Berlin Paylaşım Konferansı
Dünyanın en kaliteli petrolüne sahip Libya'nın enerji kaynakları, dün Berlin'de masaya yatırıldı. Fransa, ABD, Almanya gibi Libya'nın geçmişinde yer almayan ülkeler, 9 yıldır savaş içinde kıvranan bu İslam ülkesinin milli servetinden pay almak için elini güçlendirmeye çalışıyor
19.01.2020 23:00:00
RECEP BAHAR/ANALİZ HABER
Almanya'nın başkenti Berlin, 19 Ocak'ta kritik önemi haiz Libya Konferansına ev sahipliği yaptı. Berlin'de konferans kapsamında kentte geniş güvenlik önlemleri alındı. Bu önemli buluşmanın güvenliğini yaklaşık 4 bin polis sağladı. Başbakanlık binasının yanından geçen Spree Nehri'nde gemilerin geçişine konferans süresince izin verilmezken, hava sahasına da kısmı uçuş yasağı getirildi.
Geniş katılımlı zirve
Almanya Başbakanı Angela Merkel'in daveti üzerine gerçekleşen konferansa Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Rusya Devlet Başkanı Putin, Fransa Cumhurbaşkanı Macron, Cezayir Cumhurbaşkanı Abdulmecid Tebbun, Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah es-Sisi, AB Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen, İtalya Başbakanı Giuseppe Conte, Kongo Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Felix Tshisekedi, Cezayir Cumhurbaşkanı Abdulmecid Tebbun, BM'nin Libya Temsilcisi Ghassan Salame Libya Ulusal Mutabakat Hükümeti Başbakanı Fayiz es-Serrac, Libya topraklarının yüzde 76'sını elinde bulunduran güçlerin komutanı Halife Hafter de katıldı. Konferansta Çin, ABD ve Birleşik Arap Emirlikleri alt düzeyde temsil edildi. Aile fotoğrafında Erdoğan ile Sisi'nin aynı karede yer alması dikkat çekti. Sisi ayrıca karede Putin ile yan yana yer aldı.
Erdoğan'dan seri toplantılar
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Berlin'deki Libya Zirvesi kapsamında Rusya Devlet Bşkanı Putin, Libya Ulusal Mutabakat Hükümeti Başbakanı Fayiz es-Serrac, Cezayir Cumhurbaşkanı Abdulmecid Tebbun ile görüştü. Öte yandan Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, zirveye ilişkin yaptığı açıklamada, "Tüm sorunların tek bir konferansla çözülmesini beklemiyorum ama çabalarımızı sürdürmeliyiz. Libya'da acil ateşkese ihtiyaç var, ardından siyasi sürece dönmeliyiz" dedi. Çavuşoğlu, Berlin'de ABD'li mevkidaşı Mike Pompeo ile bir araya geldi.
İşte Batı'nın esas gayesi
Peki, süper güç olmayan ve Libya'nın geçmişinde de yer almayan Almanya ve Fransa gibi ülkeler neyin peşinde? Almanya, konferansa ev sahipliği yapma gerekçesi olarak sığınmacı akını riskini gösteriyor. Oysa perde arkasında yatan ana neden Libya'nın petrol ve doğal gazı. Zira Libya'dan gelecek olan bol, kaliteli ve ucuz petrol ve doğal gaz, Avrupa'nın Rusya'ya bağımlığını azaltacak. Bunu bilen Rusya da Libya'da kendini dinleyen bir hükümetin iş başına gelmesini arzu ediyor. Libya, güneş enerjisi potansiyeli açısından da dünyanın en şanslı ülkelerinden biri… Bu İslam ülkesi, bu yönüyle de Avrupa'nın, hatta dünyanın iştahını kabartıyor.
Kavga petrol ve doğal gaz için
Petrol şirketi BP'nin 2018 tarihli Dünya Enerji Görünümü raporunda yer alan bilgilere göre Libya'da toplam 48 milyar 400 milyon varil petrol rezervi bulunuyor. Bugünkü fiyatlarla 3.3 trilyon dolar... Bu dünyadaki petrol rezervlerinin yaklaşık yüzde 2.8'ine tekabül ediyor. Libya'da ayrıca 1 trilyon 400 milyar metreküp de doğal gaz bulunuyor. Bugünkü fiyatlarla 420 milyar dolar ediyor. Bu da küresel doğal gaz rezervlerinin yüzde 0.7'i anlamına geliyor. Libya'da çatışan taraflarının her biri şüphesiz gücünü garanti altına alabilmek için petrol ve doğal gaz üretiminin kontrolüne de sahip olmak istiyor.
Berlin öncesi petrol hamlesi
Nitekim Halife Hafter'e bağlı bir grup, Berlin Konferansı'ndan hemen önce Cumartesi akşamı Petrol Hilali bölgesindeki Brega, Ras Lanuf, Hariga, Zuveytine ve Sidra petrol ihracat limanlarını kapattı. Bu hamle, Libya'da mücadelenin 'içeide ve dışarıda' ne uğtuna verildiğini ortaya koyuyor. Bu beş limanda, mücbir sebep ilan ettiğini paylaşan Libya Ulusal Petrol Kurumu, bu kesintinin, günlük 800 bin varil petrol üretim kaybı ve yaklaşık 55 milyon dolar zarar doğuracağını kaydetti. Libya'nın doğusundaki Petrol Hilali olarak adlandırılan bölgede Zuveytine, Brega, Ras Lanuf ve Sidre petrol limanları bulunuyor. Aynı zamanda petrol kuyularının bulunduğu bölgede yapılan üretim, tüm petrol ihracatının yüzde 60'ını oluşturuyor. Halife Hafter'e bağlı gruplar bu petrol kuyularının bulunduğu bölgeyi ellerinde tutarken, bu kuyuların yönetimi merkezi Trablus'ta bulunan bağımsız Libya Ulusal Petrol Kurumu tarafından yürütülüyor.
Hafter'den ağır şartlar
Libya'nın yüzde 75'ini elinde bulunduran ve Fransa, Mısır, Suudi Arabistan, BAE, ABD hatta Rusya gibi güçlerin desteğini arkasına alan General Hafter, Berlin'e kafasındaki şartları UMH'ye kabul ettirmek için geldi. Hafter'in ana talepleri şöyle:
• UMH kontrolündeki Libya Merkez Bankasının yönetimine Hafter güçleri dahil edilsin.
• Ateşkes anlaşması durumunda UMH'ye bağlı milisler silahsızlandırılsın.
• Kendisine bağlı silahlı milisler Trablus'ta konuşlandırılsın.
• Muhtemel bir siyasi çözüm sonucunda elde ettiği toprak kazanımları ile direkt orantılı olarak siyasi güç elde etsin.
Buna karşılık UMH cephesi; silah desteğinin durdurulması, Libya'nın meşru hükümetinin tanınması, Libya'nın enerji kaynaklarının yabancı ülkelere verilmemesi ve Hafter milislerinin meşru hükümete karşı illegal bir savaşın neticesinde ele geçirilen topraklardan çekilmesini istedi.