Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, sızdırılan Suriye görüşmeleriyle ilgili olarak "Jammer, yani sinyal kesici olan bir oda dinlendi" açıklamasında bulundu. Bu bir acziyetin itirafı değil midir?Tapelerde ortalara dökülen çirkinlikleri bir kenara koyun, Türkiye'nin en gizli toplantıları bile gizli kalmıyor.Bu bir devlet için tükeniş demektir.İşte hükümetin Türkiye Cumhuriyetini getirdiği nokta burası.Konuşmak, yazmak yasaklandığı için ses kaydındaki utanç verici içeriğe değinemiyoruz.Ama devletin en mahrem noktasında yapılan bir toplantının dinlenebiliyor olmasının utancı MİT'e de yeter, AKP'ye de yeter, hükümete de yeter.Bu kurumlar mı Türkiye'yi tehlikelerden koruyacak?Bu kurumlar mı Türkiye'yi yönetecek?Hal böyleyken Türkiye'nin düşmana ihtiyacı yok. Zaten düşmanların yapacaklarını hükümet fazlasıyla yapıyor.Beğenmediğiniz Afrika ülkelerinin birinde böyle acziyet yaşansa pek çok kişi istifa etmek zorunda kalırdı. Hükümette böyle bir istifa edecek ciddiyet hiç olmadı.Savaş heveslisi Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, "Bu AKP'ye değil devlete yönelik bir saldırıdır. Orada konuşulan konu bir AKP stratejisi değildir" demiş.Sayın Davutoğlu'na sormak lazım, Suriye gibi bir devlete hiçbir hükümet döneminde yapılmamış bir şekilde isyancı teröristlerin desteklenmesi, AKP stratejisi değil midir?Libya'da Kaddafi'yi arkadan vuran Arap Baharı kapsamındaki adımlar da AKP hükümetinin stratejisi değil miydi?Evet, son 10 yılda hemen her alanda yapılanların tamamı AKP stratejisidir.Eğer AKP stratejisi değil de devlet stratejisi olsaydı Suriye politikasında ya da Libya'ya karşı alınan tavırda siyasi ve toplumsal bir mutabakat söz konusu olurdu.AKP'nin ne Libya'da yaptıklarına ne de Suriye'de yaptıklarına toplumsal destek var. Bırakın hükümetin savaş çığırtkanlığına desteği Türk milleti asla bir savaş istemiyor. Millete rağmen, muhalefete rağmen AKP hükümeti Suriye politikasını ısrarla sürdürüyor.Sonra sırlar ortaya dökülünce de Sayın Davutoğlu çıkıp, "Bu AKP stratejisi değil, devlet stratejisidir" diye ahkâm kesiyor.Bu bal gibi AKP stratejisidir.Suriye'yle çıkartılmak istenen savaş da Türkiye'nin değil, AKP'nin savaşı olacaktır.Nedir bu savaş hevesi?Heveslenen savaş çıktığında Dışişleri Bakanı Davutoğlu'nun evladı mı cephede savaşacak?Yoksa Başbakan Erdoğan'ın çocukları mı?Hiçbiri savaşmayacak.Yine olan milletin evlatlarına olacak?Türkiye'yi böyle bir maceraya sokmaya kimsenin hakkı yok.Çok sayıda askerimiz, hatta Genelkurmay Başkanlığı yapmış kişiler sözde darbe planları yüzünden yıllarca hesap verdiler ve tutuklu kaldılar.Bakalım Suriye'yle savaş planları kuranlar hesap verecek mi?
Orhan Dede / diğer yazıları
- İslam ülkeleri Endülüs’ün hâline düştü / 19.03.2024
- İktidardakiler sazan avına mı çıktı? / 14.03.2024
- Değişim istiyorsan önce sen değişmelisin! / 11.03.2024
- Hiçbir şey yapamıyorsanız ABD’nin istemediğini yapın / 20.09.2023
- Türkiye’ye göç etmek çok kolay! / 29.08.2023
- AKP beceremedi diye nas yok olmaz! / 26.08.2023
- Gerçek itibar ormanı yanmaktan korumaktır / 24.08.2023
- Aynı insanlarla değişim olmaz / 22.08.2023
- Oylar AKP’ye zoraki gitmiş! / 12.08.2023
- Ya o rüzgâr hiç esmezse… / 11.08.2023
- İktidardakiler sazan avına mı çıktı? / 14.03.2024
- Değişim istiyorsan önce sen değişmelisin! / 11.03.2024
- Hiçbir şey yapamıyorsanız ABD’nin istemediğini yapın / 20.09.2023
- Türkiye’ye göç etmek çok kolay! / 29.08.2023
- AKP beceremedi diye nas yok olmaz! / 26.08.2023
- Gerçek itibar ormanı yanmaktan korumaktır / 24.08.2023
- Aynı insanlarla değişim olmaz / 22.08.2023
- Oylar AKP’ye zoraki gitmiş! / 12.08.2023
- Ya o rüzgâr hiç esmezse… / 11.08.2023