logo
28 MART 2024

AKP'deki Kuzu skandalı basit bir iş değil...

09.09.2003 00:00:00
Geçen hafta Ankara'da yaşanan "AKP'deki Kuzu skandalı" tek başına bir iş ve basit bir olay değil.

Hatırlarsanız, Anayasa Komisyonu Başkanı Burhan Kuzu, Cumhurbaşkanı'nın görev ve yetkilerine ilişkin yeni düzenlemelerin son noktaya geldiği konusunda beyanatlar verdi, açıklamalar yaptı. Medya, konuyu Çankaya'ya tırpan türünden manşete çıkarttı.

Başbakan Tayyip Erdoğan, Kuzu'yu derhal yalanlıyor; "bu yönde bir çalışmamız yok, yok öyle bir şey" diyor. Hatta Kuzu'nun istifasını istediği bile konuşuluyor. Ancak Burhan Hoca, tekrar bu husustaki çalışmalara ilişkin detaylar veriyor.

Yalanlamanın böylesi...

Derken başta Adalet Bakanı Cemil Çiçek olmak üzere bazı bakanlar, Çankaya'ya ilişkin böyle bir düzenleme hazırlığının sözkonusu olmadığını belirtiyorlar. Belirtiyorlar, ama normal tarzda değil? Kuzu'yu adeta yalancıya çıkartarak.

Anayasa Komisyonu Başkanı Kuzu'nun yalan söylemesine hacet yok, niye söylesin? Medyada görünmek istiyorsa başka bir konuda çıkar konuşur.

O halde Kuzu'yu yalancıya çıkarmanın ne anlamı var? Kuzu bir çocuk değil ki? Neticede koskoca adam, bir hoca. Anayasa konusunda Türkiye'de üç-beş sayılı isimden biri.

Böyle bir insan niye yalan konuşsun? Olmayan bir şeyi, niye kendi kendine üretsin ve medyaya beyanat versin? Sonra da başbakan ve bakanlar tarafından "hayır, yok öyle bir şey" denilerek adı yalancıya çıksın, beş paralık vaziyete düşsün?

Bu, sindirilebilecek basit bir vakıa değil, bir. Bu yalanlama tarzı, bir Başbakan'ın kendi kadrosuna karşı takınacağı tavır hiç değil, iki. Bu, Anayasa hususunda uzman bir insana karşı yapılabilecek oyun değil, üç. Bu olay basit ve tek başına bir iş değil, dört. Kuzu'nun potansiyel suçu Abdullah Gül'ün hemşehrisi olmak olabilir, beş.

Başbakan, böyle bir çalışmanın açıklanmasını konjonktüre uygun bulmayabilir, herkes hak verir. İş böyle olsa, Başbakan ve Adalet Bakanı, Kuzu'nun zamansız beyanatı, "arkadaşlar bazı çalışmalar yapıyorlar, zaten parti programımızda var, ancak Türkiye'nin gündemi bu değil" şeklinde bir ifadeyle düzeltilir, mesele kapanır, kimse de rencide edilmezdi. Öyle yapılmadı; kendi Anayasa Komisyonu Başkanı'nın bizzat yaptığı açıklamalar, Başbakan ve yakınındaki bazı bakanları tarafından net ve sert biçimde arka arkaya yalanlandı.

Eskiler, bu tarz siyasete, açıkça "adam harcamak" derler.

Burhan hoca, bunu nasıl hak etti; şimdi onun hesabını yapıyor kendi kendine.

Gül'ün dargınlığı...

Erdoğan'ın ve etrafındaki bazı isimlerin, Gül ve ona yakın ekibe karşı bu tarzları epeyce zamandan beri dikkatlerden kaçmıyor.

Nitekim AKP'nin Bilkent'te düzenlediği 2. Kuruluş Yıldönümü toplantısında gösterilen sinevizyon, bu tarz "ince kıyım adam harcama siyaseti"nin bir başka versiyonu olarak algılandı.

Sinevizyonda, 3.5 ay başbakanlık yaparak emaneti Erdoğan'a devreden Abdullah Gül'ün adı bile geçmedi. Gül, öyle veya böyle, Erdoğan'dan önceki 58. hükümetin Başbakanı. Ama sinevizyonda Gül'ün adından bir kez dahi bahsedilmemişti.

Yok sayılmıştı; Gül darılmıştı.

Bu yok sayma herkes tarafından fark edilmişti; Gül, Başbakan'ı, "Şenses Adnan"ı ile başbaşa bırakıp, törenden ayrılmıştı.

Gül'ün erken ayrılmasını gerektirecek bir çalışması, bir başka programı da yoktu. Hatta Gül, Pazartesi günü Marmara Depremi'nin 4. yıldönümü münasebetiyle Adapazarı'nda toplanan Bakanlar Kurulu'nda iştirak etmedi. Ne bir yurt dışı gezisi vardı, ne de önemli yabancı bir heyetle görüşmesi. Gül, Ege'de "mavi yolculuk"taydı... Pazartesi günü basını atlatarak Muğla'nın Fethiye ilçesine bağlı Göcek beldesinden Minellium adlı lüks bir yatla mavi yolculuğa çıkmıştı. Ertesi gün, yani Bakanlar Kurulu'nun yapıldığı gün de bu gezisi devam ediyordu.

2. yıldönümü törenindeki bu olay, Kuzu skandalındaki yalanlama tarzının perde arkasındaki politik yaklaşımın ve vefasızlığın sinevizyona aksetmiş haliydi adeta.

Sizi bilmem, ama ben, Türkiye'nin önündeki insanların şahsiyetini rencide etmemek, dahası kendi partisine hizmet etmiş kadroya karşı vefakâr olmak bir Başbakan'ın en öncelikli vazifesidir, kanaatindeyim.

Bu derece kendine hizmet etmiş, kendisini omuzlayıp taşımış kadroya karşı vefasızlık örnekleri sergileyen yahut yalanlayıp rencide eden bir iradenin, milletimize vefalı olacağını ummak, gelmez ayın başını beklemek olur.

Hocaya vefasızlık...

Erdoğan'ın kartelin "teketek"inde yaptığı söyleşi de, bu kabil vefasızlık halet-i ruhiyesinin ipuçlarını veriyor. Necmettin Bilal adını verdiği oğlunun nikahına hocası Erbakan'ı davet etmeyişini "Ben onu büyük oğlumun düğününe çağırmama rağmen, kendileri kızlarını evlendirdi beni çağırmadı. Bundan sonra ben de onu düğünümüze davet edemezdim" şeklinde açıklıyor. Demek ki Erdoğan, kendisini taa ufaklığından beri yetiştiren, okşayan, büyüten ve bu hale getiren hocasına karşı bile, politik koltuk kapınca vefasız davranabiliyor. Demiyor ki, "bu benim hocam, o kırgınlığından beni çağırmasa bile, yaşına hürmeten ben davetiye göndereyim, gelmezse kendisi gelmesin."

Erdoğan'ın bu halet-i ruhiyesi, hem dışarıda, hem de parti içinde kendini göstermeye başladı. Korkarım, pek yakında bütün bir millete de yansıyacak. O zaman da sadece AKP'ye destek verenler veya AKP kurmayları değil, bütün bir milletimiz bu halet-i ruhiyenin mağduru olacaktır.

IMF'ye, AB'ye ve ABD'ye karşı bu derece vefakâr olan, başımıza çuval geçirseler de sevdasında hiiiç titreklik göstermeye Erdoğan'ın, içe dönük bu halet-i ruhiyesi hayra alamet değildir. Bizden dostça söylemesi?

Bu sebeple diyorum ki, AKP'deki Kuzu skandalı basit bir iş değil.

Vefatının 1. sene-i devriyesinde muhterem Baki Bektaş hocamı rahmetle anıyor, yolların en güzelinde istikamet ve hizmet üzere yürüyüp şehadet şerbetini içmesi vesilesiyle Cenab-ı Hakk'ın cennet ve cemaliyle müşerref kılacağına inancımın tam olduğunu belirtmek istiyorum.
 
Misafir Kalem (K) / diğer yazıları
'Vatandaş' BTP'de karar kıldı
Darende'de bu gerçek oldu...
Yargıtay'da bilek güreşi sürüyor
9. turda da başkan seçilemedi
BDDK savcılığa yazı gönderdi
Seçil Erzan'ın telefonu incelenecek
Sevgi evinde şüpheli ölüm
Bebek yatağında ölü bulundu
'Rusya sadece Ruslarındır' akımına Putin'den tepki
'Ülkede 190 etnik grup var'
Saray'dan Mehmet Şimşek açıklaması
'İtibar etmeyiniz'
Terör saldırısında ölü sayısı arttı
Hayatını kaybedenler 143'e yükseldi
Bağımsız aday olan eski CHP'li başkana seslendi
'Son kez uyarıyorum!'
Kılıçdaroğlu sonunda patladı
'Bilal'e anlatır gibi son kez anlatıyorum'
"Ligden çekilmek için sponsorlarımızla görüştük"
Koç: Bize ceza verirlerse vebalini öderler
Bahçeli'den yerel seçim öncesi mesaj
'Riskli ve tehlikelerle dolu'
Erdoğan'a 'beka sorunu' göndermesi
'Perdelik kumaştan kefen giyen 7 zibidi'
"İstanbul’u yapay zeka devriminin gözbebeği yapacağız"
BTP İBB adayı Cihan Erdoğanyılmaz
Diyarbakır mitinginde İstanbul mesajı verdi
'CHP'yi, utanmadan Kürt kardeşlerimize...'
Beklenen açıklama geldi
Kadir İnanır'dan iyi haber
'Vatandaş' BTP'de karar kıldı
Darende'de bu gerçek oldu...
Yargıtay'da bilek güreşi sürüyor
9. turda da başkan seçilemedi
BDDK savcılığa yazı gönderdi
Seçil Erzan'ın telefonu incelenecek
Sevgi evinde şüpheli ölüm
Bebek yatağında ölü bulundu
'Rusya sadece Ruslarındır' akımına Putin'den tepki
'Ülkede 190 etnik grup var'
Saray'dan Mehmet Şimşek açıklaması
'İtibar etmeyiniz'
Terör saldırısında ölü sayısı arttı
Hayatını kaybedenler 143'e yükseldi
Bağımsız aday olan eski CHP'li başkana seslendi
'Son kez uyarıyorum!'
Kılıçdaroğlu sonunda patladı
'Bilal'e anlatır gibi son kez anlatıyorum'
"Ligden çekilmek için sponsorlarımızla görüştük"
Koç: Bize ceza verirlerse vebalini öderler
Bahçeli'den yerel seçim öncesi mesaj
'Riskli ve tehlikelerle dolu'
Erdoğan'a 'beka sorunu' göndermesi
'Perdelik kumaştan kefen giyen 7 zibidi'
"İstanbul’u yapay zeka devriminin gözbebeği yapacağız"
BTP İBB adayı Cihan Erdoğanyılmaz
Diyarbakır mitinginde İstanbul mesajı verdi
'CHP'yi, utanmadan Kürt kardeşlerimize...'
Beklenen açıklama geldi
Kadir İnanır'dan iyi haber
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2024

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.