Allah (c.c.), fakiri sevindirmek için, önce eşeğini kaybettirip sonra buldururmuş!Suya bent vuranlar, baraj patlamasın diye tahliye kapağını açtılar!Tahliye kapağından fışkıran suyun oluşturduğu yapay şelâleye bakarak "Vaaay be!" şaşkınlığıyla seyredenlere şaşıyorum!Yitiğini bulup sevinen sevinene!Adamlık ile "Adam gibi adam"lık apayrı şeylerdir biliriz ve sanki adam sıkıntısı var! "Gibi"lere mahkûm ettik kendi kendimizi ve şimdi 'aydın gibi', 'dâvâ adamı gibi'lerle de, ancak "mücadele ediyor gibi" davrananlarla yetinip yetinmemek arasında gidip geliyoruz!Heeey! Tatar Ramazan! Nerdesin?Gel de boz şu oyunu Allah aşkına!...Vaaay Milletim vay vay! Vaaay Devletim vaaay! İş, Başa düştü Billahi!...Biz II. Kuvay-ı Milliyeciler, Rumeli'ni önce Anadolu, sonra keferenin verdiği adla "Turqiya" yani Türk Yurdu eden Türk Milleti mensupları olarak;İnsanlık tarihinin iki Muhteşem Mustafa'sının ahlâki-dînî ve ülkü miraslarına sahip, şanslı kişileriz!Biz, Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v.)'nın yüksek ahlâk kurallarını; Muhteşem Türk Atatürk Mustafa'nın; "Bağımsızlık karakterimdir" ilkesi başta olmak kaydıyla ülkülerini mîras bıraktığı, şanslı ve sorumlu vârisleriz!Bu miraslar donanımıyla biz, Elhamdülillah Cihat Müslümanı Türkleriz...Müslüman Türk'ün adâleti ve muhabbeti ile önce insanlığı tesis eder, sonra insanlara insanca yaşanacak ortamı temin için ne lazımsa yaparız... Bütün taşıyıcı kolonları altından, bütün camları elmastan dev gökdelenler yapsak, insanlığın olmadığı yerde hizmetten sayılır mı?Günlerce sonra, kokudan rahatsız olunarak edilen şikâyet sonucu evinde ölen komşusundan haberi olmayan, duyarsız, komşuluksuz, insâni ilişkileri bitmiş kalabalığa hizmet verilir mi?Bu duyarsız kalabalığa, hizmet olarak yapılan her şey harâm değil midir?İnsanlık canlandırılmadan; komşuluk, mahallelilik, hemşerilik yeniden kurulmadan; kimin kime ne yaptığından, kimin kime ne hizmet verdiğinden kimin haberi olur?Heeey Türk Milleti!İnsanca ses ver ki beraber insanlığı canlandırıp yeniden milletleşelim!Yoksa; halkçılar, farklılıkların farkında olan milliyetsiz milliyetçiler, Türk milleti ve Atatürk düşmanı kişilerin doluştuğu Atatürk'ün partisindeki bölücüler, Allah ile aldatan mürâi dinciler; bizi parçalayıp oltaya takarak Haçlı'ya av edecekler!Allah aşkına Türk Milleti; silkin ve kendine dön artık!Hatırlar mısınız? Ahmet Türk; "Siyasette yaptığımız en kârlı alış-veriş, Metiner gibi bir Kürdü verip Süreyya Önder gibi bir Türk'ü almış olmamızdır" demişti!Bu takas malzemesi, bozuk para mesabesindeki kuruş-adam; "Siz bizi kentinize kabul etmezseniz yarın kapınıza bir başçavuş gelecek ve başınız sağolsun diyecek!" diye tehdide vardırdı işi!Heeey! Türkmen Beği Bilge adam!Heeeey! Etkisiz yetkili korkaklar, ürkekler!Heeeey! Sağcı-solcu, halkçı-milletçi, ümmetçi-laik, Atatürkçü-Kemalist; "Kimse yoksa ben varım" diyebilecek yürekteki kişiler!Heeyy! Türk Milleti!Öldün mü? Öldürüldün mü? İşgalde misin?Bu olanları seyredecek misin? Yoksa Atatürk'çe, Türk'çe, mertçe, efece, yörükçe; "Ya istiklâl! Ya ölüm!" parolasıyla neyse o mu?İşin başa düştüğünün farkında olmayacak mısın?Şahsen herkesi affedebilirim!Kandırılıp dağa çıkarılan Kürt komşumun PKK'lı çocuğunu!... Devrimci diye kandırılıp "Halkçı" sıfatıyla Millete saldırtılanı!... Şahsî çıkarını, kazancını, dünyalığını artırmak ve korumayı mahâret zanneden harîsleri!...Korkak savcıları, ürkek hâkimleri, taraftar hâkemleri, demokrat generalleri, bir lokma fazla ekmek vererek kendini cömert zanneden gardiyanları!... Aldığı emre uyarak milletine gaz bombası atan, coplayan, su sıkan polisleri!.. Velhâsıl mayasında zerrece İslâm ve Türk'lük olan herkesi affedebilirim! İşbirlikçiyi, BOP Eş Başkanlığı ile övünen, milliyetçiliği ayakları altına almayı cesâret zanneden, bindiği dalı kesen siyâset özürlüleri bile...Ama onlara; "Milli meselelerde herkese rağmen hükümete desteğimiz sürecektir!" diyeni; bölücülük adına AKP'den hatta PKK'dan yıllarca önde olmakla övünen, muhalefet görevini yapmadıkları için Milleti AKP'ye mecbûr eden; "Kötünün iyisine mecbûriyet"i kader saydıranları asla!...İş başa düştü ve Türk gönlüm; dağlarda, ıssız yollarda, sessiz sokaklarda..."Tarihi ben mi yazdım, tarih mi beni öğen?Ben miyim böyle tevekküle baş eğen?" feryâdını, feryâdımı duyan var mı?"OLAMAZ TÜRK'E BAŞ TÜRK'ÜM DEMEYEN." Vesselâm...Selâm, sevgi, duâ....
Mustafa Aslan / diğer yazıları
- Atatürk'ün anlatımıyla Çanakkale savaşları / 20.03.2017
- İnsandan insana, insansa... / 19.03.2017
- 'Anam bana kör dedi!' / 14.03.2017
- Söyle-ni-yorum-2 / 13.03.2017
- Hâlâ iyiler varmış şükrolsun / 10.03.2017
- Savaş ve insan / 09.03.2017
- Ben, kim miyim? / 08.03.2017
- Milli siyaset hakemliği / 07.03.2017
- Sakındığımız dostluk / 02.03.2017
- Yol özel yolcu güzel / 28.02.2017
- İnsandan insana, insansa... / 19.03.2017
- 'Anam bana kör dedi!' / 14.03.2017
- Söyle-ni-yorum-2 / 13.03.2017
- Hâlâ iyiler varmış şükrolsun / 10.03.2017
- Savaş ve insan / 09.03.2017
- Ben, kim miyim? / 08.03.2017
- Milli siyaset hakemliği / 07.03.2017
- Sakındığımız dostluk / 02.03.2017
- Yol özel yolcu güzel / 28.02.2017