logo
28 MART 2024

CHP'den 'taslak darbe raporu'na itiraz

Meclis Darbe Araştırma Komisyonu'nun CHP'li üyeleri, parlamentoda basın toplantısı düzenleyerek, geçtiğimiz Cuma günü açıklanan Taslak Komisyon Raporu'nu eleştiri yağmuruna tuttu. CHP'li üyeler raporun darbeye ilişkin karanlık noktaları aydınlatmadığını savundu.
29.05.2017 00:00:00
YENİ MESAJ/ANKARA

FETÖ'nün 15 Temmuz darbe girişimini araştırmak amacıyla kurulan Meclis Araştırma Komisyonu'nun CHP'li üyeleri İstanbul Milletvekilleri Aykut Erdoğdu, Sezgin Tanrıkulu ve Zeynel Emre ile İzmir Milletvekili Aytun Çıray, parlamentoda basın toplantısı düzenledi.
CHP'li üyeler komisyon çalışmaları ve geçtiğimiz Cuma günü açıklanan Taslak Komisyon Raporu hakkında özetle şu bilgileri verdi:
* Darbe Araştırma Komisyonu, darbeye direnen dört partinin önergelerinin birleştirilmesi ile kurulmuştur. Şimdiye kadar hemen hemen bütün araştırma önergelerini reddeden AKP, darbe sonrası oluşan kamuoyu baskısıyla gönülsüz olarak komisyon kurulmasını desteklemiştir.
* Darbe Araştırma Komisyonunun AKP'li üyeleri geçmişte Fetullah Gülen'le yakın ilişkisi ve desteği olan milletvekilleri arasından seçilmiştir. Bu durum bir çıkar çatışması yaratmış ve Komisyonun güvenilirliğine zarar vermiştir. 
* Muhalefetin ısrarlı taleplerine rağmen, Darbe Araştırma Komisyonunun yönetimine ilişkin seçimlerde Başkanlık divanında AKP'li üyeler dışında kimseye yer verilmemiştir.
* TBMM İç Tüzüğüne göre Komisyonda olması gereken yetkiler İç Tüzüğe aykırı bir önerge ve AKP'li üyelerin oylarıyla Komisyon Başkanı Reşat Petek'e devredilmiştir. İç Tüzüğe aykırı bir şekilde Reşat Petek'in görevlendirilmesi sonrası Reşat Petek ve AKP'li üyeler darbe girişimini karartmak üzere faaliyet göstermiştir.
Komutanlar gelmedi
* Darbe girişimi ile ilgili hayati önemde bilgiye sahip olan başta Genelkurmay Başkanı Org. Hulusi Akar ve MİT Müsteşarı Hakan Fidan ile görevdeki kuvvet komutanları ısrarlı taleplerimize rağmen komisyona gelmemiş/gelmelerine izin verilmemiştir. Eski Genelkurmay Başkanı Necdet Özel davete rağmen komisyona gelmemiştir.
* Darbe girişimini aydınlatmak üzere verdiğimiz önergeler ya kabul edilmemiş ya da gereği yerine getirilmemiştir.
* Komisyon 9 Aralık 2016 tarihinde Recep Tayyip Erdoğan'ın AKP'li üyelere yönelik "Darbe Araştırma Komisyonu çalışmalarını sonlandırmalıdır" talimatı sonrası AKP'li komisyon üyeleri ve başkanı eliyle 4 Ocak 2017 tarihinde son toplantısını yaparak fiilen sonlandırılmıştır.
* 26 Mayıs 2017 tarihinde Reşat Petek tarafından açıklanan taslak raporun yazım süreci komisyon üyelerinden gizlenmiş ve hazırlanan taslak rapor komisyon üyeleriyle müzakere edilmeden basına açıklanmıştır.
Rapora eleştiriler
* Komisyon Başkanı Reşat Petek tarafından basına açıklanan 643 sayfalık bu taslak rapor, bir kontrollü darbe girişiminin siyasi ayağını saklama ve günahsız kişi ve kurumlara iftira raporudur.
* Bu raporla vefat etmiş ve kendisini savunma ihtimali olmayan Süleyman Demirel, Turgut Özal, Kasım Gülek, Vehbi Koç ve Bülent Ecevit gibi isimlerin hatırası kirletilmeye çalışılmıştır.
* Taslak raporda darbe girişimi ile ilgili AKP'nin siyasi sorumluluğunu ima edebilecek bilgi kırıntıları dahi rapordan çıkartılmıştır.
* Taslak raporda darbe girişimi engellenemez bir doğal afet gibi sunulmaya çalışılmış, siyasi ve idari sorumluluklar gizlenmiştir.
* 'Yarım Asırlık Örgüt' vurgusuyla sorumluluk AKP öncesi hükümetlere bırakılmaya ve 2002 öncesi devlete gizlice sızan Fetullah Gülen Cemaatine 2002 yılı sonrası bilinçli olarak devletin teslim edilmesi gizlenmeye çalışılmıştır. 
* Taslak raporda Fetullah Gülen Cemaatinin yabancı gizli servislerle bağlantısı güçlü bir biçimde vurgulanmış ancak bu bağlantı önceden bilinmiyormuş havası yaratılmıştır.
* Raporda sayfalar boyunca Fetullah Gülen Cemaatinin hiyerarşik yapısı anlatılmış ve bu durumun daha önce bilinmediği havası yaratılmaya çalışılmıştır.
* Raporun 181-185 sayfaları arasında Fetullah Gülen Cemaatinin siyasi ayağına değinilmiş ve bu bölümde Süleyman Demirel, Turgut Özal, Bülent Ecevit gibi isimler açık veya gizli şekilde suçlanmış olmasına rağmen AKP dönemi sadece şu iki cümleyle geçiştirilmiştir: "Dolayısıyla 3 Kasım 2002 seçimleriyle tek başına iktidar olma fırsatını yakalayan AK Parti hükümeti iktidara geldiğinde FETÖ'den oluşan hazır bir kadro bulmuştur. 2009 yılına gelindiğinde örgütün Türkiye siyasetindeki boşluklardan faydalanan oportünist yapısını sarsacak kırılma anları yaşanmıştır."
* Siyasi yapılanma başlığı altında bu iki cümle dışında 2002-2013 yılları arası AKP tarafından devletin Cemaate teslim edilmesi ile ilgili tek bir tespite yer verilmemiştir.
* Komisyona davet edilen ve darbe öncesi dönemle ilgili AKP-Cemaat ilişkileri konusunda hayati önemde bilgiler veren İlker Başbuğ, Işık Koşaner, Emre Taner gibi devletin en üst kademelerinde görev yapmış isimlerin verdiği önemli bilgilere raporda yer verilmemiştir.
* Cemaat Operasyonları başlığı altında yer verilen kumpas davaları sadece Cemaat operasyonu olarak sunulmuş, bu operasyonların siyasi ayağı olarak faaliyet gösteren AKP'nin faaliyetleriyle ilgili hiçbir bilgiye raporda yer verilmemiştir.
Darbe konusunda karanlıkta kalan noktalar
* Raporda 15 Temmuz gecesi ile ilgili hiçbir önemli bilgiye yer verilmemiş, karanlık hiçbir nokta aydınlatılmamıştır. Darbe ile ilgili karanlıkta kalan ve Taslak Raporda cevaplanmayan sorular şunlardır:
1) Türkiye Cumhuriyeti Devleti Fetullah Gülen Cemaatine nasıl teslim edildi?
2) Genelkurmay Başkanı ve MİT Müsteşarı darbe ile ilgili bilgileri Cumhurbaşkanı ve Başbakandan sakladı mı? Eğer bu bilgi saklandıysa Hulusi Akar ve Hakan Fidan neden hala görevde tutuluyor?
3) Darbe gecesi düğün gecesine nasıl dönüştü? Derdest edilen kuvvet komutanlarından Genelkurmay Başkanı ve MİT Müsteşarı bilgi sakladı mı?
4) Darbe öncesinden biliniyor muydu? Darbe gecesi can veren ve yaralanan insanlarımız kontrollü bir darbeye mi kurban edildi?
5) 15 Temmuz öğle saatlerinde MİT'e yapılan ihbarla darbe biliniyor olmasına rağmen gerekli önlemler neden alınmadı?
6) Adil Öksüz kimdi? Neden ve nasıl serbest bırakıldı?
7) Darbenin siyasi ayağı kimlerden oluşuyor? Darbe başarılı olsaydı Cumhurbaşkanı kim olacaktı?
'Sandık, hepimizin namusuna emanettir'
Erdoğan son mitingini yaptı
'Para sayma' soruşturmasında Muammer Keskin'in ifadesi
'Bağış karşılığı makbuz almadım'
Yargıtay Başkanı seçimi 31 Mart sonrasına kaldı
10. turda da sonuç çıkmadı
1 Nisan'da okullar tatil mi?
Milli Eğitim Bakanlığı açıkladı
Emekli maaşı için seçim sonrasını işaret etti
'Temmuz' ayında masaya yatıracağız'
"Siyasetten bağımsız bir araştırma enstitüsü kuracağız"
BTP İstanbul Adayı Cihan Erdoğanyılmaz
Altınok'u aklayıp Yavaş'ı suçlamaya kalkan yandaşa kapak
'Siz merak etmiyor musunuz?'
Soykırım 174 gündür sürüyor
Can kaybı 32 bin 552'ye yükseldi
Özgür Özel'den kurultay itirafı
'1 Nisan’dan sonraki sürece taliptik'
'Vatandaş' BTP'de karar kıldı
Darende'de bu gerçek oldu...
BDDK savcılığa yazı gönderdi
Seçil Erzan'ın telefonu incelenecek
Sevgi evinde şüpheli ölüm
Bebek yatağında ölü bulundu
'Rusya sadece Ruslarındır' akımına Putin'den tepki
'Ülkede 190 etnik grup var'
Saray'dan Mehmet Şimşek açıklaması
'İtibar etmeyiniz'
Terör saldırısında ölü sayısı arttı
Hayatını kaybedenler 143'e yükseldi
'Sandık, hepimizin namusuna emanettir'
Erdoğan son mitingini yaptı
'Para sayma' soruşturmasında Muammer Keskin'in ifadesi
'Bağış karşılığı makbuz almadım'
Yargıtay Başkanı seçimi 31 Mart sonrasına kaldı
10. turda da sonuç çıkmadı
1 Nisan'da okullar tatil mi?
Milli Eğitim Bakanlığı açıkladı
Emekli maaşı için seçim sonrasını işaret etti
'Temmuz' ayında masaya yatıracağız'
"Siyasetten bağımsız bir araştırma enstitüsü kuracağız"
BTP İstanbul Adayı Cihan Erdoğanyılmaz
Altınok'u aklayıp Yavaş'ı suçlamaya kalkan yandaşa kapak
'Siz merak etmiyor musunuz?'
Soykırım 174 gündür sürüyor
Can kaybı 32 bin 552'ye yükseldi
Özgür Özel'den kurultay itirafı
'1 Nisan’dan sonraki sürece taliptik'
'Vatandaş' BTP'de karar kıldı
Darende'de bu gerçek oldu...
BDDK savcılığa yazı gönderdi
Seçil Erzan'ın telefonu incelenecek
Sevgi evinde şüpheli ölüm
Bebek yatağında ölü bulundu
'Rusya sadece Ruslarındır' akımına Putin'den tepki
'Ülkede 190 etnik grup var'
Saray'dan Mehmet Şimşek açıklaması
'İtibar etmeyiniz'
Terör saldırısında ölü sayısı arttı
Hayatını kaybedenler 143'e yükseldi

Yargıtay Başkanı seçimi 31 Mart sonrasına kaldı

Adaylardan Mehmet Akarca 120, Ömer Kerkez 138 oy alırken, 9 boş oy, 71 de geçersiz oy kullanıldı. Salt çoğunluğun sağlanamaması nedeniyle seçime 11. tur oylamayla devam edilecek.
28.03.2024 16:24:00
Anadolu Ajansı
Yargıtay Başkanı seçimi 31 Mart sonrasına kaldı
Yargıtay Başkanı seçimi 31 Mart sonrasına kaldı
Yargıtay Başkanı Mehmet Akarca'nın 4 yıllık görev süresinin dolması nedeniyle yapılmaya başlanan başkanlık seçimlerinin onuncu turunda da hiçbir aday salt çoğunluğu sağlayamadı.

Mehmet Akarca, Yargıtay Başkanlığı görevine 24 Mart 2020'de seçilmiş, 4 yıllık görev süresi pazar günü itibarıyla dolmuştu.

Bu kapsamda Yüksek Mahkemenin 4 yıl boyunca görev yapacak yeni başkanını belirlemek için Yargıtay'da pazartesi günü sandık kuruldu ve Yargıtay üyeleri sandık başına gitti.

Seçimin ilk dokuz turunda hiçbir adayın, 348 Yargıtay üyesinin salt çoğunluğu olan en az 175 oyu alamaması üzerine bugün, Akarca ve Kerkez'in katıldığı onuncu tur oylama yapıldı.

Oylama sonucu Yargıtay Başkanı Akarca 120, 3. Hukuk Dairesi Başkanı Ömer Kerkez ise 138 oy aldı. Seçime katılım 338 olarak kayıtlara geçerken, kullanılan oylardan 9'u boş, 71'i ise geçersiz sayıldı.

Sekizinci tur oylamada diğer aday Muhsin Şentürk 96 oy almış, 3 oy geçersiz sayılmış, boş oy ise kullanılmamıştı.

Seçime 1 Nisan Pazartesi günü 11. tur oylamayla devam edilecek. Bu turda Muhsin Şentürk de oylamaya katılabilecek.

Seçimlerde üye tam sayısının salt çoğunluğunun hazır bulunması gerekiyor.

Marmara'da 'müsilaj' tehlikesi yeniden gündemde

Geçen yıl yaşanan müsilaj tehlikesiyle büyük bir mücadele gerçekleştirmek zorunda kalan Marmara Denizi, atıkların denize boşaltılması devam ettiği için bu yıl da ciddi bir sorun olarak karşımıza çıkacak. Marmara şimdiden alarm vermeye başladı
28.03.2024 14:55:00 / Güncelleme: 28.03.2024 15:00:59
Ahmet Haydar Tarhanlı
Marmara'da 'müsilaj' tehlikesi yeniden gündemde
Marmara'da 'müsilaj' tehlikesi yeniden gündemde
Müsilaj, kapalı denizlerde zaman zaman ortaya çıkan bir salgıdır. Fitoplankton adı verilen mikro alglerin aşırı çoğalması sonucu ortaya çıkar. Bu mukoza benzeri yapı, suyun içindeki mikroorganizmalar için uygun bir beslenme habitatı oluşturur ve zararlı canlılar da bu salgının üzerinde toplanır.

Denizin üstünde gördüğümüz beyaz, köpük benzeri yapı aslında "buzdağının görünen kısmıdır". Denizin altında ise bu salgı bir tül gibi uzanır.

Marmara Denizi, geçen yıl su yüzeyini ve derinlerini saran müsilajla boğuştu. Müsilajın yoğunluğu arttı ve çevresel kaygılara neden oldu. Bu sene de müsilaj tehlikesiin Marmara'yı tehdit edeceği ifade ediliyor.

Müsilajın temel sebebi, atıkların denize boşaltılması. Bu sebep temelden çözülmedikçe müsilaj sorunu artarak devam edecek.

Deniz biyoloğu Mert Gökalp, "Marmara Denizi feryat ediyor. Bu, Marmara Denizi'nin foseptik çukuru olabileceğinin bir sinyali" uyarısını yapıyor.

Profesör Mustafa Sarı, Marmara Denizi'ne arıtmadan atık boşaltımının acilen durması gerektiğini vurguluyor.

Hidrobiyolog Levent Artüz ise bu durumun bir zincir ve sonuç olduğunu ifade ediyor.

Gelecekte ne bekliyor?

Müsilajın yakın ve uzak gelecekte Marmara Denizi'ni, deniz canlılarını ve çevresinde yaşayan insanları nasıl etkileyeceği henüz net değil.

Ancak çözüm için atık yönetimi, arıtma tesislerinin etkin kullanımı ve bilinçli tüketim önemlidir.

Yargıtay Başkanlığı seçiminde dokuzuncu turda da sonuç çıkmadı

Yargıtay Başkanı Mehmet Akarca'nın 4 yıllık görev süresinin dolması nedeniyle yapılan başkanlık seçimlerinin dokuzuncu turunda da iki aday salt çoğunluğu sağlayamadı.
28.03.2024 11:15:00 / Güncelleme: 28.03.2024 16:31:51
İhlas Haber Ajansı
Yargıtay Başkanlığı seçiminde dokuzuncu turda da sonuç çıkmadı
Yargıtay Başkanlığı seçiminde dokuzuncu turda da sonuç çıkmadı
24 Mart 2020'de Yargıtay Başkanlığı görevine seçilen Mehmet Akarca'nın 4 yıllık görev süresi pazar günü itibarıyla dolmuştu.

Yüksek Mahkeme'nin 4 yıl boyunca görev yapacak yeni başkanını belirlemek için Yargıtay'da sandık kuruldu ve pazartesi saat 08.00 itibarıyla Yargıtay üyeleri sandık başına gitti.

Seçimin ilk 8 turunda hiçbir aday, 348 Yargıtay üyesinin salt çoğunluğu olan en az 175 oyu alamadı.

Bugün gerçekleştirilen dokuzuncu tur da sonuçlandı.

Dokuzuncu turda adaylardan Mehmet Akarca 119, Ömer Kerkez ise 138 oy aldı.

Oylamada 11 oy boş, 68 oy ise geçersiz sayıldı. İki aday da salt çoğunluğu bu turda da sağlayamadı.

Oylama onuncu tur ile devam edecek.

İsmailağa Cemaati'nden aforoz edilen Cübbeli Ahmet'ten 'FETÖ' savunması

Kamuoyunda Cübbeli Ahmet Hoca olarak bilinen Ahmet Mahmut Ünlü, İsmailağa Cemaatinin resmi sayfasından kendisi hakkında yapılan paylaşımlara dair açıklama yaptı.
28.03.2024 09:32:00 / Güncelleme: 28.03.2024 09:37:53
Haber Merkezi
İsmailağa Cemaati'nden aforoz edilen Cübbeli Ahmet'ten 'FETÖ' savunması
İsmailağa Cemaati'nden aforoz edilen Cübbeli Ahmet'ten 'FETÖ' savunması
İsmailağa Cemaatinin kendileriyle hiçbir bağı kalmadığını söylediği ve cemaatlerini dağıtmakla suçladığı Ahmet Mahmut Ünlü'den (Cübbeli Ahmet Hoca) açıklama geldi.

Ünlü, cemaatin istişare heyeti imzasıyla yayınlanan açıklamanın baştan aşağıya yalanlarla dolu olduğunu bunun kaynaklarını da haftaya paylaşacağını duyurdu.


'SEYFETTİN İNANÇ'I ÇÖZMEDEN İSMAİLAĞA ANLAŞILMAZ'

Kendisine yakın olan Lalegül TV'de konuşan Ahmet Hoca, istişare heyeti olarak kendileri adlandırılan heyetin kimse tarafından bilinmediğini ifade etti. İstişare heyetinde bulunan çoğu ismin cemaatin başı olan Mahmud Efendi tarafından hiçbir zaman vekil olarak tayin edilmediği iddia etti.

Ünlü özellikle Seyfettin İnanç'a dikkat çekti:

İsmailağa'nın bütün maddi işlerini, para işlerini toplayan kotaran Seyfettin İnanç'tır. Bu Seyfettin İnanç bizim işte talebelerimizdendir. Tefsirde senelerce bizimle bulunmuştur. Dolayısıyla tarikat vekilliği yoktur. Yani şimdi öyle bir durum ki vekilliği olmayan adamlar bunlar. Ama projeleri getiren bunlar, bütün olayları heyete arz eden, şu anda beni güya ihraç etmişler, aforoz etmişler. Bunun da işte alt şeyini birlikte hazırladıkları adam Seyfettin İnanç'tır. Şimdi Seyfettin İnanç meselesi önemlidir. Çünkü yakın zamanda medyada İsmail Ağa'dan FETÖ çıktı diye haberler birçok kanalda yer almıştır. Ekranda görüyorsunuz. Burada ortada oturan Seyfettin İnanç'tır. Buradaki resmin ortası işte bu heyetinde ortasını İsmail'e de ortasını her şeyin ortasını anlamak istiyorsanız o ortadaki arkadaş bu arkadaşın kardeşi Mehmet Bahadır İnanç. Bu kişi FETÖ firarisidir. Şu anda FETÖ'den aranmaktadır. Dolayısıyla bizim FETÖ ile ne irtibatımız var diyenin bütün camianın para işleri, finans işleri, bütün getir götür işleri, heyetin karar işleri, azir işleri, nasip işleri, ikram işleri hepsi Seyfettin'in inancı üzerinden geçer. İsmailağa'yı anlamak isteyen Seyfettin'i çözmeden anlayamaz.

FETÖ 2000'LERDEN BERİ SIZMAYA ÇALIŞIYOR

Ünlü, FETÖ'nün 2000'lerin başından itibaren İsmailağa Cemaatine sızmaya çalıştığını ve 2006 sonrasında bu çalışmalara hız verdiğini iddia etti. Kendisine yapılanın da bu çerçevede yapıldığını öne sürdü.

Cübbeli Ahmet Hoca kendisini direkt cemaatin bir önceki lideri olan Mahmud Ustaosmanoğlu'na bağlı olduğunu şu an cemaatin başında olan Hasan Efendi'nin de aynı durumda olduğunu ve bu sebeple kendisini cemaatten atmaya bir yetkisinin olmadığını vurguladı. Buna ek olarak Ünlü, cemaatten bazı kişilerin FETÖ'cü Emre Uslu ile aynı dili kullandığı ve kendisi için "gebermesini" istediklerini ifade etti.
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2024

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.