Basiret ve firasete hava kadar, su kadar muhtaç olduğumuz günlerden geçiyoruz.
On yıldan beri Türkiye’de Müslümanların basiret ve firasetini gizli adımlarla, sinsi planlarla yürütenler, şimdi de onları ABD’nin BOP adına, Büyük İsrail projesi adına cadde ve sokaklarda yürütmeye başladılar.
Geçtiğimiz Pazar günü eş zamanlı olarak yirmi ilde “Suriye ile dayanışma platformu” adı altında küçük çaplı yürüyüşler düzenlendi, bunlardan birisi de Erzurum idi.
Esat rejimini protesto için ve sözde özgürlük savaşçılarına destek için yürümüş vatandaşlarımız, daha doğrusu yürütülmüşler.
Basiret ehli, vicdan ehli olan her kes biliyor ki Suriye’de olanlar BOP kapsamında olanlardan başka bir şey değildir.
Daha dün Libya’nın başından aşağı bomba yağdırıp sonra da üçe, beşe bölmek ve kaynaklarını bölüşmek ne ise Suriye’de yapılmak istenen de aynı.
Libya’dan, Mısır’dan, Tunus’tan yeterince ders almayan, alamayan kimi vatandaşlar sokaklarda ABD ve İsrail adına yürüdüklerinin farkında bile değiller.
ABD tarafından yürütülen BOP ve Büyük İsrail projesi için bölgede en büyük engel olarak görülen Suriye’nin mevcut yönetimini alaşağı etmek için değişik ülkelerden toplama teröristler ülkede bir yıldır terör estiriyor, iç savaşa sürüklemek için kan döküyor, can yakıyor, zavallı bizimkiler de olayı Suriye halkının cihadı olarak görüyorlar.
Vicdanı, iz’anı ve insafı Diyalog kazanlarında kaynatılıp buharlaştırılan kitleler, bölgede İsrail çıkarları adına yürütüldüklerinin ne yazık ki farkında değiller.
Adam yürürken kim için ne için yürüdüğün farkına varmalı değil mi?
Erzurum Amerikan emperyalizminin çıkarları için Afganistan’da feda ettiği can askerinin cenazesini gözyaşları ile yüreği ağzında beklerken, caddelerinde Amerika ve İsrail çıkarları adına yürüyüşler düzenlenmesinden ikinci defa yaralanmıştır.
Dağdaki ümmi çobana sorsanız ki; Suriye’de iç savaş olursa, kan gövdeyi götürüşe bu durum en çok kimin işine yarar? İsrail’in diyecektir.
En yakın örnek Libya, insan ders alır biraz.
On yıldır işgal altında olan Irak’ta olanlar, cinayetler, ırza tecavüzler… İnsan ders alır biraz.
Sahi, Irak’ta bin yıllık, bin beş yüz yıllık camileri, minareleri, türbeleri zevkine top ateşine tutanlar kimler?
Bugün Suriye’de aynı cinayetlere imza atanlar da aynı güçlerin ya da taşeronlarının adamları.
Siz bunlara özgürlük savaşçısı diyorsanız o zaman on yıldır Irak işgalcilerine de demokrasi kahramanları diyorsunuzdur.
Desene ki pusulanız iyice kaymış, Allah yardım etsin.
On yıldan beri Türkiye’de Müslümanların basiret ve firasetini gizli adımlarla, sinsi planlarla yürütenler, şimdi de onları ABD’nin BOP adına, Büyük İsrail projesi adına cadde ve sokaklarda yürütmeye başladılar.
Geçtiğimiz Pazar günü eş zamanlı olarak yirmi ilde “Suriye ile dayanışma platformu” adı altında küçük çaplı yürüyüşler düzenlendi, bunlardan birisi de Erzurum idi.
Esat rejimini protesto için ve sözde özgürlük savaşçılarına destek için yürümüş vatandaşlarımız, daha doğrusu yürütülmüşler.
Basiret ehli, vicdan ehli olan her kes biliyor ki Suriye’de olanlar BOP kapsamında olanlardan başka bir şey değildir.
Daha dün Libya’nın başından aşağı bomba yağdırıp sonra da üçe, beşe bölmek ve kaynaklarını bölüşmek ne ise Suriye’de yapılmak istenen de aynı.
Libya’dan, Mısır’dan, Tunus’tan yeterince ders almayan, alamayan kimi vatandaşlar sokaklarda ABD ve İsrail adına yürüdüklerinin farkında bile değiller.
ABD tarafından yürütülen BOP ve Büyük İsrail projesi için bölgede en büyük engel olarak görülen Suriye’nin mevcut yönetimini alaşağı etmek için değişik ülkelerden toplama teröristler ülkede bir yıldır terör estiriyor, iç savaşa sürüklemek için kan döküyor, can yakıyor, zavallı bizimkiler de olayı Suriye halkının cihadı olarak görüyorlar.
Vicdanı, iz’anı ve insafı Diyalog kazanlarında kaynatılıp buharlaştırılan kitleler, bölgede İsrail çıkarları adına yürütüldüklerinin ne yazık ki farkında değiller.
Adam yürürken kim için ne için yürüdüğün farkına varmalı değil mi?
Erzurum Amerikan emperyalizminin çıkarları için Afganistan’da feda ettiği can askerinin cenazesini gözyaşları ile yüreği ağzında beklerken, caddelerinde Amerika ve İsrail çıkarları adına yürüyüşler düzenlenmesinden ikinci defa yaralanmıştır.
Dağdaki ümmi çobana sorsanız ki; Suriye’de iç savaş olursa, kan gövdeyi götürüşe bu durum en çok kimin işine yarar? İsrail’in diyecektir.
En yakın örnek Libya, insan ders alır biraz.
On yıldır işgal altında olan Irak’ta olanlar, cinayetler, ırza tecavüzler… İnsan ders alır biraz.
Sahi, Irak’ta bin yıllık, bin beş yüz yıllık camileri, minareleri, türbeleri zevkine top ateşine tutanlar kimler?
Bugün Suriye’de aynı cinayetlere imza atanlar da aynı güçlerin ya da taşeronlarının adamları.
Siz bunlara özgürlük savaşçısı diyorsanız o zaman on yıldır Irak işgalcilerine de demokrasi kahramanları diyorsunuzdur.
Desene ki pusulanız iyice kaymış, Allah yardım etsin.
Aziz Karaca / diğer yazıları
- ‘Hazır ol cenge eğer ister isen sulh-u salah’ / 20.04.2024
- Doymayan gözden ve ürpermeyen kalpten… / 19.04.2024
- Dilde adalet / 18.04.2024
- İlk çeyrek heba oldu gitti / 16.04.2024
- Dosdoğru dostluklara yelken açmak… / 14.04.2024
- Dosdoğru dostluklara yelken açmak… / 10.04.2024
- Bayram gelmiş! / 09.04.2024
- Ağır misafiri yolcu ederken… / 08.04.2024
- Doğru tartan bir kantara çıkmalı / 06.04.2024
- ‘Demir olsa erir odunsa yanar Bakın yüreğine taş mı bağlamış?’ / 05.04.2024
- Doymayan gözden ve ürpermeyen kalpten… / 19.04.2024
- Dilde adalet / 18.04.2024
- İlk çeyrek heba oldu gitti / 16.04.2024
- Dosdoğru dostluklara yelken açmak… / 14.04.2024
- Dosdoğru dostluklara yelken açmak… / 10.04.2024
- Bayram gelmiş! / 09.04.2024
- Ağır misafiri yolcu ederken… / 08.04.2024
- Doğru tartan bir kantara çıkmalı / 06.04.2024
- ‘Demir olsa erir odunsa yanar Bakın yüreğine taş mı bağlamış?’ / 05.04.2024