Türkiye'nin en acil meselesi, AKP hükümetinin ayıkması, kendine gelmesi meselesidir.Aksi halde ortada ne birlik kalacak, ne devlet, ne vatan, ne millet, ne de AKP?Yargıdan ekonomiye, dinden dış politikaya kadar devleti ve milleti ilgilendiren her alanda bugüne kadar icraata koydukları tarihi ve hayati yanlışlar dikkate alındığında, AKP hükümetinin ayıkması zor, belki de imkansızdır, denilebilir.AKP'yi destek veren taban hızla ayıkmaktadır.AKP'ye oy verenlerin yüzde 10-15'lik bir kesimi desteğini çekmiştir, çekmektedir.Tabanındaki bu çözülme bile AKP kurmaylarının ayıkması için önemli bir fırsattır.Hükümet, iğneyi kendine, çuvaldızı başkasına batırmalıdır. Çuvaldızı başkasına batırırken, en azından iğneyi de kendine batırmalıdır.AKP hükümeti ayıkmaya mecburdur.Aksi halde eline-ayağına dolanmış iplerin arasında hem kendi, hem de ülke tepetaklak olur. Vaziyetimizi âlem seyrediyor; ahmaklar bile fark etmiş ahvalimize gülüyor?Artık mızrak çuvala sığmıyor; Türkiye'nin çok ciddi bir yol ayrımında olduğu görünüyor.Türkiye'mizin bu kader kavşağında,
Bağımsız Türkiye Partisi Genel Başkanı Prof. Dr. haydar Baş, Türkiye'miz için olduğu kadar, AKP hükümeti için de yegane şanstır.Prof. Dr. Baş'ın, R. T. Erdoğan başta olmak üzere, AKP kurmayları ve yüce Türk milletine 10-15 hatta 20 yıl öncesinden yaptığı ikazlar, öngörüler ve gösterdiği çıkış yolları, bugün AKP ve Tük milletinin önüne tek tek çıkıyor.AKP kurmayları, güya burun kıvırdıkları, görmezlikten geldikleri ve ellerinin tersiyle ittikleri Prof. Dr. Baş'ın bu ikazlarının ve öngörülerinin kucağında debeleniyorlar.Sadece üç tanesini hatırlatayım, anlayana?Vatikan'ın dinlerarası diyalog projesi, bu projede misyon üstlenmiş guruplar ve 12 yıl AKP'nin ahbap-çavuş ilişkisi içinde bugünlere gelip şimdilerde paralel yapı diye cephe açtığı bu dinlerarası diyalogcu kesime dair hiç kimsenin yapmadığı ikazları yaptı Prof. Dr. Baş...Yaptı mı sayın Erdoğan, yaptı mı ey Türk milleti; şahit misiniz?Herkesin ortak cevabı; vallahi yaptı, hepimiz şahidiz? Başka bir karşılığı yok bu sualin!AKP ve avanesi, "paralel yapı" diye nitelendirilen bu furyaya dair Prof. Dr. Baş'ın dediği noktaya kafasını vura vura geldi mi? Geliyorlar? Henüz tam gelmedi, o noktaya geliyorlar.İkincisi Suriye meselesi? Prof. Dr. Baş, kongreler düzenledi, komşu komşunun külüne muhtaç, dedi. Bölgemizde barışı, kardeşliği ve huzuru temin edecek yollar gösterdi. Tevhidin merkezinin
Ehl-i Beyt olduğunu haykırdı. Hiç olmazsa
Milli Ekonomi Modeli ile şahlanmış komşumuz Rusya kadar dengeli ve adaletli duruş sergileyin, tavsiyesinde bulundu.AKP hükümeti, yandaşları ve onların gölgelerine sığınmış olanlar, Washington'dan gelen kırmızı telefon üstüne burun kıvırdılar. BOP safında saf tuttular? Amerika'nın Ehl-i Sünnet koalisyonu adı altında oluşturduğu bir nevi Ehl-i Cinayet koalisyonu içinde etki ve yetkileri nispetinde yer aldılar, emir eri oldular, lojistik destek sağladılar, ortalık kan gölüne döndü.Haydar Hoca uyarmış mıydı? Uyarmıştı vallahi, uyarmaya devam ediyor.Ne oldu? Hepsi kürkçü dükkanının önünde sıraya girmeye başladılar; Suriye meselesinde Prof. Dr. Baş'ın dediği yere gelmeye koyuldular.Bülent Arınç başta olmak üzere cümle AKP kurmayları, şimdilerde "ıslak tülbentin kuruması"ndan dem vuruyorlar, Suriye ile barışmanın yollarını arıyorlar. Bölgede barışın adresi haline gelen Putin'e ve Rusya'ya selam duruyorlar.AKP hükümeti, dönüp dolanıp Haydar Hoca'nın dediği noktaya geliyor, emekleyerek gelmeye çalışıyor.Zamanında Haydar Hoca'yı dinleseydiniz de; bu kadar Müslüman kanı akmasa, milyonlarca Müslüman can vermese, yüzbinlerce kadının namusu kirletilmese olmaz mıydı?Üçüncü hayati gerçek, ekonomide de Haydar Hoca farkını ortaya koyuyor.Putin, Ankara'ya geliyor. Erdoğan'a "karşılıklı ticareti milli paralar ile yapmayı", dünya kamuoyunun önünde teklif ediyor. Erdoğan, teklife seviniyor. Putin, bunu kimden öğrendi? Haydar Hoca'dan.Putin'in önerisi, Haydar Hoca'nın modelinin esası? Putin, Erdoğan ve AKP'yi Haydar Hoca'nın kapısına getiriyor.Erdoğan ve AKP, dönüp dolaşıp Haydar Hoca'nın kapısına geliyor.Türk milleti ve AKP'nin ayıkması için sadece bu üç tane evrensel gerçek yeter!Madem dönüp dolaşıp sonunda Haydar Hoca'nın kapısına geliyoruz; artık bunca zarar ve ziyana düşmeden ayıksak ve devlet-millet hep birlikte içimizdeki Haydar Hoca'ya gelsek daha iyi olmaz mı?Ey dünün Mevlana'sını ananlar; ondan duymadınız, Mesnevi'den okumadınız mı şunu: Tilkinin dönüp dolaşıp geleceği yer kürkçü dükkanıdır?Haydar Hoca'nın ocağı, kürkçü dükkânıdır. Rusya başta olmak üzere herkes o kapıda sırada? Türkiye ve AKP'nin de gidecek başka yeri yoktur!