Bir ülke düşünün.Ama sadece düşünün.Bu ülkede;Türk,Türkiye,Türklük,Türkçe,Türk milleti,kısaca içinde Türk’e ait ne varsa,en garipsenendir,en ayıplanandır,en tü-kaka yapılandır.Yetmedi kamu kurumu levhalarından silinendir.Bu ülkede Türk düşmanlığı ‘Türk’ yerine ‘Türkiyeli’ zırvasına kadar varmıştır.Bu ülkenin işyerlerinin isimleri Türkçe değildir.Ecnebiye satılacak diye bu ülkede üretilen ürünlerin tamamı gâvurcadır, Türkçe değildir.On ve yukarı katlı binaların isimleri asla Türkçe değildir.Bu ülkenin AVM’leri, yani Alış-Veriş Merkezleri hep yabancı dildedir.Bu ülkenin başında bulunanlar “etnik milliyetçilik yapmama” mavalı ile Türk kelimesini kullanmaktan özenle kaçınırlar.Bu ülkede hayal edilen son darbe “Şark Projesi” adı altında Türklerin bu topraklardan çıkartılıp geldikleri yer olan Orta Asya’ya sürülüp, bu toprakların asıl sahiplerine, Bizans’a bırakılmasıdır.Yapılan bütün değişiklikler buna yöneliktir.İşte bu ülkede her yıl Türkçe Olimpiyatları adı altında büyük bir ala-i vala ile etkilikler düzenlenir.Statlar salonlar, yetmedi alanlar Yunanca bir kelime olan bu olimpiyatlara tahsis edilir.Ana sponsor Asya Bankası değildir, Bank Asya’dır.İsmi bile Türkçe olmayan diğer sponsorlar.THY bu Türkçe aşkından Skylife olan dergisinin adını mutlaka değiştirecektir umarım.Bu yaman çelişkilere daha onlarca misal vermek mümkün. Peki, bunda bir tuhaflık, ya da bir ihanetin tesettürü yok mu sizce?Bu ülkenin her köşe bucağında, ağırlıklı olarak İngilizce, İtalyanca olmak üzere, yabancı kelimelerin mağaza-marka ismi olması bir yana, bu yabancı kelimelerin çocuklara isim konması, bir özel imalat Afrikalı çocuğun; “tiritine tiritine tiritine bandım/bedava mı sandın dolar verip aldım” şarkısını Türkçe terennüm etmesinden daha calib-i dikkat ve azami rikkat olması gerekmez mi?Daha ehem, çok daha mühim değil midir sizce bu durum?Yetkililerimizin ve etkililerimizin bile bile katlettiği Türkçeyi Asyalı-Afrikalı çocuklar mı şarkı ve türkülerle ihya edecek?Asla burada bir kültür aşkı yoktur.Olsa olsa bir ihanetin tesettürü vardır.Kimseyi tahkir ve tazyif değildir gayem, Allah şahittir.Dünyayı Müslümanlaştırıyoruz iddiası ile ülkemizde Hıristiyanlık da hak dindir, Hıristiyanlar da cennetliktir batıl fikrini zihinlere yerleştirenler Türkçeyi dünya dili yapıyormuş.Peh peh peh, inanan ebleh.Ahmaklık bile geçerli bir mazeret değildir bu yalana inanmak için.Bir başka garabet ise, ülkenin her karış toprağını maden arama adı altında yabancılara haraç-mezat satanların, satmak için bir gecede bin kanun çıkaranların Afrikalı çocuğun “Dün gece sana bir tepeden baktım aziz İstanbul” mısralarını okurken gözyaşına boğulmalarıdır.Söyler misiniz Allah aşkına bundan daha sinsi ve tehlikeli iki yüzlülük var mıdır?
Müslim Karabacak / diğer yazıları
- Hz. Muhammed'den (saa) kim niye rahatsız olur? / 17.03.2024
- Metro Entelijansiyasi / 14.03.2024
- Aşık Neyanî'ce... / 10.03.2024
- Müslümanın Allah'ı "zengin" Ehl-i Kitab'ın tanrısı fakirdir ve Milli Ekonomi Modeli de "zengin Allah" inancının üründür / 09.03.2024
- Hak Teâlâ ayırmadı sana ne oluyor? / 29.02.2024
- Hak Teâlâ ayırmadı sana ne oluyor? / 28.02.2024
- Bir Kerbela mersiyesi... (Ahmed Edib Harâbî) / 23.02.2024
- Bohem hayat Necip Fazıl / 20.02.2024
- Kelimelerin ahenkle dansı / 17.02.2024
- Çok şeye tercüman, hayatımıza dair... / 16.02.2024
- Metro Entelijansiyasi / 14.03.2024
- Aşık Neyanî'ce... / 10.03.2024
- Müslümanın Allah'ı "zengin" Ehl-i Kitab'ın tanrısı fakirdir ve Milli Ekonomi Modeli de "zengin Allah" inancının üründür / 09.03.2024
- Hak Teâlâ ayırmadı sana ne oluyor? / 29.02.2024
- Hak Teâlâ ayırmadı sana ne oluyor? / 28.02.2024
- Bir Kerbela mersiyesi... (Ahmed Edib Harâbî) / 23.02.2024
- Bohem hayat Necip Fazıl / 20.02.2024
- Kelimelerin ahenkle dansı / 17.02.2024
- Çok şeye tercüman, hayatımıza dair... / 16.02.2024