Beyoğlu'nda dinlerarası diyalog manzaraları
Vatikan'ın 'dinlerarası diyalog' projesi, İstanbul'da AKP'li belediyeler tarafından diri tutulmaya çalışılıyor. Bu bağlamda İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin yanı sıra Beyoğlu Belediyesi de aktif rol üstleniyor
28.04.2016 00:00:00
RECEP BAHAR / İSTANBUL
Türkiye 'dinlerarası diyalog' çalışmalarıyla 1996 yılında tanıştı. Bugün 'paralel yapı' olarak adlandırılan camiaya bağlı Gazeteciler ve Yazarlar Vakfı, 1997 yılından itibaren bir Vatikan projesi olan dinlerarası diyalogun Türkiye'de sözcülüğünü üstlendi. 1999-2002 yılları arasında Türkiye'yi yöneten Bülent Ecevit başbakanlığındaki 57. Hükümet döneminde, dinlerarası diyalog çalışmaları Diyanet İşleri Başkanlığı'na da sirayet etti. Bu bağlamda Başkanlık bünyesinde 'dinlerarası diyalog masası' tesis edildi. Paralel yapının öncülüğünde 2000 yılından sonra İstanbul'un yanı sıra Şanlıurfa ve Mardin'de çok sayıda dinlerarası diyalog toplantısı icra edildi. Şanlıurfa ve Antalya'da içinde 'cami, kilise ve havra'nın yer aldığı dinler bahçeleri kuruldu. 2001 yılında Şanlıurfa'da yapılan dinlerarası diyalog toplantısında Müslüman bir kadının Hıristiyan bir erkekle evlendirilmesi "Bu bir devrim" manşetiyle Zaman gazetesinde yer aldı. O süreçte paralel yapı ile kol kola olan AKP Hükümeti, dinlerarası diyalog çalışmalarına tam destek verdi. Yapılan çalışmalar, Türkiye'nin 2005 yılında Birleşmiş Milletler (BM) Medeniyetler İttifakı projesinde kurucu ülke olarak yer almasında etkili oldu. Türkiye, BM'nin bile arka plana ittiği Medeniyetler İttifakı projesini sürdürmeye çalışması dikkat çekiyor. Hafta başında Azerbaycan'da yapılan Medeniyetler İttifakı Forumu'na Türkiye ve Azerbaycan cumhurbaşkanları dışında sadece küçük bir Akdeniz ülkesi olan Malta'nın cumhurbaşkanı katıldı.
Beyoğlu sohbetleri
Dinlerarası diyalog çalışmaları İstanbul'da Büyükşehir Belediyesi'nin yanı sıra Beyoğlu ve Fatih belediyeleri tarafından da devam ettiriliyor. Nitekim Çarşamba akşamı Beyoğlu Belediyesi tarafından Pera Palas Oteli'nde düzenlenen 'Beyoğlu Sohbetleri' bu açıdan dikkat çekiciydi. Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş'un katıldığı toplantının 'protokol masası' 2000'li yıllar sonrasında özellikle iftar sofralarında sıklıkla tanık olunan 'dinlerarası diyalog' masalarından farksızdı. Buluşmaya İstanbul Müftüsü Rahmi Yaran, Türkiye Musevileri Hahambaşı Rav İsak Haleva; İstanbul, Ankara, İzmir Süryani Kadim Cemaati Metropoliti ve Ruhani Lideri Patrik Vekili Mor Filüksinos Yusuf Çetin, Ermeni Patrik Genel Vekili Başepiskopos Aram Ateşyan da katıldı. Kurtulmuş, gecede yaptığı konuşmada Batı dünyasında İslamofobinin, İslam karşıtlığının gittikçe arttığına işaret ederek, bu İslamofobiyi son derece iyi bir şekilde yöneten birtakım karanlık odakların olduğunu dile getirdi. Kurtulmuş, İslam karşıtlığını bütün dünyada son derece organize, yeni bir siyasal akım haline getirdiğini belirterek, bundan Müslümanların rahatsız olduğunu dile getirdi. Bu sözler Batı dünyasının kendi içinde dinlerarası diyalog çalışması yapmadığını, Medeniyetler İttifakı projesine tevessül etmediğini; bu tarz projeleri İslam dünyasını kontrol altına almak için hayata geçirdiklerini açıkça ortaya koyuyor.
Türkiye 'dinlerarası diyalog' çalışmalarıyla 1996 yılında tanıştı. Bugün 'paralel yapı' olarak adlandırılan camiaya bağlı Gazeteciler ve Yazarlar Vakfı, 1997 yılından itibaren bir Vatikan projesi olan dinlerarası diyalogun Türkiye'de sözcülüğünü üstlendi. 1999-2002 yılları arasında Türkiye'yi yöneten Bülent Ecevit başbakanlığındaki 57. Hükümet döneminde, dinlerarası diyalog çalışmaları Diyanet İşleri Başkanlığı'na da sirayet etti. Bu bağlamda Başkanlık bünyesinde 'dinlerarası diyalog masası' tesis edildi. Paralel yapının öncülüğünde 2000 yılından sonra İstanbul'un yanı sıra Şanlıurfa ve Mardin'de çok sayıda dinlerarası diyalog toplantısı icra edildi. Şanlıurfa ve Antalya'da içinde 'cami, kilise ve havra'nın yer aldığı dinler bahçeleri kuruldu. 2001 yılında Şanlıurfa'da yapılan dinlerarası diyalog toplantısında Müslüman bir kadının Hıristiyan bir erkekle evlendirilmesi "Bu bir devrim" manşetiyle Zaman gazetesinde yer aldı. O süreçte paralel yapı ile kol kola olan AKP Hükümeti, dinlerarası diyalog çalışmalarına tam destek verdi. Yapılan çalışmalar, Türkiye'nin 2005 yılında Birleşmiş Milletler (BM) Medeniyetler İttifakı projesinde kurucu ülke olarak yer almasında etkili oldu. Türkiye, BM'nin bile arka plana ittiği Medeniyetler İttifakı projesini sürdürmeye çalışması dikkat çekiyor. Hafta başında Azerbaycan'da yapılan Medeniyetler İttifakı Forumu'na Türkiye ve Azerbaycan cumhurbaşkanları dışında sadece küçük bir Akdeniz ülkesi olan Malta'nın cumhurbaşkanı katıldı.
Beyoğlu sohbetleri
Dinlerarası diyalog çalışmaları İstanbul'da Büyükşehir Belediyesi'nin yanı sıra Beyoğlu ve Fatih belediyeleri tarafından da devam ettiriliyor. Nitekim Çarşamba akşamı Beyoğlu Belediyesi tarafından Pera Palas Oteli'nde düzenlenen 'Beyoğlu Sohbetleri' bu açıdan dikkat çekiciydi. Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş'un katıldığı toplantının 'protokol masası' 2000'li yıllar sonrasında özellikle iftar sofralarında sıklıkla tanık olunan 'dinlerarası diyalog' masalarından farksızdı. Buluşmaya İstanbul Müftüsü Rahmi Yaran, Türkiye Musevileri Hahambaşı Rav İsak Haleva; İstanbul, Ankara, İzmir Süryani Kadim Cemaati Metropoliti ve Ruhani Lideri Patrik Vekili Mor Filüksinos Yusuf Çetin, Ermeni Patrik Genel Vekili Başepiskopos Aram Ateşyan da katıldı. Kurtulmuş, gecede yaptığı konuşmada Batı dünyasında İslamofobinin, İslam karşıtlığının gittikçe arttığına işaret ederek, bu İslamofobiyi son derece iyi bir şekilde yöneten birtakım karanlık odakların olduğunu dile getirdi. Kurtulmuş, İslam karşıtlığını bütün dünyada son derece organize, yeni bir siyasal akım haline getirdiğini belirterek, bundan Müslümanların rahatsız olduğunu dile getirdi. Bu sözler Batı dünyasının kendi içinde dinlerarası diyalog çalışması yapmadığını, Medeniyetler İttifakı projesine tevessül etmediğini; bu tarz projeleri İslam dünyasını kontrol altına almak için hayata geçirdiklerini açıkça ortaya koyuyor.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.