Falkenhayn, 1914 sonbaharında, Başbakan ve Dışişleri Bakanı'na verdiği askeri bilgilendirmede şu düşünceler üzerinde durmuştur: "Almanya, batıdan İngiltere ve Fransa, doğuda Rus askeri baskısı karşısındadır. Baskı yapan doğudaki ve batıdaki kuvvetler eşit durumdadır. Devletin varlığı için doğudan veya batıdan gelen yıkıcı baskıları önlemek için her türlü çareyi almak uygundur. Bu çarelerden birisi de Doğu ve Batıdaki kuvvetlerden birisi ile ayrı barış ta yapılabilir. Bu ayrı barış Rusya ile yapılırsa daha uygun olur." Barış konusunda ilk siyasi ilişki Viyana'da oturan Rus Prensesi Vasiiçikova aracılığı ile Mart 1915 yapılır. Ayrı bir barışın karşılığı olarak Rusya'ya İstanbul ve Boğaz'lar peşkeş çekilir. Rus Dışişleri Bakanı Sazonof, Çanakkale savaşlarından önce İstanbul ve Boğazların Rusya'ya verilmesine dair bir antlaşma imzaladığı için Almanya'nın barış teklifleri kabul edilmez.Almanya, İstanbul ve Boğazlar bölgesini Rusya'ya peşkeş çekerek 1916 yılında ikinci bir teşebbüste 1916 yılında bulunur. Ayrıca Kayser II Wilhelm, akrabası olan Rus Çarına, bu teklifle beraber şu uyarıda da bulunur: Savaş uzarsa hem Rusya'da, hem de Almanya'da tahtların da tehlikeye düşeceğini ve yerine cumhuriyetler kurulacağını ifade eder. Nitekim 1917'de Rus Çarlığı yıkılarak yerine Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği kurulur. 1918'de de Alman İmparatorluğu yıkılır ve dağılır Orta Avrupa'daki bu günkü cumhuriyetler kurulmuştur.1915 yılını Rusya, Almanya karşısında almış olduğu yenilgiler karşısında ağır toprak kayıpları ile kapatır. 1916 yılında Çar aşırı Muhafazakar ve irticai hükümetlerle ülkeyi yönetmeye çalışırken, liberalleşen ve batının modern düşünceleri benimseyen Rus Duması ile iç siyasette toplumun bölünmesini sağlamıştır. Buna rağmen Çar, Dışişleri Bakanı Sazonof'un etkisi altında kalarak Alman Barış tekliflerini reddeder. İngiliz-Fransız bağlaşmasına dayanan askeri bir siyasa izler. Fakat 20 Temmuz 1916'da Sazonof Lehistan konusunda başarısızlığa uğrayınca görevden alınır. Böylece Çarın bu tutumu Osmanlı'nın lehine olmuştur.Başbakan Ştürmer, dışişleri bakanlığı sorumluluğunu da üstlenerek yeni bir siyasa geliştirir. Bu siyasanın ilkeleri şöyledir: Ona göre Fransa ve İngiltere'den Rusya'ya ancak Demokrasi ve özgürlük fikirlerinin gelebileceğini, Almanya'dan ise Rusya için tehlikeli düşüncelerin gelmeyeceğine inanmasıdır. Bu düşünceye göre Almanya ile barışa gidecek bir siyasa geliştirmek ister. Fakat Çarın ve Çariçenin gözünden düşmemek için bu düşünceleri ne uygulayabilmiş, ne de Saraya açıklayabilmiştir Çar'ın istediği muhafazakâr ve irticai siyaseti devam ettirir. Bu harekette sosyalist düşüncenin daha çok taraftar kazanmasını sağlayarak ülkeyi 1917 Martında devrime götürür. Durum bu merkezde iken Berlin'deki Bulgar Büyük elçisi RİZOF Almanya ile Rusya arasında ayrı bir barış yapılması için girişimlerde bulunur. Bunun için Şubat 1917 de gittiği İskandinav ülkelerinde STAKOLM ve OSLO'DA ki Rus Büyükelçileri ile görüşür. Osmanlı siyasasını gayet iyi tanıyan Rus Büyük Elçisi Gülkeviç ile görüşür. 4 Şubat 1917'de bu görüşme ile kedi hükümetine Büyük Elçi Gülgeviç Moskova'ya şu mektubu gönderir: Bulgar Elçisi Rizof apansızın elçiliğe geldi. Roma'da bulunduğum sırada kendisi ile dostluk bağları kurmuştum. Kendini Almanya'ya sattıktan sonra beni görmeye gelmiş olmasına şaştığımı söylemem üzerine: Bulgaristan ve kendisince Rusya'ya karşı beslenen duygular değişmemiştir. Gelecekteki olaylar bunu gösterecektir. Sizden şimdi söyleyeceklerimi Petrograd'da dışişleri bakanına tellemenizi rica etmek için mahsus Berlin'den buraya geldim. Almanya, Rusya ile ayrı barış yapmak istiyor, Almanya yalnız tecim bakımından değil, ayni zamanda Rus asker ve savaş gemileri bakımından Karadeniz'e serbest girişi inancalaşacaktır. Beni ne Alman ne de Bulgar hükümeti göndermedi. Kendim geldim. Çünkü düşüncem Rusya'yı korumaktır. Çünkü önümüzdeki Mayısta Alman'lar korkunç silahları ile dünya'yı şaşırtacaklardır. Rizof'un gelmesini Gülgeviç ve bağlaşık elçileri Almanların teşvikiyle geldiğini ve Alman gücünün çökmeye başladığı şeklinde algılamışlardır.Rizof İsveç Başkenti Stokholm'daki Rus Büyük Elçisi Neklidof ile Almanya'nın ayrı bir barış isteğini konuştuktan sonra kendi hükümeti Bulgaristan'ın da yakında Anlaşma Gurubu Devletleri ile ayrı bir barış imzalamaya hazırlandığını söylemiştir. Buradan da Bulgaristan hükümetinin de Bağlaşık Devletler gurubunun aleyhine hainlik yapmasının ifadesinden başka bir şey değildir. Rizof'un bu davranışları İngiltere ve Fransa'yı çok ümitlendirir. Çünkü kısa bir zaman sonra Rusya'da sosyalist bir devrim yapılacağına inanıyorlardı.Danimarka Danıştay üyesi Andersen, Almanya ve Rusya arasında ayrı bir Barış yapmak için aracılık yapmıştır. Bu konu ile ilgili olarak Rusya'ya gittiği, hatta Rus Çarı ilende görüştüğü bilinir. Kopenhag'da bu durumu öğrenen İngiliz Büyükelçisi 10 Şubat 1917 de bu durumu bir telle Londra'ya bildirir. İngiliz Büyük Elçisinin, Anderso ile yaptığı görüşmede, onun kendisine 10 Şubatta şunları söylediğini bildirir: İsveçli Bankerlerle, Rusya'da bulunan Alman Bankerler, orada bir Rus-Alman ayrı Barış anlaşması için çalıştıkları ifade edilir. Bu davranışlardan da 1914 Temmuzundan beri devam eden vuruşmalardan Avrupa insanının bıktığını açık bir şekilde anlıyoruz. Fakat biz kendi ülkemizde halk ile sermaye ve Ağa arasındaki kavgayı bir türlü sonlandıramadık. Birde, dost da düşmanda olsa bütün Avrupa insanının politikalarında topraklarımızda gözleri olduğunu kavrayamadık ve küresel sermaye anlayışı içerisinde topraklarımızı peşkeş çekiyoruz.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Ahmet Oğuz Bahadır / diğer yazıları
- Erzincan ateşkesi ve sonucu / 14.02.2011
- Bolşevik Rusya'nın Ermeni siyaseti / 12.02.2011
- Savaş şurası'nda alınan kararlar - II - / 10.02.2011
- Savaş şurası'nda alınan kararlar / 09.02.2011
- Alman - Gürcü işbirliği ve amaçları / 06.02.2011
- Başkan Wilson'un ince hesapları / 05.02.2011
- Başkan Wilson'un siyasi amaçları / 04.02.2011
- Brest Litovks Konferansı'na İngiltere'nin tepkisi - II / 03.02.2011
- Brest Litovks Konferansı'na İngiltere'nin tepkisi - I / 02.02.2011
- Mustafa Kemal'in Almanya seyahati / 01.02.2011
- Bolşevik Rusya'nın Ermeni siyaseti / 12.02.2011
- Savaş şurası'nda alınan kararlar - II - / 10.02.2011
- Savaş şurası'nda alınan kararlar / 09.02.2011
- Alman - Gürcü işbirliği ve amaçları / 06.02.2011
- Başkan Wilson'un ince hesapları / 05.02.2011
- Başkan Wilson'un siyasi amaçları / 04.02.2011
- Brest Litovks Konferansı'na İngiltere'nin tepkisi - II / 03.02.2011
- Brest Litovks Konferansı'na İngiltere'nin tepkisi - I / 02.02.2011
- Mustafa Kemal'in Almanya seyahati / 01.02.2011