Atatürk 3 aylardaki manevi havadan etkilenmiş, oruç tutmuş, tutanlara kolaylıklar sağlamış, onlara büyük saygı duymuş, daha sıkça Kur'an okumuş ve özel hafızına Kur'an okutarak onu dinlemiş, akşamları din âlimlerini çağırtarak onlarla sohbet yapmıştır.
Atatürk'ün yardımcısı Cemal Granda şöyle diyor: "Mustafa Kemal Paşa çok sefer mevlid dinlerdi. Mi'rac bölümünde 'Gerçeklere çıktı Mustafa' denince gözleri yaşarırdı" ifadesini kullanmıştır.
Atatürk ayrıca özellikle Ramazan ayında annesi Molla Zübeyde için hatim okuyacak hafızlara verilmek üzere zarf içinde para verip kız kardeşi Makbule Hanım'a görev verirdi.
Atatürk not defterlerinden birine, 1922 yılında birkaç gün arka arkaya hafıza Kur'an okuttuğunu yazmıştır. 19-14 fihrist numaralı not defterinin, 9 Mart 1338 (1922) tarihini taşıyan bölümünün sonunda, "10 Mart için hareket surureti kararlaştırıldı" gibi notlar almış ve ondan sonra da "Hafıza Kur'an okuttuk" kaydını düşmüştür. Not defterine sonraki günlerde de "10 Mart'ta Hafız'a Kur'an okuttum; 15 Mart'ta Hafız'a okuttuk, 20 Mart'ta Hafız Kur'an okudu" diye notlar düşmüştür.
(Kaynak: Kemal Arıburnu, Atatürk'ten Anılar, s.110-114).
Ayrıca Atatürk'ün kütüphanecisi Nuri Ulusu şöyle diyor: "Atatürk bazı kareleri çalışırken okuduğu tefsirlerin çok tesirinde kalırdı ve de, 'Hey büyük Allah'ım. Kur'an'a inanmayan kâfirdir, bize nasıl yol gösteriyor. Bunları tüm dünyaya okutmalıyız' derdi."
Daha yazacak, aktaracak çok şey olsa da ekmeğini Mustafa Kemal'e iftira atarak kazananlar için bu yazılanlar yeterli. Atatürk'ün gerçek kimliği ortaya çıktıkça nedense birileri şeytan çarpmışa dönüyor, oyunları bozuluyor ve bu gerçeği ortaya çıkartanlara attıkları iftiraları daha da arttırıyorlar.
Bağımsız Türkiye Partisi Genel Başkan'ı Prof. Dr. Haydar Baş Bey'in ifadesiyle, "Bizler Atatürk'ün Müslüman bir kimliğe sahip olduğunu ispat ederek ona evliya ya da Allah dostu demiyoruz. O vatanına, milletine, dinine, bayrağına, sancağına, Peygamberine ve Ehl-i Beyt'ine sımsıkı bağlı bir liderdir, O'na atılan iftiralar, onun üzerine kurulan oyunlar Türk milletine oynanmıştır."
Atatürk'e dinsiz diyenler bu yazılanlardan sonra kendileri hakkında ne düşünecekler? Bir Müslüman birine kâfir derse ve eğer o kişi kâfir değilse kendi din dairesinden çıkmaz mı? Allah anlamayı, bu büyük yanlıştan dönmeyi milletimize nasip etsin. Gazi Mustafa Kemal'in ve şehitlerimizin ruhları şad olsun.
Atatürk'ün yardımcısı Cemal Granda şöyle diyor: "Mustafa Kemal Paşa çok sefer mevlid dinlerdi. Mi'rac bölümünde 'Gerçeklere çıktı Mustafa' denince gözleri yaşarırdı" ifadesini kullanmıştır.
Atatürk ayrıca özellikle Ramazan ayında annesi Molla Zübeyde için hatim okuyacak hafızlara verilmek üzere zarf içinde para verip kız kardeşi Makbule Hanım'a görev verirdi.
Atatürk not defterlerinden birine, 1922 yılında birkaç gün arka arkaya hafıza Kur'an okuttuğunu yazmıştır. 19-14 fihrist numaralı not defterinin, 9 Mart 1338 (1922) tarihini taşıyan bölümünün sonunda, "10 Mart için hareket surureti kararlaştırıldı" gibi notlar almış ve ondan sonra da "Hafıza Kur'an okuttuk" kaydını düşmüştür. Not defterine sonraki günlerde de "10 Mart'ta Hafız'a Kur'an okuttum; 15 Mart'ta Hafız'a okuttuk, 20 Mart'ta Hafız Kur'an okudu" diye notlar düşmüştür.
(Kaynak: Kemal Arıburnu, Atatürk'ten Anılar, s.110-114).
Ayrıca Atatürk'ün kütüphanecisi Nuri Ulusu şöyle diyor: "Atatürk bazı kareleri çalışırken okuduğu tefsirlerin çok tesirinde kalırdı ve de, 'Hey büyük Allah'ım. Kur'an'a inanmayan kâfirdir, bize nasıl yol gösteriyor. Bunları tüm dünyaya okutmalıyız' derdi."
Daha yazacak, aktaracak çok şey olsa da ekmeğini Mustafa Kemal'e iftira atarak kazananlar için bu yazılanlar yeterli. Atatürk'ün gerçek kimliği ortaya çıktıkça nedense birileri şeytan çarpmışa dönüyor, oyunları bozuluyor ve bu gerçeği ortaya çıkartanlara attıkları iftiraları daha da arttırıyorlar.
Bağımsız Türkiye Partisi Genel Başkan'ı Prof. Dr. Haydar Baş Bey'in ifadesiyle, "Bizler Atatürk'ün Müslüman bir kimliğe sahip olduğunu ispat ederek ona evliya ya da Allah dostu demiyoruz. O vatanına, milletine, dinine, bayrağına, sancağına, Peygamberine ve Ehl-i Beyt'ine sımsıkı bağlı bir liderdir, O'na atılan iftiralar, onun üzerine kurulan oyunlar Türk milletine oynanmıştır."
Atatürk'e dinsiz diyenler bu yazılanlardan sonra kendileri hakkında ne düşünecekler? Bir Müslüman birine kâfir derse ve eğer o kişi kâfir değilse kendi din dairesinden çıkmaz mı? Allah anlamayı, bu büyük yanlıştan dönmeyi milletimize nasip etsin. Gazi Mustafa Kemal'in ve şehitlerimizin ruhları şad olsun.
Furkan Talay / diğer yazıları
- Atatürk’ün en büyük düşmanını açıklıyorum / 22.12.2020
- Haydar Baş’ın gizli mirası / 18.12.2020
- Hüseyin Baş’a destek değil yaren olacağız / 02.05.2020
- ‘İdeal delikanlı modeli Mustafa Kemal’ / 21.01.2019
- Rockefeller ve Rothschild Ailesi-II / 04.07.2018
- Rockefeller ve Rothschild Ailesi-I / 03.07.2018
- Atatürk camileri yıktı mı? / 29.06.2018
- Atatürk'ün partisi / 27.05.2018
- Atatürk Haydar Baş Milli Ekonomi Modeli / 11.05.2018
- Atatürk'süz Çanakkale kutlaması olmaz / 21.03.2018
- Haydar Baş’ın gizli mirası / 18.12.2020
- Hüseyin Baş’a destek değil yaren olacağız / 02.05.2020
- ‘İdeal delikanlı modeli Mustafa Kemal’ / 21.01.2019
- Rockefeller ve Rothschild Ailesi-II / 04.07.2018
- Rockefeller ve Rothschild Ailesi-I / 03.07.2018
- Atatürk camileri yıktı mı? / 29.06.2018
- Atatürk'ün partisi / 27.05.2018
- Atatürk Haydar Baş Milli Ekonomi Modeli / 11.05.2018
- Atatürk'süz Çanakkale kutlaması olmaz / 21.03.2018