Önce Hiroşima, ardından Nagazaki.140 bin birinde, 150 bin birinde.300 bine yakın insan öldü/rüldü.Bugün(dün) ilk atom bombasının Japon topraklarına atılışının, daha doğrusu insan üzerinde denenişinin yıldünümü.Bundan 60 yıl önce 1945 Ağustosu'nun 6'sında ve 9'unda Japonya'nın iki şehrini hedef alan Amerikan saldırısı tarihe kanlı bir sayfa olarak geçti ve insanlık hafızasında vahşi bir eylem olarak yerini aldı.Japon halkı bugünki genç nesilde bile atılan bombanın olumsuz etkilerinin olduğunu biliyor.Kanser olan kadınlar, sakat doğan çocuklar, ot bitmeyen alanlar ve psikolojisi altüst olan o zamanın genç, şimdinin eski kuşağı.İkinci Dünya Savaşı'nın bitimine doğru ve Japon askerlerinin anlaşma zeminine çekildiği bir esnada atılan atom bombasının gayri ahlakiliği tartışılırken Amerikan yönetiminin yaptıklarına ne demeli peki?Aradan 60 yıl geçmiş ve ne ders alınmış ne de dış politik yaklaşımda değişiklik olmuş.Amerika aynı Amerika, zihniyet aynı zihniyet.Dün Japonya, bugün Irak ve Afganistan hatta sırada İran ve Suriye.Dünün işgalcileri bugünün işgal senaryolarını yazmayı sürdürüyorlar.İnsan hak ve hukukundan dem vurarak kutsal(!)mesajlar vermeye çalışan ülkelerin sözkonusu eylemler karşısında duyarsız ve duygusuz kalması ise daha da ürkütücü.Irak'taki direnişi görmezden gelerek İran üzerinden hesaplara tutuşan, Suriye ile ilişkileri gererek Türkiye'ye abanmalara başlayan Amerika, Japonlar'ın yeniden gündeme getirdiği Atom bombasının atılışının yıldönümü ile eşzamanlı olarak yeni bir gözboyamada bulundu.Irak'ta Amerikan askerlerini hedef alan bombaların İran üzerinden bu ülkeye sokulduğunu ve İran'ın direnişçileri silahlandırdığını beyan eden gazeteler kanalıyla Amerika'nın üzerine çekilmesi gereken gözlerin İran'a kaydırılması planlanarak işgale zemin hazırlandı.Bir göz boyama, bir gündem değiştirme, bir olay perdeleme....adına ne derseniz deyin.Dünün sıcak harbini gayri ahlaki ve gayri meşru temelde sürdürenler bugün psikolojik ve Soğuk Harp taktiklerini en iyi şekilde uygulamaktalar.İnsan hak ve hukuku ya da İnsanlık değerleri gibi bir değer asla değerlendirilmeye alınmıyor.Dün yaşananlar bugün de yaşanıyor.Dünün katilleri, bugünün cellatları...Yıllar geçse de kin ve nefret bir türlü geçmek bilmiyor.İnsanlık, geçen her yıl yeni tehditlerle karşı karşıya.Yeni saldırılar, yeni ölümler, yeni bombalamalar...İnsanlığın başısağolsun.
Cevat Kışlalı / diğer yazıları
- Suikastın geri planı / 09.05.2006
- Sessizliğin sesi / 28.03.2006
- 8 Mart Dünya Kadınlar Günü / 08.03.2006
- Hangi ittifak, hangi kadın? / 26.01.2006
- Varoluş mücadelesi / 24.01.2006
- Bu M.E.M'leket bizim / 01.12.2005
- Çözüm mü dediniz? / 27.11.2005
- Bağımsız Türkiye / 04.11.2005
- Bağımsız Türkiye / 21.10.2005
- Felaket kapıda / 19.10.2005
- Sessizliğin sesi / 28.03.2006
- 8 Mart Dünya Kadınlar Günü / 08.03.2006
- Hangi ittifak, hangi kadın? / 26.01.2006
- Varoluş mücadelesi / 24.01.2006
- Bu M.E.M'leket bizim / 01.12.2005
- Çözüm mü dediniz? / 27.11.2005
- Bağımsız Türkiye / 04.11.2005
- Bağımsız Türkiye / 21.10.2005
- Felaket kapıda / 19.10.2005