CHP kendi eliyle tuzağa düşebilir

CHP bir yanlışa daha doğru gidiyor. Sayın Kılıçdaroğlu'nun uzun zamandır bahsettiği, Başbakan Erdoğan'ın birbirini tutmayan söylemleri, kendi kendini yalanlayan açıklamalarını, argo çıkışlarını içerin 266 sayfalık bir kitap olarak   "A'dan Z'ye Recep Larouse"u hazırlattı.Bu kitap çokta satar. Ama bu kitabı CHP hazırlamamalıydı. Neden? Birincisi; Erdoğan, en çok satanlar listesinde birinciliği bu saatten sonra kimseye bırakmaz. İkincisi ve en önemlisi ise AKP bu kitaba, kitapla karşılık verir. Kemal Bey, Erdoğan'ın söylemlerini yer ve zaman olarak belgeler ama AKP komple CHP tarihini hedef alır. CHP adına camilerden girer, minarelerden çıkar. Başörtüsünü alır çarşafa dolar. CHP adına çağdaşlığı, özgürlüğü içkiyle sembolize eder vs. Böylece vatandaşı nostalji kuyusuna indirip, kendi gerçeklerini örter.CHP ne yapmalıydı? Eğer CHP ulusalcı, Atatürkçü, milletimizin milli ve manevi değerlerini savunduğunu iddia ediyor ve ülkemizi, geldiği tehlikeli noktadan kurtarmak istiyorsa, Prof. Dr. Haydar Baş gerçeğini görmesi, en azından taklit etmesi gerekiyordu. Sayın Baş yıllardır; "Dini bütünlüğümüz Milli Bütünlüğümüzdür. Milli bütünlüğümüz Dini bütünlüğümüzdür" hakikatini dillendiriyor. CHP bu gerçeğe yaklaşmadı. Sayın Baş, kölelik düzeni olan emperyalizme, hayatının her safhasında karşı oldu. CHP'ye gönül veren kardeşlerimizde, sloganlarla emperyalizme karşı olduklarını dile getirdiler ama CHP bir türlü AB, ABD ekseninden ayrılmadı.Sayın Baş, emperyalizmin en büyük silahı kapitalizmi çökerten tezini (Milli Ekonomi Modelini) milletimize ve insanlığa sundu. CHP bu gerçeği gördü ama sahip çıkmadı. Sayın Baş, milletimizden saklanan Atatürk'ü gerçeğini de belgeleriyle ortaya koydu. CHP, Atatürk'ün kurduğu parti olmasına rağmen bu gerçeğe yanaşmadı.Sayın Baş, dinler arası diyalog projesiyle, insanımızın nasıl manen esir edildiğini, itikadının bozulduğunu, bu projenin asıl amacının ne olduğunu, siyasi ve sosyal sonuçlarını hem dini hem de siyasi gerçeklerle ortaya koydu. CHP, bu diyalog projesi karşısında net bir tavır ortaya koyamadı.Sayın Baş, ülkemizde mezhep ayrımcılığı ile oynanmak istenen sinsi oyuna her daim dikkat çekti. Ehl-i Beyt gerçeğini önümüze koyarak Alevi, Sünni, Caferi, Şii vs. bütün Müslümanların kardeş olduğu ve birliğin adresinin Ehl-i Beyt olduğunu aleme ilan etti. Sünni geçinen, Müslüman katline fetva verenler Sayın Baş'a her fırsatta saldırdılar. CHP ise taraf olmamayı seçti. Sayın Baş, ülkem için, milletim için partimi kapatmaya hazırım. Koltukta filan gözüm yok. Bedava danışmanlık yapayım. Yeter ki ülkem kurtulsun, milletim rahata ersin, çağrısı yaptı. Hadi AKP, BOP ortağıydı, ABD'nin kadim dostuydu ve bu çağrıya kulak tıkadı. Peki, CHP neden duymadı?Başta da dediğim gibi eğer CHP, Atatürk'ün verdiği milli mücadeleyi verdine inanıyorsa, ülkemizi bu karanlık dehlizlerden kurtarma iddiasındaysa, milletimizin milli ve manevi değerlerinin savunucusu olmak istiyorsa Prof. Dr. Haydar Baş'a kulak vermelidir. Yok! Aynı CHP mantığıyla siyasetine devam edecekse, muhalefetteki yeri her daim sağlamdır.  Eğer CHP, Sayın Baş'a kulak verseydi, emin olun  "A'dan Z'ye RecepLarouse"u hazırlatamazdı. Çünkü böyle bir tarih yaşanmamış olacaktı. Hala geç kalmışta sayılmazlar?