ABD, Irak'ı işgal edeceği zaman kimyasal silah sahibi olduğunu iddia etti. Oysa bütün raporlar ve nihayet bizzat işgali koordine eden Beyazsaray kurmaylarının itirafları, bunun böyle olmadığını ispatlamasına rağmen silahlı gücüne güvendiği için işgal etti.
Ayrıca ABD'de kimyasal silah varken ve ellerindeki bu silahlar küresel barışı tehdit etmediği iddia edilirken; şayet Irak'ın elinde kimyasal silah olsa bile, bunun küresel barışı tehdit ettiğine tek başına ABD nasıl karar verebilir? Demek ki, gücü elinde tutanlar, hem müşteki, hem savcı, hem de yargıç olabiliyorlar.
Filistin, güçlü bir ordusu olmadığı için zulüm yaşıyorFilistin halkının içinde bulunduğu durumun sebebi, onu koruyacak güçlü ordusunun olmamasıdır. Bugün dünyada haksızlığa uğrayan devletler, BM nezdinde onları koruyacak düzenlemeler olmadığı için değil, onları koruyacak orduları olmadığı için bu duruma düşmüşlerdir. Tek yönlü silahlanma ve ülkeler arasında meydana gelen büyük silah gücündeki dengesizlikler, barışın ortadan kalmasına da sebep olmaktadır.
Güçlü ordu barışın teminatıdırO yüzden savunma ve barış amaçlı güçlü orduların varlığı, hem milletlerin güvencesi, hem de küresel barışın sağlayıcısı olacaktır. Özellikle yer altı kaynakları zengin gelişmekte olan ülkeler, önce borç batağına batırılmaktadır. Ardından da "askeri harcamaların bütçe üzerinde yük olduğu, oraya harcanacak paraların barışçıl yerlere harcanması" tavsiye edilerek, orduları, iyice güçsüz kılındıktan sonra silahsız işgale direndikleri taktirde "silahlı işgal"e hazır hale getirilmektedirler.
Kendileri silahlanırken, dünyayı silahsızlandırıyorlarDünyada küresel barışı bozan başta ABD olmak üzere irili-ufaklı tüm global güçler, bir taraftan silah harcamalarını arttırırken, diğer taraftan sair ülkelere silah harcamalarını kısmak için IMF ve DB üzerinden baskılar uygulamaktadırlar. 2001 yılında 800 milyar dolar olan dünyadaki toplam askeri harcamalar, 2005 yılında 1.118 trilyon dolara çıkmış durumdadır. Dünyadaki toplam askeri harcamaların nerede ise yarısı kadarı ABD tarafından yapılmaktadır.
SOSYAL DEVLET - MİLLİ DEVLET / Prof. Dr. Haydar Baş'ın kaleminden
SOSYAL DEVLET - MİLLİ DEVLET İÇİN NE DEDİLER
Prof. Dr. Cahit Babuna / İstanbul Ünv. emekli öğr. üyesiBu ışık bütün dünyayı aydınlatacakBu kitap yepyeni sistemi önermektedir. Yepyeni ufukları açmaktadır. Çünkü İnsana dönük bir MİLLİ DEVLET idaresini ve SOSYAL EKONOMİ sistemini tarif etmektedir. Devleti halkla bütünleştirmekte ve insanı ön plana çıkarmaktadır. Bu idarede menfaatler ve haksız çıkarlar kenara itilmekte ve her işlem insana dönük olmaktadır. bu yepyeni SOSYAL DEVLET-MİLLİ DEVLET SİSTEMİ VE İDARİ MODELİ, ülkemizde ve dünyada gittikçe daha fazla tasvip görmektedir. Yapılan yurt içi ve yurt dışı kongrelerde yüzlerce bilim adamı yeni ekonomi hakkında bildirilerini sunmaktadır. Model geleceğin idari sistemi olarak görülmekte ve benimsenmektedir. Bu ekonomi modelini benimseyen birçok Profesör ve bilim adamının yanında bir çok idari adamlar da mevcuttur. Hatta kitabın içindeki bazı konular ve pasajlar birçok idareci tarafından fiilen de tatbik edilmeye başlanmaktadır. Üstelik bu kitaptan alınan bazı bilgiler, özellikle sosyal yardım alanlarındaki bazı ekonomik tavsiyeler, şimdiden birçok kimse tarafından, (kaynağı gösterilmeden dahi) benimsenmekte ve halka duyurulmaktadır. Parıldayan ışık uzun zaman karanlıkta gizli kalamaz. Bu ışık elbette birgün dünyayı aydınlatmaya başlayacaktır.
Ayrıca ABD'de kimyasal silah varken ve ellerindeki bu silahlar küresel barışı tehdit etmediği iddia edilirken; şayet Irak'ın elinde kimyasal silah olsa bile, bunun küresel barışı tehdit ettiğine tek başına ABD nasıl karar verebilir? Demek ki, gücü elinde tutanlar, hem müşteki, hem savcı, hem de yargıç olabiliyorlar.
Filistin, güçlü bir ordusu olmadığı için zulüm yaşıyorFilistin halkının içinde bulunduğu durumun sebebi, onu koruyacak güçlü ordusunun olmamasıdır. Bugün dünyada haksızlığa uğrayan devletler, BM nezdinde onları koruyacak düzenlemeler olmadığı için değil, onları koruyacak orduları olmadığı için bu duruma düşmüşlerdir. Tek yönlü silahlanma ve ülkeler arasında meydana gelen büyük silah gücündeki dengesizlikler, barışın ortadan kalmasına da sebep olmaktadır.
Güçlü ordu barışın teminatıdırO yüzden savunma ve barış amaçlı güçlü orduların varlığı, hem milletlerin güvencesi, hem de küresel barışın sağlayıcısı olacaktır. Özellikle yer altı kaynakları zengin gelişmekte olan ülkeler, önce borç batağına batırılmaktadır. Ardından da "askeri harcamaların bütçe üzerinde yük olduğu, oraya harcanacak paraların barışçıl yerlere harcanması" tavsiye edilerek, orduları, iyice güçsüz kılındıktan sonra silahsız işgale direndikleri taktirde "silahlı işgal"e hazır hale getirilmektedirler.
Kendileri silahlanırken, dünyayı silahsızlandırıyorlarDünyada küresel barışı bozan başta ABD olmak üzere irili-ufaklı tüm global güçler, bir taraftan silah harcamalarını arttırırken, diğer taraftan sair ülkelere silah harcamalarını kısmak için IMF ve DB üzerinden baskılar uygulamaktadırlar. 2001 yılında 800 milyar dolar olan dünyadaki toplam askeri harcamalar, 2005 yılında 1.118 trilyon dolara çıkmış durumdadır. Dünyadaki toplam askeri harcamaların nerede ise yarısı kadarı ABD tarafından yapılmaktadır.
SOSYAL DEVLET - MİLLİ DEVLET / Prof. Dr. Haydar Baş'ın kaleminden
SOSYAL DEVLET - MİLLİ DEVLET İÇİN NE DEDİLER
Prof. Dr. Cahit Babuna / İstanbul Ünv. emekli öğr. üyesiBu ışık bütün dünyayı aydınlatacakBu kitap yepyeni sistemi önermektedir. Yepyeni ufukları açmaktadır. Çünkü İnsana dönük bir MİLLİ DEVLET idaresini ve SOSYAL EKONOMİ sistemini tarif etmektedir. Devleti halkla bütünleştirmekte ve insanı ön plana çıkarmaktadır. Bu idarede menfaatler ve haksız çıkarlar kenara itilmekte ve her işlem insana dönük olmaktadır. bu yepyeni SOSYAL DEVLET-MİLLİ DEVLET SİSTEMİ VE İDARİ MODELİ, ülkemizde ve dünyada gittikçe daha fazla tasvip görmektedir. Yapılan yurt içi ve yurt dışı kongrelerde yüzlerce bilim adamı yeni ekonomi hakkında bildirilerini sunmaktadır. Model geleceğin idari sistemi olarak görülmekte ve benimsenmektedir. Bu ekonomi modelini benimseyen birçok Profesör ve bilim adamının yanında bir çok idari adamlar da mevcuttur. Hatta kitabın içindeki bazı konular ve pasajlar birçok idareci tarafından fiilen de tatbik edilmeye başlanmaktadır. Üstelik bu kitaptan alınan bazı bilgiler, özellikle sosyal yardım alanlarındaki bazı ekonomik tavsiyeler, şimdiden birçok kimse tarafından, (kaynağı gösterilmeden dahi) benimsenmekte ve halka duyurulmaktadır. Parıldayan ışık uzun zaman karanlıkta gizli kalamaz. Bu ışık elbette birgün dünyayı aydınlatmaya başlayacaktır.