2002: 1.2 milyar dolar.
2008: 3.4 milyar dolar.
2011: 4.4 milyar dolar.
2013: 5 milyar dolar.
Bu rakamlar Türkiye ile İsrail arasındaki ticaret hacmini gösteriyor.
AKP iktidara geldiğinde 1.2 milyar dolar olan ticaret hacmi 11 yılda yaklaşık 4 kat artarak 5 milyar dolara çıktı.
Üstelik bu rakamın 2014 yılında rekor düzeyde arttığı ifade ediliyor. İsrail'in Mescid-i Aksa'ya yaptığı saldırıya Ankara'dakilerin verdiği tepki bu rakamları yeniden gündeme getirdi ve hani samimiyet sorusunun sorulmasına neden oldu.
* * *
AKP döneminde İsrail ile olan ilişkiler her alanda sürekli gelişti.
Çeşitli askeri anlaşmalar, Irak petrolünün İsrail'e aktarılması, Gazze'yi bombalayan İsrail jetlerinin pilotlarının eğitimlerini Türkiye semalarında yapması, İsrail uçaklarının Türk hava sahasını kullanarak Suriye'yi bombalamasına izin verilmesi (üstelik katil Esed kardeş Esad iken) kız, İsrail konsolosluğu önünde protesto gösterisi yaparken oğlanın İsrail'e gemiciklerle mal taşıması vs.
İşin garip tarafı tüm bunların İsrail karşıtlığının zirveye çıktığı bir dönemde olması.
Bakın vatandaş nasıl kandırılıyor!
Bir yanda 'one minute' şovu, diğer yanda ticaret.
Bir yanda İsrail terörist devlettir naraları, diğer tarafta askeri anlaşmaların genişletilmesi.
Bir yanda Gazze'ye ağıt, diğer yanda Gazze'yi bombalayan İsrail jetlerine yakıt.
Bir yanda Mavi Marmara efelenmeleri, diğer yanda 'İsrail özür diledi' palavrası.
Bir yanda İsrail'e rest üstüne rest, diğer yanda İsrail'in OECD üyeliğine onay.
Bir yanda ABD-İsrail projesinde eş başkanlık, diğer yanda İsrail karşıtlığı.
Daha neler neler!..
Bu örnekler aynı bünyede toplanıyor.
Ortada kelimenin tam anlamıyla iki yüzlü bir yönetim anlayışı var.
Ortada tam bir tiyatro var, cambaza bak oyunu var, halkın kandırılması var.
* * *
Dahası var.
Kürsülerden İsrail karşıtı nutuklar atarken boynunda Yahudi Cesaret Ödülü'nün taşınması,
Davos'ta 'one minute' şovu yapılan İsrail Cumhurbaşkanı Şimon Peres'in tarihte ilk kez TBMM'de konuşturularak ayakta alkışlanması,
Yabancıya toprak satışında İsrail'in en önde olması,
İsrail'e tarihinin en ağır yenilgisini tattıran Hizbullah ile İsrail arasında tampon olmak üzere Türk askerinin Lübnan'a gönderilmesi ve bir anlamda İsrail'e koruma sağlanması,
Malatya Kürecik'e kurulan radar sistemiyle İsrail'e koruma sağlanması ve daha neler neler...
* * *
Dedik ya, ortada tam bir iki yüzlü yönetim anlayışı var diye.
Tüm bunları yapanlardan, İsrail'in Mescid-i Aksa saldırısının ardından yine bildik açıklamalar geldi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan "Mescid-i Aksa'ya karşı yapılan bu eylem, bu girişim asla affedilemez, asla bağışlanamaz" derken, Başbakan Davutoğlu "Allah hiç bir zaman bizi zulme karşı sessiz kalan izzetsizlerden onursuzlardan eylemesin" diyor. Başbakan yardımcısı Arınç ise İslam ümmetinin izzeti olduklarını iddia ediyor.
Şimdi bunca icraattan sonra yapılan bu açıklamalara güler misin, ağlar mısın!
Bayram Coşkun / diğer yazıları
- Rest çekerken verilen tavizlerin söylenmesi / 26.09.2022
- ABD ve AB açlıktan kırılıyor! / 23.09.2022
- Kandırıldık / 19.09.2022
- Gariban Türk’e Survivor gibi memleket / 16.09.2022
- Klasik AKP dış politikası / 12.09.2022
- Akıl tutulması / 05.09.2022
- İslam dünyası! / 18.05.2021
- İftar / 07.05.2021
- Çöküş / 03.05.2021
- Tam kapanma dediysek, mesela yani / 30.04.2021
- ABD ve AB açlıktan kırılıyor! / 23.09.2022
- Kandırıldık / 19.09.2022
- Gariban Türk’e Survivor gibi memleket / 16.09.2022
- Klasik AKP dış politikası / 12.09.2022
- Akıl tutulması / 05.09.2022
- İslam dünyası! / 18.05.2021
- İftar / 07.05.2021
- Çöküş / 03.05.2021
- Tam kapanma dediysek, mesela yani / 30.04.2021