Başbakan İsrail'e konuşuyor, 'Anlarsınız politika işte''

İsrail işini bitirmeye yaklaştıkça Başbakan Erdoğan'ın İsrail'e yönelik eleştirilerindeki sertlik de artıyor. Bir taraftan Başbakan'ın diğer taraftan Dışişleri Bakanı Babacan'ın söylemlerinde İsrail'in vahşetine dur demeyen ülkelere yönelik eleştirilerinde belirgin bir sertleşme var. Gazze'deki vahşet için konuşmanın çok şey ifade etmediğini defalarca dile getirdik. İsrail'e gizli anlaşmalarla bağlanmış ve lafla peynir gemisi yürütmekten başka çaresi olmayan iktidar buna rağmen laf üreterek durumu kurtarmaya çalışıyor.Yerel seçimler bu kadar yakın olmasaydı belki bu tepkiler bile olmayacaktı. Çünkü milletimizin bu vahşet karşısındaki hassasiyetine siyasiler kulaklarını tıkayamaz. Tıkarlarsa faturasını seçimlerde çok ağır bir şekilde öderler.Bunu iyi bildiklerinden İsrail'e veryansın ediyorlar.Yani iktidardakilerin İsrail'e yönelik çıkışları ağırlıklı olarak seçim kaygısı taşıyor. Siyasiler, İsrail'e yönelik sert çıkışları yapmadan önce İsrailli yetkililerle görüşüp, "sakın yanlış anlamayın, malum seçimler yaklaştı" gibi sözler söyleyip söylemediklerini kim bilebilir?Siyasiler bunu her zaman kullanırlar malumunuz.Herkesin bildiği bir olay vardır.1987 yılında Dönemin ABD Başkan Yardımcısı George Herbert Walker Bush (baba Bush), 1989 yılında yapılacak olan seçimlere hazırlanmaktadır. İslam dünyası ABD için henüz düşman ilan edilmediğinden seçim kampanyaları Rus düşmanlığı üzerine bina edilmektedir. Ama SSCB ile ilişkiler de bozulmaması gereklidir. Bunun üzerine baba Bush, Sovyet lider Gorbaçov'u arayarak şu ünlü sözleri söyler:"Seçim kampanyamda SSCB aleyhinde birçok şey söyleyeceğim. Anlarsınız, politika işte?"Baba Bush seçim döneminde Sovyetlere verir, veriştirir. Önceden tüyoyu almış olan Gorbaçov baba Bush'un sözlerini ciddiye almaz. Neticede Bush başkanlık seçimlerinden zaferle çıkar.İşte bizimkilerin İsrail'e yönelik eleştirilerinde de baba Bush yaklaşımı seziliyor.Başbakan Erdoğan'ın sert(!) açıklamalarına cevap olarak konuşan İsrail Dışişleri bakanı Tzipi Livni'nin açıklamaları bu iddiamı doğrular gibiydi.Livni konuşmasında, Arap ve Müslüman dünyasında liderlerinden bir şeyler yapmasını bekleyen bir kamuoyu olduğunu, liderlerin bu kamuoyu karşısında olamayacaklarını söyledi. Livni, "Bu liderler kamuoyuna karşı olamazlar bunu anlıyoruz" dedi.İşte ne kadar sert konuşursa konuşsun siyasiler İsrail bunu kamuoyunu rahatlatmak için yapılmış konuşmalar olarak anlıyor ve değerlendiriyor. İsrail bundan nasıl bu kadar emin olabiliyor dersiniz?Gorbaçov'a yapılan açıklamanın benzeri onlara da yapılmış olmasın sakın?