Başbakan Erdoğan, önce AB büyükelçilerine hesap verdi. Hükümetin AB'den müzakere tarihi almak için gerekli olan tüm şartları yerine getirdiğini söyledi.
Başbakan, "Ne istendiyse yaptık, müzakere tarihi almayı hak ettik" dedi.
Türkiye Cumhuriyeti Başbakanının tahtaya kalkan ve sözlüde iyi not almayı bekleyen öğrenci gibi davranması, doğrusu kanımıza dokunuyor.
Merak ediyorum, Başbakan aynı içtenlik ve aynı gururla Türk Milletinin huzuruna çıkıp "Size ne söz verdiysek yaptık. 18 ay boyunca seçimde vaad ettiğimiz tüm talepleri yerine getirdik" diyebilir mi?
Diyemez, çünkü AKP, millete, borçları ödemeyi, işsizliği önlemeyi vaad etti. Tam aksini yaptı. Borçlarımız 80 milyar dolar arttı. 12 milyon kişi işsiz.
AKP, millete, "Başörtüsü yasağını kaldırmak namus meselesidir" dedi. Namus meselesi, olduğu gibi duruyor.
AKP, millete imam-hatip liselerinin mağduriyetini gidermeyi vaad etti. Tam tersine Ruhban Okulunu açmanın ötesinde tüm liseleri Ruhban Okullarına dönüştürme hazırlığında.
AKP, Kur'an kurslarını açmayı vaad etti. AB'ye uyum adına, apartmanlarda kilise-evleri açtırdı.
Yetmiyormuş gibi milleti yeni belalara, savaşlara sürükleyecek girişimlerin içinde.
Başbakan, Türkiye'yi, Buşaronizmin ateşlediği Ortadoğu savaşlarının tarafı haline getiren G-8 zirvesine katılıyor.
Erdoğan, "Türkiye, G-8 zirvesine, bölgede gerçekleşmesi arzu edilen reform çalışmalarına destek verebilecek bir ortak ülke olarak davet ediliyor" diye havalara giriyor.
Ağlanacak halimize gülüyoruz. Güldükçe felaketlere sürükleniyoruz.
AB batağından B.O.P. batağına itilip kakılıyoruz.
Başbakan, "Ne istendiyse yaptık, müzakere tarihi almayı hak ettik" dedi.
Türkiye Cumhuriyeti Başbakanının tahtaya kalkan ve sözlüde iyi not almayı bekleyen öğrenci gibi davranması, doğrusu kanımıza dokunuyor.
Merak ediyorum, Başbakan aynı içtenlik ve aynı gururla Türk Milletinin huzuruna çıkıp "Size ne söz verdiysek yaptık. 18 ay boyunca seçimde vaad ettiğimiz tüm talepleri yerine getirdik" diyebilir mi?
Diyemez, çünkü AKP, millete, borçları ödemeyi, işsizliği önlemeyi vaad etti. Tam aksini yaptı. Borçlarımız 80 milyar dolar arttı. 12 milyon kişi işsiz.
AKP, millete, "Başörtüsü yasağını kaldırmak namus meselesidir" dedi. Namus meselesi, olduğu gibi duruyor.
AKP, millete imam-hatip liselerinin mağduriyetini gidermeyi vaad etti. Tam tersine Ruhban Okulunu açmanın ötesinde tüm liseleri Ruhban Okullarına dönüştürme hazırlığında.
AKP, Kur'an kurslarını açmayı vaad etti. AB'ye uyum adına, apartmanlarda kilise-evleri açtırdı.
Yetmiyormuş gibi milleti yeni belalara, savaşlara sürükleyecek girişimlerin içinde.
Başbakan, Türkiye'yi, Buşaronizmin ateşlediği Ortadoğu savaşlarının tarafı haline getiren G-8 zirvesine katılıyor.
Erdoğan, "Türkiye, G-8 zirvesine, bölgede gerçekleşmesi arzu edilen reform çalışmalarına destek verebilecek bir ortak ülke olarak davet ediliyor" diye havalara giriyor.
Ağlanacak halimize gülüyoruz. Güldükçe felaketlere sürükleniyoruz.
AB batağından B.O.P. batağına itilip kakılıyoruz.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
İbrahim Berk / diğer yazıları
- Cübbe düştü haç göründü / 07.01.2020
- Darbe fragmanı / 22.07.2016
- Suriye bumerangı / 24.02.2016
- AKP'nin hali pürmelali / 17.02.2016
- Atlantik'in iki yakasından Türkiye'nin görünümü / 22.10.2015
- Stratejik derinlikte çırpınan Türkiye / 18.09.2015
- Ya felakete, ya felaha / 05.09.2015
- Teröristleri takviye Mehmetçiği tasfiye operasyonu / 25.02.2015
- AKP IŞİD'i niçin vuramaz? / 15.10.2014
- Kuklalar düşünemez / 09.10.2014
- Darbe fragmanı / 22.07.2016
- Suriye bumerangı / 24.02.2016
- AKP'nin hali pürmelali / 17.02.2016
- Atlantik'in iki yakasından Türkiye'nin görünümü / 22.10.2015
- Stratejik derinlikte çırpınan Türkiye / 18.09.2015
- Ya felakete, ya felaha / 05.09.2015
- Teröristleri takviye Mehmetçiği tasfiye operasyonu / 25.02.2015
- AKP IŞİD'i niçin vuramaz? / 15.10.2014
- Kuklalar düşünemez / 09.10.2014