logo
20 NİSAN 2024

Bizans oyunları - 5

08.04.2021 00:00:00
'Bizans oyunları - 5' seslendirme dosyası:

İngiliz ve Yunan istihbaratıyla işbirliği içinde bazı dinî cemaatler, sözüm ona tarikatlar sahne alıyor. Çözümleri yine aynı, memleketi ille de bir yabancı devletin himayesine sokmak. Çünkü bu defa düşman çok daha tehlikeli; küfrü mutlak yani komünizm bizim imanımızı yok edecek. Tek başımıza kendimizi korumamız mümkün değil. Dünyanın süper gücü ABD, ne yapıp edip kendimizi ona kabul ettirmeliyiz. Ama ona hediye edebilecek neyimiz var ki canımızdan başka. Kahraman Mehmetçik Kore'ye gitsin, canı pahasına Amerikan askerine siper olsun, Türkiye ABD'nin yanında olmak için NATO'ya üyelik başvurusu yapsın, sonra da ABD bunu bin bir nazla kabul etsin. Aslında komünist dünyanın önüne set çekmek için Türkiye'ye ihtiyacı olan Avrupa olduğu halde, SSCB'yi durdurmak için muhakkak Türkiye'yi kazanmak zorunda olan ABD olduğu halde, nasıl da içimizdeki Bizans ajanları tarafından oyuna getirildik. Batılıların yanında olmak için can atıp, çaresizlik edebiyatı yapıp, haçlı dünyasıyla bir olmayı bir iman meselesi haline getirip yutturdular millete.

Hem ABD, hem de AB ile olmak artık Türkiye Cumhuriyeti'nin de devlet politikası olmuştur. NATO'ya tıpış tıpış giderek kendi isteği ile teslim olan Türkiye, 1957'de kurulan Avrupa Ekonomik Topluluğu'na (AET) da 31 Mart 1959'da üyelik başvurusu yaptı. Bu topluluk zamanla Avrupa Birliği adını almıştır. Türkiye'nin üyelik başvurusuna gelince… Uzun müzakereler sonunda Türkiye hakkında verilen karar, Türkiye Cumhuriyeti'nin üyelik şartlarını taşımadığı, bunun için yapması gereken çok şey olduğu, bu şartlar yerine getirilinceye kadar Türkiye'nin tam olarak birliğe dahil olmadan ama geri de çevrilmeden kapıda bekletileceği oldu (1 Ocak 1964'te yürürlüğe giren Ankara Anlaşması). Üyelik konusunda Türkiye'ye ödevler verilip kontrol edilmeye başlandı. Bir taraftan NATO ve ABD, diğer taraftan AB, her fırsatta iç işlerimize karışır hale geldik. Üstelik bunu biz istedik. 

NATO müttefikimiz ABD, Marshall yardımları ile ordumuzu donattı, hem de bedavaya. Bir tek isteği vardı bizden; artık gerek kalmayan millî savunma sanayimizi kapatmamız ve hibe ettiği askerî malzeme ve silahları elli yıl kullanmamız. Okul çağındaki çocuklarımızı sütle, çikolatayla besleyen ABD, istediği her yerde askerî üsler açtı, sefarethane gibi temsilcilikler ile her bölgeye yayıldı. Karnımızı doyuran, askerimizin eline silah vererek bizi dinsiz Moskof'tan koruyan ABD bizim dostumuz, müttefikimiz, stratejik ortağımız olmuştu. ABD askeri Johny de kahramanımız. Hiçbir şey bu sevgiye, teslimiyete gölge düşüremezdi. Kıbrıs'ta asimile edilmek istenen soydaşlarımızın canını korumak için yola çıkan ABD donanmasının 6. Filosu İstanbul'a geldiğinde benzeri görülmemiş bir misafirperverlik gösterilmeliydi. Karşı çıkan dinsiz taifeye yol verilmemeli, dövülmeliydi. Bununla da yetinilmeyip ABD'den özürler dilenmeli, hatta ABD gemileri kıble edinilerek onlara doğru secde edilip namaz kılınmalıydı. Ne Müslümanlık ama… ABD Başkanı Johnson zehir zemberek mektup gönderip Türkiye'ye aba altından değil açıktan sopa göndermiş, olsun ne olacak? ABD savaş gemimizi batırmış, hem de beraber icra ettiğimiz bir tatbikat sonrasında, üstelik tatbikat sona ermiş, gemiler ve askerler istirahat ederken; canım ne var bunda? Çekiç Güç PKK'ya malzeme sağlamış, ne çıkar bundan? Şimdi de PKK'nın Suriye'deki kolunu yanına almış, eğitiyor, donatıyor, Türkiye'ye parasıyla vermediği Patriot hava savunma sistemini onlara bedavaya kuruyor; amma da yaptın ha! Ermeni soykırımını tanımış, Yunanistan ile bize karşı ortak tatbikatlar yapıyor, Lozan Antlaşmasına aykırı olarak adalarımızı işgal eden Yunan ile sıkı fıkı ve aynı antlaşmaya aykırı olarak Selanik'te yeni askerî üs açıyor; ne de alınganız ya hu. Adam S-400 hava savunma sistemini aldık diye bizi ortağı olduğumuz yeni nesil savaş uçağı projesinden çıkardı, bununla da kalmayıp hasım ülke (düşman) kategorisine alıp yaptırımlar uygulayacağını ilan etti. Ne yapsa, ne etse kabahat bizde. İçimizdeki bu Amerikan aşkı bir başka türlü.

Ya Avrupa Birliği? Üye miyiz? Tam olarak değil. AB dışında mıyız? Öyle de değil. Peki, o zaman neyiz? Üye olacağı umudu sürekli olarak canlı tutularak oyalanan, üye olmak için istenen her kanuni düzenlemeyi yapan, her tavizi veren ancak asla tam üye olamayan bir ülkeyiz. Tam üye olmadığı halde gümrük birliğini kabul edip modern kapitülasyonları hayata geçirerek kendisini Avrupa'nın açık pazarı haline getiren, tahdit yasalarıyla yerli tarımını bitiren, Avrupa istedi diye bir gecede onlarca yasa çıkarıp Avrupa'ya yaranmaya çalışan, onlar incinmesin diye millî bayramlarını kutlama protokollerini değiştirerek yurdunu işgal edene düşman bile diyemeyen, rahatsızlık duyuyorlar diye kimlik kartlarımızda Müslüman olduğumuzu gösteren bölümü kimliklerimizden çıkaran, onlara benzer hayatı toplumumuzda yaygınlaştıracağız diye zinayı meşru hale getiren, inancımızda ayetlerle hadislerle kesin olarak yasaklanmış, haram olduğu beyan edilmiş domuz etini, evciliyle yabanisiyle kasaplık hayvan statüsüne alıp helal kılan, ikiz yasaları onlar istedi diye kanunlaştırıp kendi birlik ve beraberliğine kendi eliyle bomba koyan, bekasını kendi eliyle tehlikeye atan bir ülkeyiz. Anlayacağınız bizim Avrupa'ya olan aşkımız da ayrı bir destan!

Ama birilerine sorarsanız durum hiç de öyle değil. Yeni tip Bizans ajanları, bu defa çalacakları minareye öyle bir kılıf hazırlamışlar ki, akıllara zarar. Büyüyoruz, güçleniyoruz, bunun önüne kimse geçemez, bize kimse mani olamaz. Üç kıtada at koşturan atalarımızı örnek almak bir yana, onları da geçeceğiz. Nasıl mı? İşte buna "Yeni Osmanlıcılık" derler. Size verdiğim sözü tutacağım kıymetli okurlar, merak etmeyin. Niyetim sizleri oyalamak değil. Yazacaklarım havada kalmasın diye konuya doğrudan girmek yerine bazı yaşanmış gelişmeleri hatırlatma ihtiyacı duydum, o kadar.

 
 
Hüseyin Kuloğlu / diğer yazıları
Son saniye penaltısıyla yıkıldı
İstanbulspor küme düştü
CHP'li 408 başkana böyle seslendi
'Ayağa kalkın ve bu ülkeyi kurtarın'
İsrail'le ticareti savunmaya devam etti
'Sözlerimin arkasındayım'
'Yarım saat sonra gelir alırsın' dedi!
Torbacılık suç olmaktan çıktı mı?
Dev dalgalar yürekleri ağızlara getirdi
Antalya'da şiddetli fırtına!
1 Haşdi Şabi mensubu öldü, 8 asker yaralandı
Hava saldırısı mı, patlama mı?
'Takmaya devam edeceğim'
Rolex müdafaası!
Yerlikaya, Mardin ve Diyarbakır için düğmeye bastı
İki ile kayyum mu atanacak?
Özel'e İmamoğlu ve Yavaş da eşlik etti
CHP'den Anıtkabir ziyareti
Vali Gül'den boşaltılan evler hakkında açıklama
Heyelan nedeniyle 30 ev boşaltıldı
'Biz de bu programı tavsiye ederdik'
IMF'den Şimşek programına destek
Armutlu hayalet şehre döndü
'Berzeg Sendromu' mahalleyi boşalttı
15 üyeden 9'unu Erdoğan atamış oldu
Erdoğan'dan AYM'ye yeni atama
Para vermeyen annesini benzin dökerek yaktı
Tutuklanırken dikkat çeken sözler
'Vay sana düşman olup yalanlayanın haline’
'İsim nedir?' dedim. Buyurdular: Alamet
Son saniye penaltısıyla yıkıldı
İstanbulspor küme düştü
CHP'li 408 başkana böyle seslendi
'Ayağa kalkın ve bu ülkeyi kurtarın'
İsrail'le ticareti savunmaya devam etti
'Sözlerimin arkasındayım'
'Yarım saat sonra gelir alırsın' dedi!
Torbacılık suç olmaktan çıktı mı?
Dev dalgalar yürekleri ağızlara getirdi
Antalya'da şiddetli fırtına!
1 Haşdi Şabi mensubu öldü, 8 asker yaralandı
Hava saldırısı mı, patlama mı?
'Takmaya devam edeceğim'
Rolex müdafaası!
Yerlikaya, Mardin ve Diyarbakır için düğmeye bastı
İki ile kayyum mu atanacak?
Özel'e İmamoğlu ve Yavaş da eşlik etti
CHP'den Anıtkabir ziyareti
Vali Gül'den boşaltılan evler hakkında açıklama
Heyelan nedeniyle 30 ev boşaltıldı
'Biz de bu programı tavsiye ederdik'
IMF'den Şimşek programına destek
Armutlu hayalet şehre döndü
'Berzeg Sendromu' mahalleyi boşalttı
15 üyeden 9'unu Erdoğan atamış oldu
Erdoğan'dan AYM'ye yeni atama
Para vermeyen annesini benzin dökerek yaktı
Tutuklanırken dikkat çeken sözler
'Vay sana düşman olup yalanlayanın haline’
'İsim nedir?' dedim. Buyurdular: Alamet
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2024

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.