Geçmişte dünyanın sayılı tarım ülkelerinden biri olarak gösterilen Türkiye, bu sektörü yavaş yavaş kaybediyor. Yüksek tohumluk ve gübre fiyatlarından dolayı ekim yapmakta zorlanan ve ektiğinin de karşılığını göremeyen çiftçilerin birçoğu icralık oldu. İcralık olan çiftçi, traktörünü veya elindeki hayvanını satarak hapisten kurtulmaya çalışıyor. Türk Ziraat Odaları Birliği (TZOB),Türk çiftçisinin Cumhuriyet tarihinin en kötü günlerini geçirdiğini savundu. TZOB'dan "14 Mayıs Dünya Çiftçiler Günü" dolayısıyla yapılan açıklamada, Türk çiftçisinin patlamaya hazır bir yanardağ durumunda olduğu ifade edilirken, "gerekli önlemleri almayanlar, korkarız bu yanardağın lavları arasında eriyip gideceklerdir" denildi. Türkiye gibi gelişmekte olan ülkelerde, tarım ve üreticilerin sorunlarının büyük önem taşıdığı ve bu kesimin bazı çevreler ve özellikle devleti yönetenler tarafından ihmal edildiği öne sürülen açıklamada, şu görüşlere yer verildi:"Tarımsal destekleme politikalarının, belirli ilkelere ve özellikle üyesi olmaya çalıştığımız AB Ortak Tarım Politikası kurallarına uygun hale getirilmeye çalışılmayarak, dünyadaki uygulamalara da ters düşecek şekilde tamamen kaldırılması, tarımın ve geçimini tarımdan sağlayanların yok edilmesi ile eş anlam taşımakta ve bu nedenle ilgililerin, siyasetin ötesinde özellikle hukuksal açıdan sorumluluklarının tartışılmasına zemin hazırlamış bulunmaktadır" Açıklamada Türk çiftçisinin, hükümetlerden özel teşvik ve destekler beklemediği, sadece yaşadığı yörede üretime devamını sağlayacak bir gelire sahip olmayı arzuladığı vurgulanırken, "bu arzunun, Tarım Politikasının başlıca amacıdır" denildi.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.