Çok okunan yazarlardan bir Dostum, -sağ olsunlar geçmiş olsun dilekleri için- aramışlardı.Sağdan soldan, havadan sudan sohbet sonunda önümüzdeki Haziran Seçimlerine geldi.Sözün-sohbetin başında tavrımızı, kararımızı ve hedefimizi ortaya koyduk... Sohbet koyulaştı.Sonunda Dostum, yılgınca; "Ama Hocam, alternatif yok!" dediğinde; "Yüzüme karşı bana hakâret yetkisini sana kim verdi?" diye öfkeyle sordum ki gerçekten öfkelendim!"Estağfirullah!" falan diye utançla çırpınmaya başlayınca; "Kardeşim! Bir dostla konuşuyorsun ve o dostun siyasi bir partiyi temsil ettiğini de biliyorsun ve bunu bile bile alternatif yok diyorsun! Bu hakâret değilse nedir?" diye öfkemi ve nedenini açıklayınca, sağ olsun özür dileyip eşiyle birlikte Haziran Seçimlerinde BTP'ye oy verip oy toplayacaklarına söz verdiler.Benzer olayları, Türkiye'nin her yerinde sayısız Gönüldaşımız yaşıyorlardır emînim... Münakaşaya dönüşmeden önce Dostumla sohbetimizde, sebepleri soruştururken; "Hemen herkesin bildiği ama bildiğini bilmediği bir soru soracağım" diye başlayıp "Birinin yüzü doğuya, diğerinin yüzü batıya bakan iki kişi; hem yemek yiyor, hem de birbirlerini görüyorlar! Nasıl görürler?" diye sordum. Pratik zekâsına kefîl olduğum Dostum, biraz düşünmüş ve "Hocam, bilemedim!" demişti...Şu anda sizin içinizden de cevabı bilenlerin gülümsediğini, bilmeyenlerin ise nasıl olduğunu bulabilmek için kafa patlattığını hissediyorum.Tabii ki size kıyamam!Bilenler bilmeyenlere söylemeden önce, cevabı ben paylaşacağım...İki kişi; yüz yüze, yani karşı karşıyalar! Birinin yüzü doğuya, diğerininki batıya bakıyor ve kişiler karşılıklı yemek yiyorlar!Haziran Seçimleri öncesi milletle biz aynı durumdayız!Karşı karşıyayız, yüz yüzeyiz! Biz milletin arkasını kollamakla meşgulken, millet bizim arkamızda kimsenin olmadığını görerek şaşırıyor ve bizi anlamakta sıkıntı çekiyor!Milletin, gözümüze bakmasını sağladığımız anda göz göze geleceğiz!Bütün damlalar, su olmanın farkındalığıyla bir yere damlayarak göletler oluşturmaya başladığı anda da mes'elenin kendiliğinden çözüldüğünü göreceğiz!Hepimiz ve millet de biliyoruz ki; kısa bir zaman öncesine kadar ısrarla ve bilinçli olarak üzeri örtülmeğe çalışılan, hatta marjinal bir parti sayılan Bağımsız Türkiye Partisi artık hemen her evde sohbeti yapılan bir partidir.Her haftanın üç gününde BTP'li 1.500 hatip, Türkiye'nin 250-300 yerinde milletle buluşuyor. Bu etkinlik, her hafta bin yerde bin beş yüz Bağımsız Türkiye Partilinin Türk Milleti ile yüz yüze, göz göze geldiğinin göstergesidir.Bu buluşmalar, zaten yüz yüze olduğumuz Türk Milleti ile göz göze geleceğimizin ve Türk Milletinin de Bağımsız Türkiye Partisi'ni göreceğinin habercisidir.Şahsen; ummadığım vilayetlerden ve hiç ummadığım kişilerden Bağımsız Türkiye Partisi'ne destek sözleri alıyorum ve bunları hevesle Genel Merkezimize bildiriyorum.Ummadığım vilayetlerden, ummadığım kanaat önderlerinin, Bağımsız Türkiye Partisi'nden milletvekili adayı olmak istekleriyle coşuyorum.Artık dünyada; Rusların, BRICS Ülkelerinin (Brezilya, Rusya, Hindistan, Çin ve Güney Afrika), Fransızların ve nihayetinde Yunanlıların duyarak anladığı, heves ve heyecanla faydalandığı Prof. Dr. Haydar Baş Hoca'yı ve Milli Ekonomi Modeli'ni Türk Milletinin de duyup anlayacağı sürece girdik...Bu millî uyanışı daha da çabuklaştırmak için becerebildiğimiz kadar, ulaşabildiğimiz kadar çok kişiye Meltem Medya Gurubu televizyonlarını (Meltem TV, Mesaj TV, Kadırga TV, Köy TV, Kanal 99, Kanal 34) izlenmelerini, Yeni Mesaj Gazetemizi okunmalarını ısrarla tavsiye etmek gerek!Millet ve Vatan bütünlüğümüzün tehlikeye girdiği, Devlet bağımsızlığımızın kapalı kapılar arkasında pazarlandığı çok tehlikeli ve vahîm bir süreçteyiz! Bu acı gerçeği Bağımsız Türkiye Partisi'nden başka gören, kavrayan ve milleti uyarmak için gayret gösteren başka bir kurum veya kuruluş ta yok!Millî dokumuzla millet bütünlüğümüzle uğraşılıyor artık!Gâzi Mustafa Kemal Atatürk'ün; "Türkiye Cumhuriyetini kuran Türkiye halkına Türk Milleti denir" tarifini, bozup milleti yeniden halklara ayrıştırmak, parçalamak istiyorlar!Sadece halklara ayrıştırmakla da yetinmeyip Kısa Adam'ın; "Azınlık kavramını, bazı uluslararası hukuk metinlerinde Lozan'da olabilir ama sosyal hayatta ortadan kaldırmaya da kararlıyız" şeklindeki sözleriyle Üniter Devlet yapımızı bozacaklarını açıklıyorlar!Atatürk'ün; "... memleketin dahilinde iktidara sahip olanlar gaflet ve dalâlet ve hattâ hıyanet içinde bulunabilirler. Hatta bu iktidar sahipleri şahsî menfaatlerini, müstevlilerin siyasî emelleriyle tevhit edebilirler. Millet, fakr u zaruret içinde harap ve bîtap düşmüş olabilir. Ey Türk istikbalinin evlâdı! İşte, bu ahval ve şerait içinde dahi, vazifen; Türk istiklâl ve cumhuriyetini kurtarmaktır!" şeklindeki tarihi uyarısına, "Ey Türk istikbâlinin evlâdı" seslenişine; Prof. Dr. Haydar Baş ve Bağımsız Türkiye Partisi'nden başka sahiplenen kurum ve kuruluş ta yok!Zor bir zamanda, tarihî ve zor bir görevle mükellefiz!İşimiz zor ama Vallahi imkânsız değil!Yağmur damlaları gibi bir yere yağarak dere; dereler olarak birleşip nehirler olup coşarak çağıldamak zorundayız!Kükremiş sel gibi önümüze kattığımız bütün pislikleri de deryâmıza ulaştırıp temizlemek zorundayız! Bu görev Allah'ın nasîbidir! Bu görevin sonunda tek ödül, Allah'ın rızasıdır.Allah yardımcımız olsun. Resûlullah (s.a.a.), Ehl-i Beyt, On İki İmam ve Evliyaullah yardımcımız olsun..."OLAMAZ TÜRK'E BAŞ, TÜRK'ÜM DEMEYEN." Vesselâm...Selâm, sevgi, duâ...
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Mustafa Aslan / diğer yazıları
- Atatürk'ün anlatımıyla Çanakkale savaşları / 20.03.2017
- İnsandan insana, insansa... / 19.03.2017
- 'Anam bana kör dedi!' / 14.03.2017
- Söyle-ni-yorum-2 / 13.03.2017
- Hâlâ iyiler varmış şükrolsun / 10.03.2017
- Savaş ve insan / 09.03.2017
- Ben, kim miyim? / 08.03.2017
- Milli siyaset hakemliği / 07.03.2017
- Sakındığımız dostluk / 02.03.2017
- Yol özel yolcu güzel / 28.02.2017
- İnsandan insana, insansa... / 19.03.2017
- 'Anam bana kör dedi!' / 14.03.2017
- Söyle-ni-yorum-2 / 13.03.2017
- Hâlâ iyiler varmış şükrolsun / 10.03.2017
- Savaş ve insan / 09.03.2017
- Ben, kim miyim? / 08.03.2017
- Milli siyaset hakemliği / 07.03.2017
- Sakındığımız dostluk / 02.03.2017
- Yol özel yolcu güzel / 28.02.2017