Çavuşoğlu'ndan AB'ye yaptırım cevabı!
AB'nin yaptırım kararının Türkiye'yi etkilemeyeceğini ifade eden Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu, "Rum kesimi ve Yunanistan'ın baskısıyla böyle kıytırıktan kararlar aldılar" dedi. Çavuşoğlu, Türkiye'nin Doğu Akdeniz'deki sondaj faaliyetlerini artırarak sürdüreceğini sözlerine ekledi
16.07.2019 00:00:00
Avrupa Birliği'nin (AB) yaptırım kararı ile ilgili Kuzey Makedonya'da açıklamalarda bulunan Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Türkiye'nin Doğu Akdeniz'deki sondaj faaliyetleriyle ilgili alınan yaptırım kararının Türkiye'yi etkilemeyeceğini söyledi.
Çavuşoğlu, "Buna yaptırım demek bu işi çok ciddiye almak demektir. Çok da ciddiye almaya gerek yok. Bizi etkileyecek şeyler değil" değerlendirmesini yaptı.
Sivil havacılık görüşmelerinin Rum kesiminin girişimleriyle zaten daha önce durdurulmuş olduğunu söyleyen Çavuşoğlu, "Saçma sapan dayanışma anlayışıyla Rum kesimi ve Yunanistan'ın baskısıyla böyle kıytırıktan kararlar aldılar. Aldıkları kararların uygulanmasının mümkün olmadığını kendileri de biliyor" şeklinde sözlerini sürdürdü.
Türkiye'nin Doğu Akdeniz'deki faaliyetlerini artıracağını belirten Çavuşoğlu, "Orada üç gemimiz var, dördüncü gemimizi de Doğu Akdeniz'e en kısa zamanda göndereceğiz. Kıbrıs Türk halkının hakkını garanti altına almadıkları sürece biz oradaki faaliyetlerimizi sürdüreceğiz" dedi.
Dışişleri karara tepki gösterdi
Türkiye Dışişleri Bakanlığından Avrupa Birliği Dış İlişkiler Konseyi'nin Brüksel'de aldığı yaptırım kararıyla ilgili 15 Temmuz akşamı bir de yazılı açıklama yapıldı.
Yaptırım kararının Türkiye'nin Doğu Akdeniz'deki hidrokarbon faaliyetlerini sürdürme yönündeki kararlılığını etkilemeyeceği belirtilen açıklamada, kararda Kıbrıslı Türklerden bahsedilmemesinin AB'nin Kıbrıs konusunda önyargılı ve taraflı olduğunu gösterdiği vurgulandı.
Yunanistan ve Kıbrıslı Rumların AB üyeliklerini "kendi maksimalist pozisyonları doğrultusunda suistimal ettiği ve AB'nin de buna alet olduğu" savunulan açıklamada, "Doğu Akdeniz'deki hidrokarbon faaliyetlerimizin, kendi kıta sahanlığımızdaki haklarımızın korunması ve Ada'nın ortak sahibi olan Kıbrıs Türklerinin, Ada'nın hidrokarbon kaynakları üzerindeki eşit haklarının korunması olmak üzere iki boyutu vardır. İlk boyutta, Türkiye'nin Kıbrıs meselesi çözülmeden GKRY ile deniz yetki alanlarını sınırlandırmak için görüşmelere başlaması söz konusu değildir" görüşüne yer verildi.
İkinci boyutta bir çözüm bulunmasının ise ancak Kıbrıs Türklerinin haklarının garanti altına alınması ile mümkün olabileceği ifade edilen açıklamada, Kıbrıs Türklerinin 13 Temmuz'da yaptığı ve Türkiye'nin de destek verdiği kapsamlı işbirliği önerisinin çözüm için fırsat olabileceği vurgulandı.
Açıklamada Türkiye'nin hem kendi haklarını kararlılıkla korumaya devam edeceği hem de Türkiye'nin bu yöndeki faaliyetlerini daha da artıracağı belirtildi.
Yaptırımların kapsamı belli oldu
AB üyesi ülkelerin dışişleri bakanlarının kararlaştırdığı yaptırımlar kapsamında AB, Türkiye ile üst düzey temasları ve Kapsamlı Hava Taşımacılık Anlaşması müzakereleri askıya alacak ve Türkiye'nin AB'den 2020'ye kadar alması öngörülen 145.8 milyon Euro'luk üyelik öncesi mali fonlarda kesintiye gidecek.
AB Türkiye'ye 2014-2020 dönemi için 4.4 milyar Euro fon ayırmıştı. AB Dışişleri Bakanları ayrıca, doğalgaz sondaj faaliyetleriyle bağlantılı olanların hedef alınacağı muhtemel mali yaptırımlar konusunda da Avrupa Komisyonu'nun çalışmalara devam etmesini talep etti.
Avrupa Yatırım Bankası'ndan da Ankara'ya verilecek kredi desteğinin gözden geçirilmesi talebinde bulunulduğu belirtildi.
HABER MERKEZİ
Çavuşoğlu, "Buna yaptırım demek bu işi çok ciddiye almak demektir. Çok da ciddiye almaya gerek yok. Bizi etkileyecek şeyler değil" değerlendirmesini yaptı.
Sivil havacılık görüşmelerinin Rum kesiminin girişimleriyle zaten daha önce durdurulmuş olduğunu söyleyen Çavuşoğlu, "Saçma sapan dayanışma anlayışıyla Rum kesimi ve Yunanistan'ın baskısıyla böyle kıytırıktan kararlar aldılar. Aldıkları kararların uygulanmasının mümkün olmadığını kendileri de biliyor" şeklinde sözlerini sürdürdü.
Türkiye'nin Doğu Akdeniz'deki faaliyetlerini artıracağını belirten Çavuşoğlu, "Orada üç gemimiz var, dördüncü gemimizi de Doğu Akdeniz'e en kısa zamanda göndereceğiz. Kıbrıs Türk halkının hakkını garanti altına almadıkları sürece biz oradaki faaliyetlerimizi sürdüreceğiz" dedi.
Dışişleri karara tepki gösterdi
Türkiye Dışişleri Bakanlığından Avrupa Birliği Dış İlişkiler Konseyi'nin Brüksel'de aldığı yaptırım kararıyla ilgili 15 Temmuz akşamı bir de yazılı açıklama yapıldı.
Yaptırım kararının Türkiye'nin Doğu Akdeniz'deki hidrokarbon faaliyetlerini sürdürme yönündeki kararlılığını etkilemeyeceği belirtilen açıklamada, kararda Kıbrıslı Türklerden bahsedilmemesinin AB'nin Kıbrıs konusunda önyargılı ve taraflı olduğunu gösterdiği vurgulandı.
Yunanistan ve Kıbrıslı Rumların AB üyeliklerini "kendi maksimalist pozisyonları doğrultusunda suistimal ettiği ve AB'nin de buna alet olduğu" savunulan açıklamada, "Doğu Akdeniz'deki hidrokarbon faaliyetlerimizin, kendi kıta sahanlığımızdaki haklarımızın korunması ve Ada'nın ortak sahibi olan Kıbrıs Türklerinin, Ada'nın hidrokarbon kaynakları üzerindeki eşit haklarının korunması olmak üzere iki boyutu vardır. İlk boyutta, Türkiye'nin Kıbrıs meselesi çözülmeden GKRY ile deniz yetki alanlarını sınırlandırmak için görüşmelere başlaması söz konusu değildir" görüşüne yer verildi.
İkinci boyutta bir çözüm bulunmasının ise ancak Kıbrıs Türklerinin haklarının garanti altına alınması ile mümkün olabileceği ifade edilen açıklamada, Kıbrıs Türklerinin 13 Temmuz'da yaptığı ve Türkiye'nin de destek verdiği kapsamlı işbirliği önerisinin çözüm için fırsat olabileceği vurgulandı.
Açıklamada Türkiye'nin hem kendi haklarını kararlılıkla korumaya devam edeceği hem de Türkiye'nin bu yöndeki faaliyetlerini daha da artıracağı belirtildi.
Yaptırımların kapsamı belli oldu
AB üyesi ülkelerin dışişleri bakanlarının kararlaştırdığı yaptırımlar kapsamında AB, Türkiye ile üst düzey temasları ve Kapsamlı Hava Taşımacılık Anlaşması müzakereleri askıya alacak ve Türkiye'nin AB'den 2020'ye kadar alması öngörülen 145.8 milyon Euro'luk üyelik öncesi mali fonlarda kesintiye gidecek.
AB Türkiye'ye 2014-2020 dönemi için 4.4 milyar Euro fon ayırmıştı. AB Dışişleri Bakanları ayrıca, doğalgaz sondaj faaliyetleriyle bağlantılı olanların hedef alınacağı muhtemel mali yaptırımlar konusunda da Avrupa Komisyonu'nun çalışmalara devam etmesini talep etti.
Avrupa Yatırım Bankası'ndan da Ankara'ya verilecek kredi desteğinin gözden geçirilmesi talebinde bulunulduğu belirtildi.
HABER MERKEZİ