Türk devletini yönetmeye talip olan siyasetçilerin ve siyasetçi adaylarının Türk siyaset tecrübelerinin süzülmüş ve damıtılmış neticelerinden olan siyasetnameleri muhakkak okumaları gerekiyor. Siyaset, soyut bilgiden çok somut tecrübeler üzerine inşa edilen bir devlet ve toplum yönetme sanatıdır. Bu bağlamda Türk tarihi zengin bir bilgece siyasetname birikimine sahip. Hemen ilk aklımıza gelen eserler: Yusuf Has Hacib: Kutadgu Bilig, Farabi: El Medinetü'l-Fazıla, Nizamülmülk: Siyasetname, Keykavus: Kabusname, Lütfi Paşa: Asafname, Gelibolulu Ali: Nasihütü's-Selatin. Bunlar arasında bir de Defterdar Sarı Mehmet Paşa'nın Devlet Adamına Öğütler (Kültür Bakanlığı Yayınları, Ankara 1992) adlı bir siyasetnamesi var ki tam da bugünlere hitap ediyor. 1717 yılında ölen ve Osmanlı Devletine 50 yıl hizmet eden Defterdar (Maliye Bakanı) Sarı Mehmet Paşa, devlet idaresiyle ilgili tecrübelerinden oluşan Nesâyihü'l Vüzerâ ve'l-Ümerâ (Devlet Adamlarına Öğütler) adlı eserini 1714-1717 yılları arasında yazdı. Bu eserinde bugünlerin önemli gündem maddesi olan rüşvetçilik, yolsuzluk, hırsızlık, usulsüz mal ve para edinme durumları hakkında dikkate değer bilgiler veriyor.Mesela eserinin "MAKAM SAHİPLERİNİN HALLERİNİ VE RÜŞVETİN ZARARINI ANLATIR" bölümünde şöyle diyor:"Makam sahiplerinin hal ve hareketleri ve tavırları ve beldeler ahalisiyle dirlikleri nasıl olmalıdır, bilüp ve rüşvetçiliğin kötülükleri dahi ne aşamalardadır bilinüp ona göre hareket eylemek bütün devlet vekillerine gerekli önemli işlerdendir.Evvelâ taşrada olan makam sahiplerinin hallerinin niteliği araştırılıp hareketleri bilinmek lâzımdır. Bir iki şikâyetçi yüzünden bir memleket valisinin azli gerekmez. Ancak Vezir-i azam (başbakan) hazretleri tarafından kendisine öğüt veren mektup gönderilip uyarılmalıdır. Bununla uslanmayıp yine şikâyetçileri tekrar gelüp yolsuzlukları meydana çıkarsa azlolunmak gerektir. Makamları belli mevki sahibi kimselere vereler. Şeriatden ve dünyada olup bitenlerden haberdar olmayıp başaramayacak olanlara vermeyeler. Kayırma, rica veyahut rüşvet ile vermeyeler.Geçmiş bütün devletlerde vatana ve millete ziyanlıkların, batmanın, karışıklık ve bozuklukların, "Emânetleri ehline veriniz" sözü ile iş görmekte ihmal yüzünden meydana geldiği herkesçe kabul edilmiştir.İş erleri ve iş bilir mutedil kimseler beyzade değildir deye bir köşeye atılarak unutulmayıp o gibilere uygun olan devlet makamlarının verilmesinde faide çoktur. Rüşvetle ehliyetsize ve zalimlere devlet hizmeti vermekten çok çekinmek lâzımdır. Zira o gibi adamlara rüşvetle devlet hizmeti verilmek reaya mallarını yağmaya izin verilmeyi kapsar. Zira verdiği rüşvete karşılık lâzım. Rüşvet için verdiği şeyden başka kapusu halkı ve kendisi bir menfaat elde etmelidir. Bu konuda çok düşünmek lâzımdır. Bütün kötü âdetlerin ve zulümlerin başı ve başlangıcı ve türlü kötülük ve karışıklıkların kökü ve kaynağı; "felâketlerin büyüğü rüşvet", dedikleri fesat madenidir ki İslâm topluluğu için bundan ziyade belâ ve din ile devleti kökünden yıkıcı başka kötülük yoktur. Çünki rüşvet kişinin dinini ve devletini yıkar. Bir iş ki hiç bir yararı yok ve belki zararı sürgit ve bulaşıcı iken hem dünyada herkese maskara olmak ve hem ahirette acı azaplara çarpılmak akıllıların kârı mıdır? Peygamberimiz "rüşvet verene de rüşvet yiyene de Allah lanet etti" buyurdular. KIT'A:"Ekseri zulmün irtişâdandır (rüşvetçiliktendir) Yir komaz adl (adalet) ile bir işe dahi Le'an Allâhü (Allah lanet etti) dedi Peygamber Can-ı râşiye mürteşiye dahi (rüşvet verene de alana da )."Bir devlet hizmeti rüşvetle verilmek lâzım gelirse bu yol Allah göstermesin o kimse devlet tarafından çeşitli zulümler yapmağa yetkilendirilmiş olmak yüzünden fakir ahaliye zulüm ve yolsuzluklar yaparak fakirler üzerine ateşler salup halkı perişan ve mamur mülkü harap ve viran eyler." (s.54-56)Yazımızı Sarı Mehmet Paşa'nın en özlü sözü ile bitirelim: "Rüşvet kişinin dinini ve devletini yıkar."
Prof. Dr. Nurullah Çetin / diğer yazıları
- Dayatılan kapitalist stil / 26.12.2015
- "Karıştır barıştır"a karşı "birleştir savuştur" / 30.11.2015
- Öğretmenler Günü'nü kutlamak / 26.11.2015
- İşin sırrı dengede / 20.11.2015
- IŞİD terörist peki Fransa nedir? / 18.11.2015
- Anaları ağlamasın diye Fransa'ya çözüm süreci desteği / 17.11.2015
- Bir 10 Kasım yazısı / 12.11.2015
- Ölmek ve köle olmak dışında üçüncü bir seçenek / 11.11.2015
- Türk sosyalistlerini marabalıktan kurtulmaya davet / 09.11.2015
- Yandakların istilası / 05.11.2015
- "Karıştır barıştır"a karşı "birleştir savuştur" / 30.11.2015
- Öğretmenler Günü'nü kutlamak / 26.11.2015
- İşin sırrı dengede / 20.11.2015
- IŞİD terörist peki Fransa nedir? / 18.11.2015
- Anaları ağlamasın diye Fransa'ya çözüm süreci desteği / 17.11.2015
- Bir 10 Kasım yazısı / 12.11.2015
- Ölmek ve köle olmak dışında üçüncü bir seçenek / 11.11.2015
- Türk sosyalistlerini marabalıktan kurtulmaya davet / 09.11.2015
- Yandakların istilası / 05.11.2015