Çuval sendromu

Gerçek aktörler konuşmayınca sahneye emekli askerler çıkıyor. 'Çuval sendromu'nda gelinen noktaya bakın. Emekli albay Aziz Ergen, 1 Mart tezkeresinin reddedilmesinin ardından Süleymaniye'deki baskında tutuklanan Türk askerlerinin başına çuval geçirilip Bağdat'a götürülmesi operasyonunun 'rövanşı' sayılabilecek olayda Kokpitepe'de bir Amerikalı albayın, silahının alınıp soyulduktan sonra 'korkudan tir tir titrediğini' anlatıyor.Kuzey Irak sınırında o mevsimdeki hava koşullarında Albay Martin Rollinson'un en azından 'soğuktan titrediği' akla yakın gelirken, emekli olduktan sonra Arkansas'a yerleşen Amerikalı 'irtibat subayı' üç dört saatlik yürüyüş sonunda terleyince üzerindekileri çıkarıp kuruttuğunu söylüyor. Bu durumda, Amerikalı albaya Süleymaniye benzeri bir zor kullanmadan farklı olarak, 'terleyip üşütmesin' diye konukseverlik gösterildiği bile düşünülebilir.Nitekim albay 'dost' birliklerle karşılaşmaktan mutlu, Türkçe konuşup şarjörünü boşaltsınlar diye silahını teslim ettikten sonra çay için 'sıcak su' istiyor.Kokpitepe'de yaşananların tanığı Korucubaşı İhsan Ediş de Amerikalı albay ve Iraklıların etkisiz hale getirilmesi sırasında Albay'ın çamaşırlarının oradaki bir ağaca asılması dışında 'sıcak' bir olay meydana gelmediğini savunuyor. Pusu atılmış, bölgede sanki operasyonel bir Amerikan birliği varmış da yakalanıp sınır dışı edilmiş, Kuzey Irak'ta uçan kuştan herkesin haberi oluyormuş gibi bir izlenim yaratılmak isteniyor. Keşke emekli albayların 'Altaylardan gelen yiğit' öyküleri anlatmasına gerek kalmayacak şekilde 1 Mart öncesi ve sonrasında gerçekte neler yaşandığına, o dönemde Silahlı Kuvvetler'in komuta kademesinde görev yapmış üst düzey komutanlar açıklık getirebilseler. Asıl aktörler sustukça, Irak işgali sırasında ABD'ye duyulan güvensizliğe bağlı olarak gözlenen istenmeyen olayların nedenleri ve Süleymaniye'deki 'çuval skandalı'nın perde arkası aydınlanmıyor.Bunların bir kısmı 'devlet sırrı' kapsamına giriyor olabilir. Ancak Mayıs 2004 tarihinde olanlar sadece, tercümanların, ya da olayları 'Çuvalın rövanşı alındı' şeklinde gören emekli askerlerin anlatımıyla sınırlandırılmayacak önemdedir.Kokpitepe'de karşılaşan iki albay da emekli olmuşlar.Derya Sazak/ Milliyet