Adı, Ebu Hafs.
Libya'nın Bingazi şehrinde bir camide imamlık yapıyordu.
Beş vakit namazı cemaat bu imam efendinin ardında huşu içinde kılıyordu.
Namazlardan sonra uzun uzun dualar okuyan imam efendinin iyi bir kıraati ve güzel de bir sesi vardı.
Cübbesi, şalvarı, sarığı ve uzunca sakalıyla ehli takva bir cami imamıydı
Diğer camilerin çoğu boş kalırken, radikal çıkışlarıyla dikkat çeken Ebu Hafs'ın vaazlarında cami hınca hınç doluyordu.
Vaazlarında Şii Müslümanları yalnızca kötülemekle kalmıyor, küfürle suçluyordu.
Şiileri öldürmenin faziletinden sık sık bahsediyordu.
Birkaç gün önce Libya hükümeti bu imamı tutukladı.
Yapılan araştırmalarda bu imamın karanlık bağlantıları ortaya çıkmıştı.
Sorgulandı ve hakkındaki belgeler önüne konulunca kendi itiraflarıyla tüm gerçek ortaya çıktı.
DEAŞ terör örgütüne katılmış, onlarla birlikte Libya'nın Bingazi şehrine gelmişti.
Kendisinden istenilen en kanlı saldırıları bile gözünü kırpmadan gerçekleştirdiği, tam teslimiyetle örgüte bağlılığını ispatladığı için kısa süre içerisinde örgütte imamlığa kadar yükselmişti.
200 kişilik bir militan grubunun başına getirilmişti. Bu militanlarla çeşitli saldırılarda bulunmuştu.
Ebu Hafs'ın başındaki terörist grup, en kanlı, en vahşi saldırıları gerçekleştirdiği için DEAŞ örgütü arasında Libya'da nam salmıştı.
Saldırılarda çoluk-çocuk demeden katletmişlerdi.
Ebu Hafs, daha sonra Bingazi'deki bir camide imamlık yapmaya başlamıştı.
Asıl şok edici gerçek bundan sonra ortaya çıktı.
Ebu Hafs bizim imamın kod adıydı.
Asıl adı 'Benjamin Efrahim' olduğunu bizzat kendisi itiraf etti.
Aslen Yahudi olan Ebu Hafs kod adlı Benjamin imam, İsrail gizli servisi Mossad tarafından özel olarak yetiştirilmiş ve İslam ülkelerinde Müslüman kisvesiyle casusluk yapmakla görevlendirilmiş.
Ajan imam Ebu Hafs, camide namaz kıldıracak kadar Müslümanların arasına sızmış ve yakalanana kadar zehrini zerk etmeye devam etmişti.
Şüphesiz İslam coğrafyasında Müslüman gibi görünen ve sinsi fitnesini yayan ajan imam Benjamin gibi binlercesi, belki de on binlercesi var.
Bunları foyaları ortaya çıkmadan anlamak elbette zor.
Ancak şu istisnasız her zaman geçerli olan bir kuraldır:
Her kim; Sünni olsun Şii olsun Müslümanları diğer Müslümanlara karşı kışkırtıyor, Müslüman'ın Müslüman'ı öldürmesini makul gösteriyor ise onda 'ajan imam Benjamin' kumaşı vardır.
Libya'nın Bingazi şehrinde bir camide imamlık yapıyordu.
Beş vakit namazı cemaat bu imam efendinin ardında huşu içinde kılıyordu.
Namazlardan sonra uzun uzun dualar okuyan imam efendinin iyi bir kıraati ve güzel de bir sesi vardı.
Cübbesi, şalvarı, sarığı ve uzunca sakalıyla ehli takva bir cami imamıydı
Diğer camilerin çoğu boş kalırken, radikal çıkışlarıyla dikkat çeken Ebu Hafs'ın vaazlarında cami hınca hınç doluyordu.
Vaazlarında Şii Müslümanları yalnızca kötülemekle kalmıyor, küfürle suçluyordu.
Şiileri öldürmenin faziletinden sık sık bahsediyordu.
Birkaç gün önce Libya hükümeti bu imamı tutukladı.
Yapılan araştırmalarda bu imamın karanlık bağlantıları ortaya çıkmıştı.
Sorgulandı ve hakkındaki belgeler önüne konulunca kendi itiraflarıyla tüm gerçek ortaya çıktı.
DEAŞ terör örgütüne katılmış, onlarla birlikte Libya'nın Bingazi şehrine gelmişti.
Kendisinden istenilen en kanlı saldırıları bile gözünü kırpmadan gerçekleştirdiği, tam teslimiyetle örgüte bağlılığını ispatladığı için kısa süre içerisinde örgütte imamlığa kadar yükselmişti.
200 kişilik bir militan grubunun başına getirilmişti. Bu militanlarla çeşitli saldırılarda bulunmuştu.
Ebu Hafs'ın başındaki terörist grup, en kanlı, en vahşi saldırıları gerçekleştirdiği için DEAŞ örgütü arasında Libya'da nam salmıştı.
Saldırılarda çoluk-çocuk demeden katletmişlerdi.
Ebu Hafs, daha sonra Bingazi'deki bir camide imamlık yapmaya başlamıştı.
Asıl şok edici gerçek bundan sonra ortaya çıktı.
Ebu Hafs bizim imamın kod adıydı.
Asıl adı 'Benjamin Efrahim' olduğunu bizzat kendisi itiraf etti.
Aslen Yahudi olan Ebu Hafs kod adlı Benjamin imam, İsrail gizli servisi Mossad tarafından özel olarak yetiştirilmiş ve İslam ülkelerinde Müslüman kisvesiyle casusluk yapmakla görevlendirilmiş.
Ajan imam Ebu Hafs, camide namaz kıldıracak kadar Müslümanların arasına sızmış ve yakalanana kadar zehrini zerk etmeye devam etmişti.
Şüphesiz İslam coğrafyasında Müslüman gibi görünen ve sinsi fitnesini yayan ajan imam Benjamin gibi binlercesi, belki de on binlercesi var.
Bunları foyaları ortaya çıkmadan anlamak elbette zor.
Ancak şu istisnasız her zaman geçerli olan bir kuraldır:
Her kim; Sünni olsun Şii olsun Müslümanları diğer Müslümanlara karşı kışkırtıyor, Müslüman'ın Müslüman'ı öldürmesini makul gösteriyor ise onda 'ajan imam Benjamin' kumaşı vardır.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Orhan Dede / diğer yazıları
- Çağdaş Nemrutların ateşinden hiç korkmadı! / 13.04.2025
- Ya Öcalan cumhurbaşkanı olursa... / 10.04.2025
- DEM Parti’ye mağdur rolü mü biçildi? / 05.11.2024
- Bin tane Öcalan’ın çağrısı terörü bitirir mi? / 29.10.2024
- Türkiye’nin refleksleri yok edildi / 24.10.2024
- Vatikan çok üzüldü… / 22.10.2024
- Bir savcı çok şeyi değiştirir / 20.10.2024
- Kaç Erdoğan var? / 19.10.2024
- Kürecik’teki üs İsrail’in hizmetinde / 18.10.2024
- Neçirvan Barzani neden geldi? / 17.10.2024
- Ya Öcalan cumhurbaşkanı olursa... / 10.04.2025
- DEM Parti’ye mağdur rolü mü biçildi? / 05.11.2024
- Bin tane Öcalan’ın çağrısı terörü bitirir mi? / 29.10.2024
- Türkiye’nin refleksleri yok edildi / 24.10.2024
- Vatikan çok üzüldü… / 22.10.2024
- Bir savcı çok şeyi değiştirir / 20.10.2024
- Kaç Erdoğan var? / 19.10.2024
- Kürecik’teki üs İsrail’in hizmetinde / 18.10.2024
- Neçirvan Barzani neden geldi? / 17.10.2024