16 yaşındaki liseli öğrenci Konya'da arkadaşlarının gözü önünde polis tarafından okulda tutuklandı.Birkaç saat gözaltında kalan bu öğrenci daha sonra serbest bırakıldı. Gözaltına alınmasının nedeni cumhurbaşkanına hakaret etmiş olması.Tasarrufa dikkat çekmek isteyen ve 'plaket yerine fidan dikilsin, yetimler doyurulsun' diyen Başbakan Ahmet Davutoğlu olay üzerine "Makama herkes saygı göstermeli' diyerek 16 yaşındaki çocuğun tutuklamasına destek verdi.Bizim medeniyetimiz 'insanı yaşat ki devlet yaşasın' anlayışıyla ayakta kalmış bir medeniyettir. Ama gelin görün ki gelinen noktada devleti korumayı bir kenara bırakın, artık makamları ayakta tutabilmek için insanlar ve hatta 16 yaşında çocuklar bile harcanabiliyor. Tutuklanan çocuk 'hırsız' diyerek suç işlemiş de olabilir. Bunun gereğini hukuk yapar. Ama teröristlerin bile elini kolunu sallayarak tutuklanmadan dolaşabildiği bir Türkiye'de süreç zarar görmesin diye teröriste bile reva görülmeyen bir tutuklama örneği neden bu gencimize reva görülüyor?Bu genç çevresine korku salmadan ifade vermesi için çağrılamaz mıydı?Çağrılabilirdi ama böyle yapılmadı, bunun yerine arkadaşlarının gözleri önünde gözaltına alındı.Kim ne derse desin bu bir gözdağıdır.Kim kime gözdağı veriyor?Eleştirilere tahammülü olmayanlar kendilerine eleştiri yöneltecek olanların gözünü korkutuyor.Demek ki hükümet "yeni Türkiye" derken bunları kastediyordu. Eleştirinin yasak olduğu, vatandaşların adeta padişahın kulu ve kölesi gibi davrandığı bir Osmanlı Türkiyesi?İstenen bu.Eleştiriye maruz kaldığında karşısında çocuk olduğunu bile unutup hukuku yok sayan ve bu tutuklamayı bile savunabilecek noktalara düşen hükümet cephesi, Anayasa Mahkemesi'nin gündeminde olan hukuksuz ve darbe ürünü seçim barajının mahkemece iptal edilmesi halinde bu kararı da tanımayacağını açıklamıştı. Kararları anayasaya göre herkesi bağlayan yüksek mahkemenin kararlarını hükümet dikkate almayacaksa kimin kararlarını dikkate alacak? Türkiye'yi yönetenleri yargı denetlemeyecekse kim denetleyecek?Yeni Türkiye'de hükümeti eleştirmek yasak.Hükümeti denetmek de yasak. İstenmeyen soruları sormak yasak.Her haberi yapmak yasak.Yasak da yasak?Bütün bunlar Türkiye'nin içinde bulunduğu durumun vahametini göstermesinin yanında çok daha kötü günlere doğru gidildiğini de göstermiyor mu?Güler misin ağlar mısın?17 Aralık yolsuzluk soruşturmasında takipsizlik kararı verildi malumunuz.Kararın hemen ardından operasyonda adı geçenler, bir yıl önce el konulan paralarını faiziyle birlikte geri aldılar. Adliyeden bavullarla çıkıp gittiler.Üstelik bu faiz, bizim ödediğimiz vergilerden ödendi. Çünkü paralar bankada değil, adli emanette tutuldu. Ama bu dönem zarfında bankada tutulsa elde edecekleri faiz geliri hesaplanarak bizim ödediğimiz vergilerle kendilerine ödendi. İşin ilginç tarafı paralarını geri alanlar, adli emanetteki para sayma makinelerini almamışlar. Bu yaşananlar da yeni Türkiye'nin örneklerinden sadece biri.
Orhan Dede / diğer yazıları
- Oyları hunharca bölün… / 23.03.2024
- Siyasette devrimi millet yapmalı / 22.03.2024
- İslam ülkeleri Endülüs’ün hâline düştü / 19.03.2024
- İktidardakiler sazan avına mı çıktı? / 14.03.2024
- Değişim istiyorsan önce sen değişmelisin! / 11.03.2024
- Hiçbir şey yapamıyorsanız ABD’nin istemediğini yapın / 20.09.2023
- Türkiye’ye göç etmek çok kolay! / 29.08.2023
- AKP beceremedi diye nas yok olmaz! / 26.08.2023
- Gerçek itibar ormanı yanmaktan korumaktır / 24.08.2023
- Aynı insanlarla değişim olmaz / 22.08.2023
- Siyasette devrimi millet yapmalı / 22.03.2024
- İslam ülkeleri Endülüs’ün hâline düştü / 19.03.2024
- İktidardakiler sazan avına mı çıktı? / 14.03.2024
- Değişim istiyorsan önce sen değişmelisin! / 11.03.2024
- Hiçbir şey yapamıyorsanız ABD’nin istemediğini yapın / 20.09.2023
- Türkiye’ye göç etmek çok kolay! / 29.08.2023
- AKP beceremedi diye nas yok olmaz! / 26.08.2023
- Gerçek itibar ormanı yanmaktan korumaktır / 24.08.2023
- Aynı insanlarla değişim olmaz / 22.08.2023