lafını etmiştik;
Nasıl ki üniversitelerin görevi, öğrencileri eğitme ve iyi yurttaşlar olarak yetiştirmenin yanı sıra, toplumu aydınlatmak ve ülke sorunlarına çözüm üretmekse, İcmâl Gençlik yaz kampı Başöğretmen Prof. Dr. Haydar Baş'la bunun uygulamasını yapmakta, stajın hakkını vermektedir.