logo
12 MAYIS 2024

AKP'yi başörtüsü ile parlatmaya kalkışanlar

04.05.2006 00:00:00
AKP hükümeti ve Başbakan R. T. Erdoğan, AB, ABD ve IMF'ye endeksli icraatları ve politikaları sebebiyle tabanını yitiriyor. AKP, marjinalleşiyor. AKP, marjinalleştikçe "tek tabanı" halindeki diyalogcu nurcular panikliyor. Bir yandan güya "siyasetten Allah'a sığınmış" görünür iken; öte yandan mandacı yerel ve işgalci küresel siyasi kazanda "kepçe" hizmeti vererek "Çözüm AKP'de", "ABD'siz kimse bir adım atamaz", "Papalık Konseyi misyonunun bir parçasıyız" ekseninde siyasi yol tutturan diyalogcu nurcuların ayakları titriyor. AKP hükümetinin kabinesinin, bir nevi şu "ma'lum Abant diyalog kabinesi" olduğunun farkında olanlar için, politika arenasında olan bitenler hiç de sürpriz değil.  AKP'nin başı dumanlansa, diyalogcu nurcular nem kapıyor. AKP'nin bayıldığı yerde diyalogcu nurcular ölüp ölüp diriliyor.Bu perspektiften meseleye bakıldığında; AKP'nin ilk destekçilerinden olan eski Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel'in olmadık biçimde "başörtüsü çıkışı" yapmasının ve tabii fırsat beklercesine AKP'nin Demirel'in beyanatını üstüne alarak karşı atağa geçmesinin "derin bir aşık atışması" olduğu görülecektir.Demirel, diyalogcudur. Demirel, diyalogcu nurcuların politika arenasındaki hamisidir. AKP kabinesi, bir nevi "nurcu Abant diyalog kabinesi"dir; Abant'ın demirbaş müdavimleri, AKP kabinesinin demirbaş üyeleridir. CHP ve Çankaya'nın "güya hükümete karşı" gibi görünen manevraları, AKP'nin puan toplamasına yetmemektedir. Dolayısıyla, Abant diyalog kabinesi pozisyonundaki AKP hükümetinin devamını sağlamak ve toplum nezdinde yok olan itibarını yeniden kazandırmak, Demirel'e bir şey kazandırmasa da, Demirel'in hamisi bulunduğu diyalogcu nurcular adına elzemdir.Bu sebeple Demirel, R. T. Erdoğan'ı tekrar "cilalı kahraman" yapmak, başörtüsü bağlamında "laik devlet" karşısında köpürdükçe köpürebilen "yeni bir mağdur kahraman" üretmek planını uygulamaktadır.Bugün "Başörtülü okumak isteyen Arabistan'a gitsin. Türbanlılar üniversiteye giremez. Türban özgürlük falan değildir, gericiliktir" sözleriyle güya Başbakan Erdoğan'ı köpürterek pirim yaptırmaya çalışan Demirel, 4 yıl önce başörtüsü konusunda kendisinden destek isteyen Demokrat Kadınlar Derneği üyelerine yasağın yanlış olduğunu Kur'an-ı Kerim'den ayetler okuyarak anlatmış; "Bu yasağın mantığı yok. Ümitsizliğe kapılmayın, hakkınızı aramaya devam edin. Kur'an'da tesettürün olduğunu kabul ettirmek için zamanınızı harcayın" tavsiyesinde bulunmuştu. Dernek Başkan Yardımcısı Aysun Çelebi, Demirel'in o günkü desteğini böyle anlatıyor.Erdoğan, bugün "Başörtülü okumak isteyen Arabistan'a gitsin" diyen Demirel karşısında şahlanarak "Bu ülkenin evlatlarına kimse başka coğrafyada adres vermeye kalkmasın. O adresi vermek isteyenler önce kendileri oralara gitsin... Eğer yok mesele tarihte olduğu gibi bir yeğen-kardeş meselesiyse onun yeri de yargıdır...'' buyuruyor. Ne tesadüftür ki, Demirel'den önce Abant organizatörü diyalogcu Zaman'dan Hüseyin Gülerce, Erdoğan'a "gevşek bir yol" göstererek "AKP'nin ne pahasına olursa olsun iktidarda kalması" gereğini salık veriyor. Gülerce "Bugünü, üç beş sene sonrasını değil, 10 yıl, 20 yıl ve 30 yıl sonrasını düşün. Bir örnekle anlatmaya çalışayım. Başörtüsü ya da "türban" sorununun çözümünü, bu konudaki mağduriyetin giderilmesini, meselenin insan haklarını ilgilendiren tarafını destekleyen, sizin yanınızda olan o sözünü ettiğim entelektüel çevreler şunu anlamakta zorluk çekiyor: Neden üst bürokrasiye getirilen, getirilmek istenen insanların hep eşlerinin başları örtülü çıkıyor? Belki böyle bir ölçünüz yok; ama bu konuda yanlış anlaşılmalara fırsat vermeme hassasiyetinizin olması gerekmez mi? Başka bir ifadeyle, düşündüğünüz görevler için, eşlerinin başları açık olanların arasında hiç mi liyakatli insanlar yok? Başörtüsünü savunmak başka bir şey, bu başka bir şey. Sizi hâlâ desteklemek isteyen o insanlar ister istemez şöyle düşünüyorlar: Demek, renklilik isteği yok, demek farklılıklara şans yok. Bu şüphe eğer bir kanaate dönüşürse, AK Parti, nasıl bir samimiyeti heba ettiğini acaba anlayabilecek mi? Bir defa daha altını çizmeliyim. AK Parti'nin yakaladığı en büyük fırsat, siyaset yapmak isteyen dindar insanların, bu ülkenin birliği, dirliği, kalkınması, huzuru ve istikrarı için herkesle çalışabileceklerini göstermesidir / gösterebilmesidir. Bu öylesine büyük bir şans, toplumsal kazancı öylesine değerli bir kucaklamadır ki, Sayın Erdoğan'ın cumhurbaşkanlığından feragat etmesine elli defa değer diye düşünüyorum" (Bkz. Hüseyin Gülerce,  30 yılın hatırına..., Zaman, 27 Nisan 2006).Her iki manevra da AKP iktidarının devamı ve toplum nezdinde yitirdiği kredinin temini içindir... Demirel'inkisi kurnazca, Gülerce'ninkisi ise Pavlos'ça.Bakmayın siz kuru sıkı aşıt atışmalarına... Hepsi birdir bunların. Hepsi aynı tavanın balıklarıdır bunlar; hepsi AB'ci, hepsi IMF'ci, hepsi Amerika'nin stratejik ortağı, hepsi diyalogcu.Ne Demirel'in manevraları, ne de Gülerce'nin aklı, AB'ci, IMF'ci ve ABD'nin stratejik ortakçısı AKP'yi kurtarmaya yetmemektedir. Millet ve devlet üzerindeki oyun ortaya çıkmış, oyun bitmiştir. Uzatmalar oynanmaktadır.
 
A. Faik Nabi / diğer yazıları
'Etki Ajanı' düzenlemesinde amaç ne?
Muhalefet temkinli, iktidar sessiz
Siyasete girdiğine pişman olmuş
'Hayatımın en büyük hatasıydı'
Gazze’de güvenli nokta kalmadı
Katliam 219'uncu gününde
Annelerin gündemi ekonomik sorunlar
Çalışmayan anneler daha mutlu
Üretici de tüketici de zararda
Patates depoda 4 lira markette 20 lira
Uyarıları dinlemeden denize girdiler
Tatilciler son anda kurtarıldı
Gökyüzünde eşsiz manzara
Kuzey Işıkları Kuzeyce'de
'Sinan Ateş cinayeti başka bir yere evrilecek'
BTP lideri gündemi değerlendirdi
Erdoğan'ın çağrısına Ostim'den cevap geldi
Togg zırhla kaplandı
UNRWA bildirdi
Refah'tan 300 bin kişi zorla göç ettirildi
Anneler gününde anne cinneti
9 yaşındaki çocuğunu öldürdü
Açık artırma ile satılacak
Sahibinden satılık kilise!
Yunanistan'dan iade-i ziyaret
Miçotakis yarın Ankara'ya geliyor
'10 ailenin anneler gününü kutlamıyorum'
Acılı annenin buruk günü
Bugün Anneler Günü
Anneler Günü'nüz kutlu olsun
'Etki Ajanı' düzenlemesinde amaç ne?
Muhalefet temkinli, iktidar sessiz
Siyasete girdiğine pişman olmuş
'Hayatımın en büyük hatasıydı'
Gazze’de güvenli nokta kalmadı
Katliam 219'uncu gününde
Annelerin gündemi ekonomik sorunlar
Çalışmayan anneler daha mutlu
Üretici de tüketici de zararda
Patates depoda 4 lira markette 20 lira
Uyarıları dinlemeden denize girdiler
Tatilciler son anda kurtarıldı
Gökyüzünde eşsiz manzara
Kuzey Işıkları Kuzeyce'de
'Sinan Ateş cinayeti başka bir yere evrilecek'
BTP lideri gündemi değerlendirdi
Erdoğan'ın çağrısına Ostim'den cevap geldi
Togg zırhla kaplandı
UNRWA bildirdi
Refah'tan 300 bin kişi zorla göç ettirildi
Anneler gününde anne cinneti
9 yaşındaki çocuğunu öldürdü
Açık artırma ile satılacak
Sahibinden satılık kilise!
Yunanistan'dan iade-i ziyaret
Miçotakis yarın Ankara'ya geliyor
'10 ailenin anneler gününü kutlamıyorum'
Acılı annenin buruk günü
Bugün Anneler Günü
Anneler Günü'nüz kutlu olsun
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2024

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.